HABER MERKEZİ - TJK-E  AKBK, İmralı’daki işkenceyi durdurmaya yönelik pratik adımlar atılması için mektup kampanyası başlattı.  

 

Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) Koordinasyonu, 21 Ekim’den itibaren Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne (AKBK), İmralı’daki işkenceyi durdurmaya yönelik pratik adımlar atması için bugünden itibaren  mektup kampanyası başlatacağını duyuran bir açıklama yaptı. TJK-E, “Bu kampanya ile Alman, Fransız, Flaman, İngiliz, Arap ve daha birçok halktan insana ulaşarak, Önder Apo etrafındaki özgürlük halkalarını yeni halkalar ile çoğaltacağız” dedi.

 

‘Tüm dünya eylem içerisinde’

 

Abdullah Öcalan’ın 26 yıldır İmralı’da tek kişilik hücrede tutulduğunu, 43 aydır mutlak bir iletişimsizlik durumu yaşandığı belirtilen açıklamada, “İmralı’da insanlık dışı özel bir rejim vardır. Türk devleti tarafından Önder Apo’ya karşı sürdürülen ağır tecrit ve saldırılar, tüm Kürtlere karşı soykırım saldırısına dönüşmüş durumdadır. Bu faşist sistem her gün Kürt kadınlarına, gençlerine, kültürüne, diline, inançlarına, yaşam tarzına, doğasına, tümden varlığına ve özgürlüğüne saldırmaktadır. Uluslararası Komplo ile oluşturulan bu esaret koşullarına karşı 10 Ekim 2023 günü, dünyanın onlarca merkezinde gerçekleşen ‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm’ hamlesinin 2 yılına girdik. Bir yıl boyunca küresel çapta yapılan eylemler, Önder Abdullah Öcalan’ın fikirlerinin küresel çapta yarattığı etkiyi ortaya koymuştur. Bu aynı zamanda ezilen halkların, kadınların ve sistem karşıtı güçler açısından enternasyonalist dayanışmanın önemini gözler önüne sermiştir. Tüm dünyada Kürt halkı ve halkımızın dostları, Önderlik üzerinde uygulanan işkence ve mutlak iletişimsizlik karşısında eylem içindedir” denildi.  

 

Tarihi direniş sürüyor 

 

Tüm dünyanın ortak isteminin ve arzusunun Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Biz kadınlar için bu çok daha büyük bir önem taşımaktadır. Önder Apo, ‘Jin, Jiyan, Azadî’ sloganının yaratıcısıdır. Bu slogan, tüm dünya insanlığını birbirine bağlayan özgür yaşam isteminin en güçlü, anlamlı, özlü ve güzel şekilde dile gelişidir. Aynı zamanda bu slogan, Önderliğin özgürlüğünün dile gelişidir. Önder Apo tüm yaşamını kadınların özgürlüğü, Kürt halkının ve insanlığın özgürlüğüne adadı. Bunu başarmak için, inancı ve umudu yeniden canlandırmak için dünyada örneği olmayan bir mücadele ve direniş geliştirdi. Önderliğimiz, ağır tecrit altında tutulduğu İmralı zindanında 25 yıldır kadının, toplumun ve insanlığın özgürlüğü için tarihi direnişini sürdürüyor. Bugün Orta Doğu başta olmak üzere dünyadaki birçok sorunun ve yaşanan savaşların çözümü Önder Apo’nun geliştirdiği kadın özgürlükçü, demokratik, ekolojik paradigmadadır” ifadelerine yer verildi.  

 

Açıklamanın devamında şu ifadelere  yer verildi: “İkinci yılında özgürlük hamlesi daha da büyüyerek devam edecektir. ‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm’ hamlesi, bu çağın en değerli ve anlamlı çalışmasıdır. Dünyamızın iktidarların kirli ve vahşi savaşlarıyla sarsıldığı günümüzde insanlığın aydınlık ve demokratik yüzü olmuştur. Orta Doğu’da barışı inşa etmenin tek ve biricik yolu, 3. yol temelinde demokratik, kadın özgürlükçü ve ekolojik paradigmayı yaşamsallaştırmaktan geçmektedir. Bunun içindir ki; İmralı sisteminin dağıtılması ve Önder Apo’nun özgür yaşama koşullarının oluşturulması hemen sağlanmalıdır. AK Bakanlar Komitesi’nin açıkladığı kararın yeniden ele alınması ve İmralı sistemini doğru tanımlanması gerekmektedir. Sürecin bir yıl daha uzatılması halkımızın, kadınların, tüm dünya halklarının beklentilerinin çok gerisindedir ve işkence sistemini görmezlikten gelmektir. Bu kabul edilemez bir durumdur. AK Bakanlar Komitesi’nin işkenceyi durdurmak için acilen pratik adımlar atması gerekmektedir.

 

Avrupa halklarına çağrı

 

Bu anlamda 21 Ekim’de ‘Tîrêjên Rojê’ kampanyası ekseninde Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) olarak Avrupa Konseyine dönük mektup kampanyamızı başlatıyoruz. Avrupa’da yaşayan tüm halklara Önderliğin durumuna ilişkin duyarlılık yaratmak için yazılı taleplerimizi sunarak desteklemeleri için çağrıda bulunuyoruz. Aynı zamanda hazırlanan mektubun içinde yer alan ve taleplerimizin yer aldığı postkartları Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne göndererek dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz. Alman, Fransız, Flaman, İngiliz, Arap ve daha birçok halktan insana ulaşarak, Önder Apo etrafındaki özgürlük halkalarını yeni halkalar ile çoğaltacağız. Bu kampanya ile her kapıyı çalacağız, dış kamuoyunda duyarlılığı büyüterek eyleme dönüştüreceğiz.

 

16 Kasım tarihi yürüyüşüne seferber olmanın startını da veriyoruz

 

Aynı zamanda bu kampanya ile Önder Apo’nun özgürlüğü için 16 Kasım 2024 de Köln’de yapacağımız büyük tarihi yürüyüşe seferber olmanın startını veriyoruz. Kadınların, Kürt halkının ve dostlarının ortaya koyacağı irade ile Önder Apo’nun özgürlüğünü meydanlarda bir kez daha haykırarak, Avrupa Konseyi Bakanlar toplantısının aldığı kararların bir yıl sonra değil hemen şimdi uygulanması için mücadele yürüteceğiz. Komplocu güçlerden hesap sormak için Kürt kadınları başta olmak üzere tüm halkımızı Tîrêjên Rojê kapsamında yapacağımız mektup kampanyasına güçlü katılmaya  ve 16 Kasım’da sokakları doldurmaya çağırıyoruz. Kürt kadınlarının öncülüğünde büyüyen mücadelemiz, İmralı işkence sistemini parçalayarak, Önder Apo’nun özgürlüğü için büyük bir inançla alanlarda faşizme gereken dersi verecektir.”