Van Kalesi’nde Newroz coşkusu: Bu alanda yanan özgürlük ateşidir

  • 15:14 21 Mart 2019
  • Güncel
VAN - Yüz binlerin bir araya geldiği Newroz alanında konuşan HDP Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkan Adayı Bedia Özgökçe Ertan, “Bu alanda yanan özgürlük ateşidir. Nerede bir Dehaq varsa orada Devrimci Kawa'lar da olur. Bugün Dehaqlara karşı Devrimci Kawalar halkımızdır” dedi. 
 
"Mutlaka kazanacağız" şiarıyla Van'da Newroz alanına akın eden yüz binlerce Vanlının coşkusu dinmek bilmiyor. HDP il ve ilçe belediye eşbaşkanlarının halkı selamlaması ile "HDP halktır halk burada" sloganları yükseldi.
 
 Burada halka hitap eden HDP Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkan Adayı Bedia Özgökçe Ertan, "Bu alanda yanan özgürlük ateşidir. Nerede bir Dehaq varsa orada Devrimci Kawa'lar da olur. Bugün Dehaqlara karşı Devrimci Kawalar halkımızdır. Baskı ve zulümle, kayyımla bizi yöneteceklerini sananlar yanılıyor. 31 Mart'ta yine biz karar vereceğiz, gerektiğinde bedel ödeyeceğiz. Tıpkı Leyla gibi. Leyla Güven bu halkın seçtiği meşru temsilcisidir. Leyla'nın talebi halkın talebiyle, halkın talebi Leyla'nın talebiyle ile bire birdir. Mutlak tecrit son bulmalıdır. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrit bizler açısından kabul edilemezdir. 2013'te ortaya çıkan umut tüm halkların umudu olmuştur. Bugün İmralı'nın kapılarının açılması kaçınılmazdır. Bizler Leyla'nın talebini kendi talebimiz olarak görüyoruz. Leyla yaşamalıdır, Leyla'yı yaşatmalıyız" diye konuştu. 
 
‘Van ya me ye’
 
Ardından konuşan HDP Van Büyükşehri Belediye Eşbaşkan Adayı Mustafa Avcı da, halkın Newroz'unu kutladı. Avcı, AKP adaylarının iş karşılığında halktan oy istediğini dile getirerek, "Van halkının sandıklarda kararı bellidir. Van ya me ye" dedi. 
 
Ardından Van'daki cezaevlerinde kalan siyasi tutsakların mesajı "Direne direne kazanacağız" sloganları eşliğinde okundu. Mesaj; "Bijî berxwedana zindana" sloganları ile son buldu.
 
Sanatçı Devrim Demir'in sahne almasının ardından İnsan ve Özgürlükler Partisi Genel Başkanı Mehmet Kamaç konuştu. Mehmet, Kürdistan ittifakını oluşturduklarını dile getirerek, "Bizim bir farkımız var. Bizim farkımız tüm farklılıklarımız ile bir aradayız. Biz farklıları inkar etmiyoruz. Kürtlerin dili, kültürü, kimliği üzerindeki tecrit kalksın artık. Bizim kimliğimizi, dilimiz, kültürümüzü tanıyın diyoruz" diye konuştu. 
 
Ardından HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli platforma çıkarak halkı selamladı. Sezai, "Newroz zulme karşı halkın isyanıdır. Yoksulların, emekçilerin direnişidir. Newroz kötüye karşı iyinin direnişidir. İşte onun için Newroz alanlarındayız. Barış, demokrasi kazansın buradayız" diyerek konuşmasına başladı. 
 
‘Barışa tahammül edemeyenler savaş politikalarına sarıldı’
 
Ülke halklarının her gün zulme, şiddete, zalimliğe uyandığını dile getiren Sezai şunları söyledi: "Ama bu ülkenin insanlarının aklında başka bir fotoğraf var, tazeliğini koruyor. Tam 6 yıl önce bu ülke barışa, umuda uyanıyordu. Ne yaparsanız yapın asla o fotoğrafı hafızamızdan silemezsiniz. 2013 Newroz'unda tüm Türkiye halkları, Ortadoğu halkları barışa, umuda uyandı. İmralı'dan gelen mesaj Newroz meydanlarında okunduğunda tüm halklar, 72 millet bir araya gelip güneşe yüzünü döndü. Selam olsun güneşin yoldaşlarına. Asla umudumuzu kaybetmeyeceğiz. O mesajda olduğu gibi 'güçtür barış mücadelesi ama ne diz çöktük zalimin karşısında ne de boyun eğdik' Bizler barış mücadelesini büyüterek 7 Haziran seçimlerine gittik. O gün Türkiye halkları 'bu devran böyle gitmez' demişti. Bunlar 7 Haziran öncesi barışa tuzaklar kurmuşlardı. Ülkede barışa tahammül edemeyenler savaş politikalarına sarıldı, ülkeyi çökerttiler.”
 
‘Arkadaşlarımız neden tutsak’
 
İmralı'da 4 yıl önce tecridin devreye konulduğunu kaydeden Sezai devamında şöyle konuştu: "O zaman dedik ki 'mutlak tecrit hukuksuzluktur. Barış getirmek istiyorsanız tecride son verin' dedik. Tecrit Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Ülkeye her gün yeni bir hukuksuzluk ve adaletsizlik dayattılar. O günden bu yana her yer tecritleştirildi.  O yüzden diyoruz ki sayın Öcalan üzerindeki tecride son verin. Bu tecrit bitmeden hiçbir yerde adaleti tesis edemezsiniz. Şimdi olduğumuz her yerde, Newroz alanlarında tecride karşı sesimizi yükselterek isyan ediyoruz, kabul etmiyoruz. Türkiye halklarına dayatılan savaşı, şiddeti kabul etmiyoruz. Suruç'u, Ankara'yı, Cizre'yi, Sur'u unutmuyoruz. Bu zulmü, bu şiddeti unutmuyoruz. Sandılar ki bu hafızayı silecekler. Silemeyecekler. Her yerde HDP olarak bu sesi yükselteceğiz, hesap soracağız. Suçları görülmesin diye, hesap sorulmasın diye her türlü yola başvurdular. Hukuku, yasayı yok saydılar. Böyle bir mantıkla darbeye teslim oldular. Sayın Öcalan 'demokratik siyaseti tıkarsanız, darbe mekaniği devreye girer' diyordu. Şimdi 'FETÖ ile mücadele ediyoruz' diyorlar. O zaman neden arkadaşlarımız tutsak.”
 
‘Hiçbir yere gitmiyoruz’
 
Halk iradesinin yok sayılarak belediyelere kayyım atandığını ifade den Sezai, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Halkın iradesini yok sayarak kayyum atadılar. Biz de bu meydanlardan diyoruz ki bu ülkeyi bu utançtan kurtaracağız. Diyoruz ki sizin kayyumlarınızı bu ülkeden süpürüp atacağız. Kırıntıları bile kalmayacak. Tümünü süpürüp atacağız. Süpürgeler hazır mı? Bu ülkeyi bu zalimlikten, zulümden ancak ve ancak bu onurlu ve erdemli halk kurtarır. Bunu bildiği için de iktidarı devam etsin diye Kürt halkına 'defolun gidin' diyor. Biz de ona diyoruz ki hiçbir yere gitmiyoruz, burası bizim ülkemiz, burası bizim yurdumuz." 
 
‘Senin aklın buna yetmez’
 
HDP'nin Türkiye halklarına yeni bir seçenek ve yeni bir yol gösterdiğini belirten Sezai, "Bir ülkenin cumhurbaşkanı bütün halkları kucaklar, nefret söylemine, ayrımcılığa başvurmaz. Ama bugün bu ülkenin cumhurbaşkanı bizi kovuyor, terörist ilan ediyor. Bana 'Kürt bile değil' diyor. Ben de diyorum ki ben Kürdüm, Türküm, Türkiyeliyim. Biz acıyı bal eyledik, acılarımızla akraba olduk. Benim bir yanın Urfa bir yanım Tekirdağ. Bu yüzden ben Türkiyeliyim. Senin aklın buna yetmez" dedi. 
 
‘Hakikatin sesi susmayacak’
 
Hakikatin sesinin susmayacağının altını çizen Sezai, "Hakikatin sesini kısar sanıyor. Bu ses susmaz. O yüzden Leyla Güven susmuyor. Bu adaletsizlik bitsin diye Leyla Güven, Tayip Temel, Dersim Dağ ve Murat Sarısaç direniyor. Cezaevlerinde binlerce arkadaşımız direniyor. Newroz ruhu ile Newroz aşkı ile direniyorlar. Dünyanın her yerinde direniyorlar. Kandıra da Sebahat Tuncel, Selma Irmak direniyor. Onlar hepsi birer Kawa'dır. Onlar barış için, demokrasi için direniyorlar. Her yerde onların sesine ses, mücadelesine mücadele katmalıyız. Bir kez daha bu Newroz alanından Adalet Bakanı'na sesleniyorum; adalet ve hukuk ne emrediyorsa onu yapın. Bu yasanın uygulanması bile Türkiye'ye soluk aldıracaktır. Bu hukuk tanımazlık, yasa tanımazlık neden? Çünkü barıştan korkuyorlar. Korkmasalar, bu ülkede hukukçular, akademisyenler, siyasetçiler tutuklanır mı? Basının hali bu mu olur? Bu halkın iradesinden korkuyorlar. Korkunun ecele faydası yok. Biz diyoruz ki 'kaybedeceksiniz' Seçimle geldiniz, seçimle gideceksiniz. Bu halkı tehdit etmeyin. Bu halk cesaretlidir. Bu halkı cesaretini Türkiye halkalarına bulaştırmıştır" diye konuştu. 
 
‘Umudunuzla yürüyün’
 
HDP'nin Türkiye halklarının umudu olduğunu söyleyen Sezai son olarak şöyle dedi: "Şimdi bu Newroz coşkusu ile Newroz ateşi ile durmadan 31 Mart'ta kadar çalışacağız. Bir oy çok şey değiştirir. Bütün kayyumları süpürüp atacağız. Çok daha yerde iktidara geleceğiz. Nerde HDP'nin ağacını görürseniz, o bereketli topraklarda büyüyen ağaçları görürseniz mührünüzü vurun. İyi ki bu topraklardasınız. Sizler Ortadoğu halklarının, Türkiye halklarının umudusunuz. Umudunuzla yürüyün.”
 
Seza’nin konuşmasından sonra sanatçı Kadir Çat sahne aldı. Kadir’in söylediği şarkılar eşliğinde Newroz coşkusu devam ediyor.