
Zehra Doğan: Kimsenin ‘hiçbir şey yapamıyorum’ deme lüksü yok
- 09:09 25 Şubat 2019
- Güncel
Şehriban Aslan / Nişmiye Güler
MERSİN - Tutukluluk süresi tamamladıktan sonra tahliye olan gazeteci Zehra Doğan, kadınların yıllardır verdiği mücadelenin büyük bir kazanımı olduğunu dile getirerek, kimsenin hiçbir şey yapamıyorum deme lüksünün olmadığının altını çizdi.
Mardin'in Nusaybin ilçesinde 2016 yılında ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında ilçeden yaptığı haberlerden ve sosyal medya paylaşımlarından dolayı "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla 2 yıl 1 ay tutuklu kalan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Jin Haber Ajansı (JİNHA) editörü Zehra Doğan, Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi'nden dün tahliye oldu. Zehra, cezaevi çıkışı sonrası ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
‘Dört duvar arasında yürütülen bir mücadele var’
Buruk bir sevinç yaşadığını belirten Zehra, arkadaşlarının onu koğuş kapısına kadar büyük bir sevinçle uğurladıklarını söyledi. Zehra, “Beraber yürüttüğün mücadeleyi, konuştuğun arkadaşlarını arkada bırakıyorsun. Aslında dört duvar arasında da bir mücadele yürütülüyor. Dört duvar arasında kendini tutsak hissetmiyorsun. Çünkü yılların verdiği bir mücadele var. Zindanlara alışmak herhalde en kötü şeydir. Orada ‘alışmayacağım’ diye ayrı bir mücadele yürütüyorsun. İnsanların verdiği mücadelemizi gördükçe saygı duyması bile bir kazanımdır. 27 yıldır içeride olan bir arkadaşımız var sanki daha yeni içeri girmiş gibi sürekli moralli, motivasyonlu ve umut dolu” diyerek cezaevindeki mücadeleye dikkat çekti.
‘Bu direniş kadınlar öncülüğünde başladı’
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekilli Leyla Güven öncülüğünde PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle başlatılan ve cezaevlerine de yayılan açlık grevleri eylemlerine değinen Zehra, şöyle konuştu: “Leyla Güven’in başlattığı direniş çok önemli. Özellikle Tarsus Cezaevi’nde büyük bir dalganın yüzümüze çarptığını hissettik. Mazgaldan her gazete geldiğinde Leyla Güven ne yapıyor? Acaba bir çağrısı var mı? Diye sürekli heyecanlanan kadınlar vardı. Şuan Tarsus Cezaevi’nde açlık grevinde olan 6 kadın arkadaşımız var. Onların verdiği bir mesaj var; Çok iyi ve neşeli olduklarını iletmemi istediler. Saçlarımı dahi açlık grevindeki arkadaşlarımız ördü. Dışarı çıkarmam için kendi elleriyle çiçek yaptılar ve ellerime verdiler. Onlardan muazzam bir enerji alıyorduk. Şuan cezaevinde kadın gazeteciler de açlık grevinde. Durumları daha fazla ağırlaşmadan taleplerine kulak verilmesi gerekiyor.”
Leyla Güven’in başlattığı eylemin kadınlar açısından büyük bir moral olduğunu da aktaran Zehra, bu direnişin kadınlar öncülüğünde başladığını sözlerine ekledi.
Sîsê Bingöl’den mesaj: Yüzümdeki gülümseme eksilmeyecek
Koğuş arkadaşı hasta tutsak Sîsê Bingöl’ün sağlık durumuna da değinen Zehra, durumuyla ilgili son bilgileri paylaştı. Sîsê’nin sürekli ambulanslarla hastaneye kaldırıldığını ve önceki gün tekrar hastaneye kaldırıldığı bilgisini veren Zehra, “Sîsê ananın herkese çok selamı vardı. ‘Yaşlı olabilirim ama burada da mücadelemi yürütüyorum. Hiçbir zaman yüzümdeki gülümseme eksilmeyecek’ diyen bir kadın her gün ambulanslarla hastaneye kaldırılıyor. Ama asla moralimizi bozmamıza bile izin vermiyordu. Rahatsızlığını asla dile getirmiyordu. Biz anladığımız gibi gardiyanlara haber verip hastaneye göndertiyorduk” dedi.
‘O çocukların daha iyi yaşaması için daha çok mücadele vermeliyiz’
Bulunduğu cezaevindeki çocukların durumunu da aktaran Zehra, “Koğuşlarımızdaki çocuklar, mazgalların altında birbirleriyle diyalog kuruyordu. Hepsinin yaşları aslında çok küçük. Kimse onlara bir şey dememesine rağmen kapılara vurup ‘eylem yapıyoruz’ diyorlardı. Kendilerini küçük eylemci olarak görüyorlardı. Gardiyanlar içeri geldiklerinde arkalarını dönüyorlardı. Bir uçak geçtiğinde el sallayıp, pencerelerden ellerini kollarını sarkıp ‘bak biz buradan çıkamıyoruz’ diyorlardı. Dışarıda olan yaşantıya dair hiçbir fikirleri yoktu. Gerçekten ilerde bu çocukların daha iyi yaşaması için daha çok mücadele vermeliyiz” ifadelerini kullandı.
‘Alanımdaki mücadeleme devam edeceğim’
Kadınların yıllardır verdiği mücadelenin büyük bir kazanım olduğunu dile getiren Zehra, kimsenin hiçbir şey yapamıyorum deme lüksünün olmadığının altını çizdi. Zehra, her kadının bir mücadele alanı olduğunu ve bundan sonraki süreçte de kendi yürüttüğü mücadeleye devam edeceğini ifade etti.
‘Yemeklerden yabancı cisimler çıkıyordu’
Cezaevi koşullarının oldukça zorlayıcı olduğunu belirten Zehra, Tarsus Cezaevi’nde özellikle yemekler noktasında çokça sorunlarla karşılaştıklarını ve yemeklerden yabancı cisimlerin çıktığı bilgisini paylaştı.