DİYARBAKIR - PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde hayatına son veren Zülküf Gezen’e ilişkin Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamanın gerçeği yansıtmadığını belirten amcası Ahmet Gezen, “Avukatların cezaevinden edindiği bilgilere göre Zülküf fedai eylemi gerçekleştirdi” dedi. Ahmet, cenaze namazına 4 kişinin katılmasına izin verildiğini belirtti. 

 

Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi'nde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi protesto etmek için yaşamına son veren Zülküf Gezen’in cenazesi, dün gece İstanbul Atatürk Havalimanı’nda alıkonularak, ailesinden habersiz Diyarbakır’a getirildi. Sabah 09.50 uçağı ile Diyarbakır’a getirilmesi beklenen cenaze, İstanbul Atatürk Havalimanı morgundan alınarak, saat 00.20’de Diyarbakır’a getirildi. Cenazenin Diyarbakır Havalimanı’na iniş yapması ardından Zülküf’ün ailesini arayan polis, “Bu gece cenazeyi defnedeceğiz. İster katılırsınız, ister katılmazsınız” dedi. 

 

Cenaze zorla defnettirildi

 

Aileyle birlikte cenazeyi almaya giden Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri, yüzlerce polis ve zırhlı araçlarla abluka altına alınan Diyarbakır Havalimanı’nda engellendi. Polis, cenazeyi alarak ranger ve sivil araçlar eşliğinde Yeniköy Mezarlığı’na götürdü. Yeniköy Mezarlığı’nı da zırhlı araçlar ve çevik kuvvet ekipleri ile abluka altına alan polis, bazı aile bireyleri dışında kimsenin katılmasına izin vermeyerek, cenazeyi zorla defnettirdi. 

 

Öte yandan dün gece Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Zülküf’ün eylemine ilişkin yapılan yazılı açıklama ile eylemin Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ile ilgili olmadığı iddia edildi. Savcılık, “Tekirdağ hapishanesinde tecride karşı açlık grevinde olan Zülküf Gezen’in fedai eylem gerçekleştirerek öldüğü” şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, “16 Mart 2019 günü saat 23.57 sıralarında Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda PKK hükümlüsü olarak barındırılan Zülküf Gezen’in kendisini koğuş banyosunda çamaşır ipi ile asmak suretiyle intihar ettiğinin tespit edilerek, bilgi verilmesi üzerine derhal soruşturma işlemlerine başlanılmıştır. İcra edilen soruşturma kapsamında; banyodan gelen sesler üzerine müteveffa ile aynı koğuşta bulunan diğer iki hükümlünün, şahsı ipten aldıktan sonra kurum idaresini haberdar ettiği, kurumda hazır bulunan 112 acil ekibinin şahsa derhal müdahale ettiği, ancak şahsın tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybettiği tespit edilmiştir. Müteakiben adı geçenin cenazesi hastaneye kaldırılmış ve cumhuriyet savcısı nezaretinde otopsi işlemi icra edilmiş, olaya tanık olan iki hükümlünün de ifadeleri alınmıştır. Olayla ilgili olarak soruşturma titizlikle yürütülmektedir” açıklamasını yaptı.

 

‘Savcılığın açıklaması gerçeği yansıtmıyor’

 

Zülküf’ün amcası Ahmet Gezen, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı açıklamanın gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Zülküf 1 Mart’ta açlık grevine katılmak istedi ancak arkadaşları sağlık sorunlarından dolayı izin vermedi. Açlık grevinde olan arkadaşlarına refakat ediyordu. Avukatların cezaevinden edindiği bilgilere göre Zülküf fedai eylem gerçekleştirdi” şeklinde konuştu.

 

Cenazenin aile bireyleri tarafından dün gece İstanbul Atatürk Havalimanı’nda morga teslim edildiğini ve sabah 09.50 uçağı ile getirilmesinin planlandığını belirten Ahmet, “Gece 23.00’te devlet güçleri Diyarbakır’daki evimize geldi. Cenazeyi getirdiklerini söylediler. Aysun adında birinin refakatçi olduğunu söylediler. Ancak ailede Aysun adında kimse yok. Bize, ‘Eğer gelip cenazenizi havalimanından alacaksanız alın, almayacaksanız yarınki olaylara tedbiren cenazeyi kaldıracağız’ dediler. Mezarı hazırladıklarını, hocayı getirdiklerini, aile katılmazsa cenazeyi kaldıracaklarını söylediler” diye aktardı. 

 

‘Dört kişi katıldık’

 

Ailenin cenazeyi almak için Diyarbakır Havalimanı’na gittiğini ifade eden Ahmet, “Havalimanından Yeniköy Mezarlığı’na kadar polis ablukasında gittik. Milletvekillerini de içeri almadılar. Cenazemizi kendimiz yıkadık. Cenaze namazında da dört kişi katıldık” diye konuştu. 

 

‘Camiden mezarlığa kadar ambulans verilmedi’

 

Cenaze namazının ardından duaların okunmasına müsaade edilmeyerek, cenazenin derhal defnedilmesi yönünde baskıya maruz kaldıklarını dile getiren Ahmet, “Camiden mezarlığa kadar ambulans verilmedi. Ambulansın mesaisinin bittiğini söylediler. Bu bir konsepttir. Bütün bu tür cenazelere bunu yapacaklar. Akrabalarının dahi cenazeye katılmasına izin verilmedi. Allah hakkımızı bırakmasın” diyerek tepki gösterdi. 

 

Zülküf’ün halası   Behiye Bulut’un dün gece cenaze törenine katılmak için Yeniköy Mezarlığı’na gittiği, ancak mezarlığı abluka altına alan polisin cenazeye katılmasına izin vermediği öğrenildi.