'Bu seçim bir demokrasi referandumu'

  • 13:51 28 Şubat 2019
  • Güncel
İSTANBUL- Yeşil Sol Parti'nin seçim bildirgelerini açıkladıkları basın toplantısında konuşan Eylem Tuncaeli, “Oy verdik bitti yaklaşımını geride bırakmalı, her türlü adaletsizlik, eşitsizlik ve yağma karşısında ses çıkarmalıyız. Yerellerdeki iş birliklerini yaşanabilecek tüm sorunlara rağmen kalıcı kılmak için çaba harcamalıyız” dedi.
 
Yeşil Sol Parti yerel seçimlere ilişkin seçim bildirgelerini paylaşmak üzere Kadıköy'de bulunan binalarında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Yeşil Sol Parti üyeleri katıldı. Açıklamayı Yeşil Sol Parti adına Eşsözcüleri Eylem Tuncaelli ve Sinan Tutal yaptı.
 
'AKP-MHP koalisyonunu geriletmeliyiz'
 
Eylem, iktidarın seçim sonrasında daha da derinleşecek ekonomik ve politik sorunlar karşısında oluşabilecek muhalefeti engellemek için her yeri ve her şeyi ele geçirmeye çalıştığını söyledi. Bu seçimi, “tekçi” rejim karşısında yeni bir seçeneği oluşturmak için yeni bir şans olarak değerlendirmek zorunda olduklarını dile getiren Eylem, "İktidarın, doğayı yağmalayan, rant için ekolojik dengeleri bozan, çalışanları daha az gelire mahkum eden, toplumu etnik ve dini temelde ayrıştıran, adalet kavramını ortadan kaldıran politikaları karşısında en geniş cepheyi ortaya çıkarmak için demokrasi, emek, barış, eşitlik, adalet ve doğayı savunanlar olarak bir araya gelmeli, AKP-MHP koalisyonunu geriletmeliyiz" ifadelerini kullandı.
 
'Adaletsizliğe karşı ses çıkarmalıyız'
 
Eylem, iktidar blokunun bir yandan içerideki muhalefeti sertlikle bastırırken diğer yandan krizin etkilerini azaltmak ve tepkileri yumuşatmak amacıyla savaş politikalarını ve kentsel rant girişimlerini öne çıkardığını kaydetti.  Eylem devamında şunları dile getirdi: "İşte bu nedenle yerel seçimlerde oluşacak iş birlikleri seçimlerle sınırlı kalmamalıdır. Tüm taraflar bu iş birliklerinin seçim sonrası dönemde kalıcı bir hal alması için çaba göstermelidir. Bu da sadece partilerin iradesiyle yapılamaz. Aslolan halkın doğrudan katılımıdır. Oy verdik bitti yaklaşımını geride bırakmalı, her türlü adaletsizlik, eşitsizlik ve yağma karşısında ses çıkarmalıyız. Yerellerdeki iş birliklerini yaşanabilecek tüm sorunlara rağmen kalıcı kılmak için çaba harcamalıyız."  
 
'İkiyüzlü politikalarını anlatacağız'
 
Ardından konuşan Sinan, yerel seçimlerde demokrasi, adalet ve barışa olan taleplerini dile getireceklerini belirterek, bir yandan da doğanın ve kentlerin rant amacıyla yağmalanmasını teşhir edeceklerini söyledi. Sinan, "İktidar bloku sahip olduğumuz doğal, kültürel ve sosyal tüm varlıkları rant uğruna yağmalamaktan kaçınmıyor. Ormanları yok edip maden ocağı açanlar da, sulak alanları betona gömenler de, gökdelenleri dikip timsah gözyaşları dökenler de onlardır. Bu iki yüzlü politikalarını, yerellerde gerçekleşen yağmaları, adaletsizlikleri ve doğanın tahribini hangi partiye oy verdiğine bakmaksızın tüm yurttaşlara anlatacağız" dedi.
 
'İki yanlıştan bir doğru çıkmaz'
 
Toplantıda konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Naci Sönmez de, internet üzerinden bağlanarak toplantıya katıldı. Bu seçimin bir demokrasi referandumu olduğunun altını çizen Naci, demokrasiyi kazanma meselesiyle karşı karşıya olunduğunu kaydetti. Naci, "Manisa'da bir seçeneksizlikle karşı karşıya kaldık. Burayı Cumhur İttifakı MHP'ye bırakırken Millet İttifakı ise İyi Parti'ye bırakmış durumda. Biz iki yanlıştan bir doğru çıkmaz dedik. Kendi doğrultusunda bir doğru olursa anlamlı olur dedik ve insanlara bunu anlatmaya çalışıyoruz. Daha yeşil, demokratik bir Manisa için ve Türkiye'nin demokrasisi mücadelesine anlam katabilecek bir çalışma için önümüzdeki günlerde daha güçlü bir şekilde çalışmalarımıza start vereceğiz" diye belirtti.
 
'Bu seçimi çok kritik görmek lazım'
 
Manisa'daki mücadelelerinin Yeşil Sol Parti açısından çok önemli olduğunu söyleyen Naci, tarihin böyle bir döneminde özellikle HDP'ye yönelik saldırılarının fütursuzca sürdürüldüğü bir süreçte anlamlı bir iş yaptıklarını belirtti. Naci, "Şimdi değilse ne zaman HDP'nin yanında olacaktık. Siyasette iki kutuplu bir hayata bizi mahkûm etmek isteyenler bizi seçeneksiz bırakmak istedi. Ya Cumhur İttifakı'nı ya da Millet İttifakı'nı bize dayattılar. Biz batıda HDP'nin stratejisine göre uygun bir pozisyon alıyoruz. AKP-MHP ittifakının geriletilmesiyle aslında Türkiye'de hepimize çok farklı bir pencere açılabilir. Bu seçimi çok kritik görmek lazım" dedi.