İSTANBUL- Mevcut iktidarın belediyelerde yarattığı talan kültürünü ortadan kaldırmak için aday olduklarını belirten HDP’nin Esenler adayları, 31 Mart yerel seçimlerinin ülkede tüm yaşatılanlara bir cevap niteliğinde olacağını söyledi. 

 

Uzun yıllardır siyasette yer alan Gülsüm Öztürk ve Celal Alphan, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İstanbul Esenler İlçe Belediye Eşbaşkan adayı. Halkla birlikte Esenler’i yönetmeye aday olan Gülsüm ve Celal,  “1 Nisan günü Esenler’i AKP’siz bir sabaha uyandıracağız” dedi. 

 

1964 Mardin Savur doğumlu olan Gülsüm Öztürk, 6 çocuk annesi. 1990’lı yıllarda devreye konulan imha konsepti sonucu köyü yakılan Gülsüm, ailesiyle Diyarbakır’a göç etmek zorunda kaldı. 2 yılın ardından bir kez daha göç yollarına düşen Gülsüm’ün, bu seferki adresi İstanbul oldu. Burada siyasi çalışmalarda yer almaya başlayan Gülsüm, belirli dönemlerde Esenler’de ilçe yöneticiliği yaptı. 

 

‘Kadın komisyonları kuracağız’

 

Yöneticiliğin yanı sıra birçok alanda çalışma yürüttüğünü belirten Gülsüm,  “Kadın ve anne olarak parti çalışmalarında yer almayı sürekli bir sorumluluk olarak gördüm. Çünkü HDP kadın partisidir" dedi. 31 Mart günü seçimleri kazandıkları takdirde kadın çalışmalarına öncelik vereceklerini söyleyen Gülsüm, “Çalışan kadınlarımıza çocuklarını güvenli bir şekilde bırakacağı kreşler yapacağız. Bu kreşlerde çocuklarımızı yetiştireceğiz. Aynı zamanda kadınların buralarda kendi ekonomik özgürlüklerini kazanmasını sağlayacağız. Kadının üretimde öz gücünü açığa çıkarabileceği iş imkânları yaratacağız. Bu iş imkânlarını da kolektif çalışmalarla sağlayacağız. Kadın sorunlarıyla ilgilenecek belediye bünyesinde kadın komisyonları kuracağız. Kuracağımız bu komisyonlarla da başta kadına şiddeti engelleyecek ve kadınların her sıkıntısına çözüm üreteceğiz” diye konuştu. 

 

’31 Mart seçimleri cevap niteliğinde olacak’

 

Partilerine yönelik saldırılara dikkat çeken Gülsüm, birçok milletvekilli, belediye eşbaşkanı, yönetici ve üyelerinin tutsak olduğunu hatırlattı. 31 Mart seçimlerinin tüm bunlara cevap niteliğinde olacağını kaydeden Gülsüm, “Halkımıza bu seçimleri bir cevap olarak değerlendirmesini ve bu temelde çalışma yürütmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Diyarbakır’dan Aydın ve İstanbul’a uzanan hikaye 

 

Bir diğer eşbaşkan adayı Celal Alphan ise, Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde 1976 yılında doğdu ve 2 çocuk babası. Tıpkı Gülsüm gibi Celal’da 1990’lı yıllarda köyünün yakılması nedeniyle ailesi ile göç yollarına düştü. 1994 yılında cezaevi ile tanışan Celal, Diyarbakır Cezaevi'nde 2 yıl tutsak bulundu. Uzun yıllar Kürt mücadelesi içinde yer alan Celal, "Köyümüzün yakılması ardından 3 yıl Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşadık. Daha sonra İstanbul'a taşındık. Partimizin gençlik çalışmaları başta olmak üzere çok çalışmada yer aldım" dedi. 2012 yılında “KCK” adı altında yürütülen operasyonlar kapsamında İstanbul’da gözaltına alınarak tutuklana Celal, Tekirdağ Cezaevi'nde 15 ay kaldıktan sonra tahliye edildi. Celal, cezaevinden çıktıktan sonra ise HDP'nin çalışmalarında yer almaya başladı.

 

 ‘Esenler yoksulluk cenderesine mahkum edilmiş’

 

Sanayi bölgesi olmadığı için Esenler halkının yoksullukla boğuştuğunu ifade eden Celal, "Küçük mani faktör dediğimiz tekstil atölyeleri sayesinde ayakta ama bunlar da çok yetersiz. Tekstil atölyelerinin çalışma koşulları çok ağır ve sağlıksız. İşçiler, genelde bodrum katlarında çalışma olanaklarının olmadığı ortamlarda çalıştırılıyorlar" dedi. 

 

‘Belediyenin 2010 yılında 35 milyon TL olan borcu 227 milyon TL’ye çıktı’

 

Esenler Belediyesi’nin mevcut borçlarına değinen Celal, şöyle dedi: “AKP’nin diğer belediyelerinde olduğu gibi Esenler Belediyesi’nde de çok ciddi bir yolsuzluk var. Esenler Belediyesi 2010 yılında 35 milyon TL borçluyken şimdi ise 227 milyon TL borcu var. 249 milyon TL belediyenin taşınmaz mülkünü satmışlar. SGK’ye 90 milyon TL borçları var. Yani belediye de bir talan kültürü geliştirmiş durumdalar.” 

 

Bu talan kültürünü ortadan kaldırmak için aday olduklarının altını çizen Celal, “Esenler Belediyesi’nin ne kadar borca girdiğinin farkındayız. Ondan dolayı da kazanırsak yükümüzün de ne kadar ağır olacağının bilincindeyiz ama biz dinamik bir parti olarak bunun altında kalkabiliriz. Çoğulcu demokrasi ve şeffaf belediyecilik anlayışıyla, halkımızı da çalışmalara katarak belediyecilik yapacağız. Bu nedenle bizim halklardan istediğimiz artık halklara hiçbir şey vermeyen ve halkın sırtında kambur olan bu zihniyeti değiştirelim. İnsanlarımızın evinlerine bir kilo domates bile götüremez hale getiren bu zihniyeti def edelim” diye konuştu.