İSTANBUL - İstanbul’da kayyım atamalarına karşı açıklama gerçekleştiren hukukçular, “Halkların iradesine yapılan bu darbeleri kabul etmediğimizi belirtiyor; yapılan darbe girişime karşı bütün demokratik kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz” dedi.

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti)  Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine kayyım atanmasına karşı hukukçular, İstanbul’daki Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada “Qeyum destdanîna ser vîna gel e/kayyım irade gaspıdır” pankartı açılarak “Bijî berxwedan bijî serhildan”, “Mêrdîn, Xelfetî, Êlih ya me ye”, “Hak, hukuk, adalet” sloganları atıldı. Açıklamayı hukukçular adına Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatı Mizgin Argış okudu.

 

‘Seçimlerin tanınmadığının bir kez daha ilanı’

 

Yerel seçimlerde taşıma seçmen dahil her türlü yolla Kürt halkının iradesinin engellenmeye çalışıldığını, ancak buna rağmen AKP-MHP iktidarının yenilgiye uğradığını hatırlatan Mizgin Argış, seçimle kazanılmayan belediyelerin kayyımla gasp edilmeye çalışıldığını ilk olarak Wan’a kayyım atandığını, ancak halkın direnişiyle kayyımın geri adım attığını ifade etti. Mizgin Argış, “Daha sonra Hakkari Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış, 10 yıl önce açılmış ve bugüne kadar onlarca defa karşılaştığımız soyut iddiaların yer aldığı dosya kapsamında gözaltına alınmış ve yerine kayyum atanmıştır. Geçtiğimiz hafta Esenyurt Belediyesi Başkanı Ahmet Özer, uydurma gerekçelerle gözaltına alınıp tutuklanmış ve daha hakimlik kararı beklenmeden havuz medyasının servisiyle Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atandığı duyurulmuştur. Ve son olarak dün sabah Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyum atandığı İçişleri Bakanlığı tarafından duyurulmuştur. Seçimden bu yana hukuki durumlarında bir değişiklik olmayan seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyum atanması iktidar tarafından seçimlerin tanınmadığının bir kez daha ilanıdır. İktidarın güdümündeki yargı tarafından oluşturulan düzmece dosyalarla darbe girişimine kılıf uydurulmaya çalışılsa da bizler o dosyaların ne şekilde oluşturulduğunu ve hukuki bir yönünün olmadığını bilmekteyiz” ifadelerini kullandı. 

 

Kamuoyuna çağrı…

 

Kayyım atamalarının sistematikleşen darbe girişimi olduğunun altını çizen Mizgin Argış, kayyımın tekçilik anlayışının bir sonucu olduğunu söyledi. Mizgin Argış, “Bugüne kadar Kürt belediyelerine atanan kayyumlar, yönetimi, hocaları, öğrencileriyle muhalif olan üniversitelere, liselere kayyum rektörler ve müdürler atayarak devam etmekte bir bütün olarak toplum, iktidar eliyle yeniden dizayn edilmeye çalışılmaktadır. Halkın iradesini kayyumla gasp eden iktidar, buna karşı yapılmak istenen protesto eylemlerini yine memuru olan valilik ve kaymakamlıklar eliyle yasaklamakta, protesto hakkını kullanan yurttaşlara sokak ortasında işkence yapmakta, sıkıştığı anda iktidarın yanında hizalanan hukuk da buna göz yumarak, içinde avukatların da olduğu onlarca kişiyi gözaltına almaktadır. Bizler seçim hükümlerinin kalmadığı bir düzenin yaratılmaya çalışılmasını kabul etmiyoruz. Demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü hukuk kurumları olarak; halkların iradesini yok sayan, demokratik ilkeleri ortadan kaldıran kayyum siyasetini ve halkların iradesine yapılan bu darbeleri kabul etmediğimizi belirtiyor; siyasal iktidarı ve yargı organlarını halkın iradesine saygı duymaya; bakanlık aracılığıyla yapılan darbe girişime karşı bütün demokratik kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz” dedi.

 

Açıklama, sloganlar ile son buldu.