Newroz ateşi Urfa ve Antep'i de sardı

  • 15:32 21 Mart 2019
  • Güncel
URFA /ANTEP - Urfa’da polisin pankartlara el koyması ve bir kadını gözaltına almasına rağmen Urfa Newroz’una rengarenk kıyafetleri ile alana gelen kadınlar, ellerinde HDP bayrakları ile halaya durdu. Antep'teki Newroz kutlamasında ise tecridin kaldırılması için çağrılar yinelendi. 
 
Urfa'da Newroz 11 Nisan Stadyumu önünde bulunan boş alana toplanan binlerce kişi tarafından kutlandı. Stadyuma yakın birçok yolu trafiğe kapatan polis, geniş güvenlik önemleri aldı. Saat 10.00 olarak belirlenen kutlama saati, Newroz alanının halka açılmaması nedeniyle bir saat geç başladı. Kürtçe asılan "Newroz pîroz be" pankartının da aralarında olduğu Kürtçe tüm pankartlar polis tarafından "yasak" olduğu gerekçesiyle söküldü.
 
Alanda sadece Türkçe "Newroz barış ve özgürlüktür" ve Kürtçe, Türkçe ve Kirmanckî "Mutlaka kazanacağız" pankartı kaldı. Alana girmek isteyen yurttaşların büyük bir bölümü, Genel Bilgi Taraması'na (GBT) tabi tutuldu. Kimliği olmayan, 15 yaşından küçük olan ve yanında bir yakını olmayanlar alana alınmazken, parfüm, çakmak ve sarı kırmızı flamalar da yasak denilerek alana alınmadı. Çocukların alana alınmayışını eleştiren gençler, polisler tarafından darp edildi. 
 
Newroz’da sahne alacak sanatçılardan Hozan Serwan önceki gece HDP'nin seçim bürosu açılışında gözaltına alınması nedeniyle katılamazken, yine Newroz'da sahne alacak olan yerel sanatçı Elif Rojda da GBT uygulaması sırasında gözaltına alındı. Bir diğer sanatçı Xelim Omeri ise Kürt kıyafetlerini değiştirerek alana girebildi. 
 
Rengarenk kıyafetleri ile alana gelen kadınlar, ellerinde HDP bayrakları ile halaya durarak kutlamayı başlattı. Newroz Tertip Komitesi Arapça, Kürtçe, Türkçe ve Kirmanckî halkı selamladıktan sonra, HDP'nin İl eşbaşkanları Adile Öncel ve İsmail Karadağlı halkı selamlamasının ardından Newroz ateşi yakılırken, kadınlar zılgıtları ile Newroz alanını inletti.
 
Urfa'nın yerel grubu olan Meyr seslendirdiği ezgilerle halkın coşkusuna coşku kattı. Newroz başladığı andan itibaren halkın içinde gezen sivil polisler Fatma Çakmak adındaki bir kadını halaydan çıkarıp gözaltına aldı. Ancak gözaltılara rağmen yurttaşlar "Bijî berxwedana zindanan", "Bijî Kürdistan" sloganları attı. 
 
’10 insan da kalsak kutlayacağız’
 
HDP Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, Newroz öncesi kentteki baskılara ve bugün yaşanan engellemelere değinerek, "Yaptıklarını görüyorsunuz. Amaçları halkın iradesini kırmak. Biz bu şehirde olduğumuz sürece, 10 insan kalsak dahi, bu Newroz'u kutlayacağız. Bu onlara dert olsun. Bizi burada yok etmek isteyenler var.  6 milyon insanın iradesinin karşında iktidarın gücünü arkalarına almışlar. Kürt halkını yok edeceklerini sanıyorlar" dedi. 
 
‘Kaybedecekler bunu biliyorlar’
 
Ömer konuşmasında şunları kaydetti: “Bu şehirde Kürdü var Türkü var. Hepsi var olacak biz farklılıkları zenginlik olarak kabul eden bir partiyiz. Kaybedecekler, bunu biliyorlar ondan dolayı halkımızı baskı altına almak istiyorlar. 31 Mart'ta vereceğimiz anlamlı bir cevap, süreci barış sürecine evirebilir. İmralı'da bir tecrit var, ailesiyiz. Açın kanalları her tutuklunun iletişim hakkı var. Bunlar bu ülkenin anayasasında olan durumlar. Biliyorsunuz 2013 ve 2015’de İmralı'da olan görüşmeleri. İnsanları balık hafızalı sanıyorlar ama yanılıyorlar. Kritik bir partiyiz, kilidiz yoldaşlar kilidiz. İstanbul'da, Adana, Mersin ve Urfa'da irademizi ortaya koyacağız." 
 
’31 Mart’ta hukuksuzluğa son vereceğiz’
 
Ömer’den sonra konuşan Urfa Milletvekili Nusrettin Maçin, Cumhur İttifakının 3 yılda Türkiye'yi çıkılmaz bir yere getirdiğini söyledi. "Biz onları yenilgiye uğratacağız" diyen Nusrettin, hiç kimsenin Kürt varlığını inkar edemeyeceğini vurguladı. Nusrettin, “Onları bir kere daha uyarıyoruz. Kürt düşmanlığını bıraksınlar. Bizim kardeşliğimizi istiyorlarsa buyursunlar ama bizi inkar edecekseniz biz asla bunu kabul etmeyeceğiz. Türkiye'de insan hakları kalmamıştır. Tecrit bir insanlık suçudur. Tecrit son bulmalıdır. Açlık grevlerinde bir kişi daha yaşamını yitirirse bunun tek sorumlusu AKP'dir. Cumhurbaşkanı bize 'defolun gidin' diyor. Bizi hiçbir güç bu topraklardan kovamaz. Ama biz 31 Mart'ta onların bu hukuksuzluğuna son vereceğiz. Sandıklarda faşizmi boğacağız" şeklinde konuştu.
 
Nusrettin'in konuşmasından sonra HDP'nin Viranşehir, Ceylanpınar, Suruç, Halfeti, Birecik, Hilvan, Siverek, Bozova belediye eşbaşkan adayları halkı selamladı. 
 
Newroz kutlaması Kürt sanatçı Xelim Ömeri’nin ezgileri ve çekilen halaylar ile son buldu.
 
Antep
 
Antep'te de HDP, DBP, TJA, Emek Partisi (EMEP) ve Kürdistan Komünist Partisi'nin (KKK) "Tecridi yıkacağız, Mutlaka kazanacağız" şiarıyla düzenlediği Newroz için on binler bir araya geldi. Tur Otobüsleri Parkı'nda düzenlenen kutlamaya sabah saatlerinden itibaren akan kitle alanı kısa sürede doldurdu. Antepliler, 3 polis kontrol noktasından geçerek alana girerken, alan havadan dronlarla, yerde ise zırhlı araçlarla polisler tarafından abluka altına alındı. Ablukaya rağmen alana akan kadınlar, gençler ve çocuklar Newroz alanında yöresel kıyafetleriyle geldi. Halaya duran kitle sık sık, "Leyla Güven onurumuzdur", "Jin jiyan azadi" sloganları attı. 
 
Newroz'a mesaj gönderen Antep H Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan tutsaklar, Abdullah Öcalan'a uygulanan tecride karşı açlık grevine girdiklerini belirterek, toplumu da tecride karşı ses çıkarmaya çağırdı. 
 
'Anneler barış halayına duracak'
 
EMEP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Türkmen, bu Newroz'un da AKP'nin baskıcı yönetimi altında geçirilmesinin üzüntü verici olduğunu söyledi. Mehmet, "HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven barış sofrasında yemek yiyecek. Anneler barış halayına duracak. Zulümle kurdukları bu saltanatın üzerinden halka bakanlar, bu saltanatın bitmeyeceğini zannediyor. Ancak o saltanat 31 Mart'ta bitecek. İşçiler,emekçiler ve halklar daha örgütlü bir şekilde alanlara çıkarak saltanatınızı yıkacak" dedi. 
 
'Bu tecrit eninde sonunda kırılacaktır'
 
HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul ise Newroz'un barış, bahar ve yeniden doğmak olduğunu dile getirdi. Newroz'un 3 kibrit çöpü ile yaşamı yeniden kurmak olduğunu belirten Mahmut, Newroz'un Dehaklara karşı Mazlumların direnişi olduğunu ifade etti. Mahmut, "Zülküf Gezen'in ve onun mücadele arkadaşlarının mücadelesi önünde saygıyla eğiliyoruz. Savaş demek yoksulluk, kan, gözyaşı demektir. Biz gelin barışa bir kapı aralayalım diyoruz. Nasıl ki savaş başlatıldığında ilk olarak tecridi uyguladıysanız, barış içinde ilk öncelik olarak tecridi kaldırmalısınız. Bu tecrit eninde sonunda kırılacaktır. Kürt'e karşı düşmanlık edenler gelin bu düşmanlıktan vazgeçin" şeklinde konuştu. 
 
Konuşmalardan sonra sahne alan Siya Şevê grubunun ezgileriyle halaya durdu. 
 
Dinletinin ardından kutlama sona erdi.