İl Sağlık Müdürlüğü'ne çağrı: Tedavileri gerçek anlamda yapın

  • 17:31 31 Mayıs 2019
  • Güncel
İSTANBUL - Açlık grevi eylemini sonlandıran tutsakların tedavilerinin prosedürlere uygun yapılmamasını protesto eden Barış Anneleri ve tutsak aileleri, yetkililere “Sorumluluğunuzu yerine getirin” çağrısı yaptı.
 
Barış Anneleri İstanbul Meclisi üyeleri ile tutsak aileleri, İmralı tecridine karşı açlık grevi ve ölüm orucuna giren tutsakların eylemlerini sonlandırmalarının ardından kaldırıldıkları hastanelerde tedavilerinin doğru biçimde yapılmayıp, yine kelepçeli muayeneye maruz kalmalarını Çemberlitaş'ta bulunan İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde protesto etti.
 
Barış Anneleri ve tutsak yakınlarının protestosuna Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği  (ÖHD) üyesi avukatlar da destek verdi.
 
‘Tedavileri düzgün yapılmıyor’
 
Kurum önündeki eylemde ilk olarak 1 Mart’ta başladığı açlık grevini PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla sonlandıran Hatice Calıhan’ın annesi Zeynep Calıhan konuştu. 
 
Zeynep, "Benim kızım Şakran Cezaevi’nde kalıyor. Bizim çocuklarımız tedavi edilmedi. Pazartesi günü kızımı görmeye gittiğimde durumları çok kötüydü. Pazar günü doktora götürmüşler ama sabaha kadar onları ayakta tutmuşlar. Kızımın aktardığına göre tedavileri düzgün yapılmıyor. Mercimek çorbası ve patates yemeği verilmiş ve çok kötü olmuşlar. Yemeklerden kaynaklı tepkilerini vermişler onları tekrar cezaevine göndermişler” dedi.
 
‘Uluslararası standartlara uygun tedavi gerek’
 
HDP Milletvekilli Züleyha Gülüm ise, yaptığı konuşmada siyasi tutsakların tedavilerinin yapılması konusunda Adalet ve Sağlık Bakanlarını sorumluluğa davet etti.
 
Bu konuda İl Sağlık Müdürlüğü yetkililerinden de görüşme talebinde bulunduklarını paylaşan Züleyha,  açlık grevi ve ölüm orucunu bırakan tutsakların Türk Tabipler Birliği (TTB) ve bağımsız sağlıkçıların işaret ettiği şekilde uluslararası standartlara uygun tedavi edilmesi gerektiğini vurguladı. 
 
‘Tedaviler standartlara göre yapılmıyor’
 
Züleyha, 2000 yıllarında yapılan ölüm oruçlarını anımsatarak şunları söyledi: “Burada revirde gerçekleştirilebilecek herhangi bir tedaviden söz etmiyoruz. Tedavilerin çok dikkatli ve özenli bir biçimde yerine getirilmesi gerekiyor. Biz 2000 yıllarındaki açlık grevleri sürecini biliyoruz. O dönemde tedavileri yanlış, anında ve yerinde yapılmadığı için insanların Wernicke-Korsakoff  sendromuna yakalandılar ve tek başlarına yaşamlarını idame ettiremeyecek duruma geldiklerini biliyoruz. Bu deneyimden doğru cezaevlerinde tedavi adı altında yapılan müdahalelerin kendisi aslında tedavi değil. Tutukların çoğu hastaneye sevk edilmeksizin cezaevlerinde revirlere çıkartılarak tedavi edilmeye çalışılıyor. Bu kesinlikle kabul edilebilir değil. Hastaneye sevk edildiklerinde ise kelepçeli muayene dayatması gibi işkenceye varan yöntemler uygulandığı için tutuklular tedavileri kabul edemez hale geldiler. Hastanedeki koşullar oldukça kötü. Diyet programının uygulanması, serum verilmesi ve vitamin alımının sağlanması gerekiyor. Herkesin durumuna göre bir tedavi programı uygulanması gerekiyorken, bunu da göremiyoruz. Tedaviler standartlara göre yapılmıyor. Gereken besinler ise kantinlerde bulunmuyor.”
 
‘Sorumluluğunuzu yerine getirin’
 
Bu süreçte cezaevi savcılarıyla da görüşmelerin devam ettiğini aktaran Züleyha, ancak sağlıklı bir çözüm üretilmediğini ifade etti. Açlık grevi ve ölüm orucundaki siyasi tutukluların sağlıklarında oluşacak herhangi bir olumsuzluktan Adalet ve Sağlık Bakanlarının sorumlu olacağını vurgulayan Züleyha, “Sorumluluğunuzu yerine getirin. Tedavileri gerçek anlamda yapın” çağrısı yaptı. 
 
İl Sağlık Müdürlüğü gerekeni yapıyormuş
 
Züleyha, ardından İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri ile görüşmek üzere kurum binasına girdi. Züleyha, çıkışta yaptığı açıklamada görüştüğü İl Sağlık Müdürü’nün kendisine eylemlerini sonlandıran tutsaklarla ilgili gerekenin yapıldığını söylediğini aktardı.