Karadeniz’in ilk kadın adayları Yeşil Sol Parti’de
- 09:06 4 Mayıs 2023
- Siyaset
Rozerin Gültekin
İSTANBUL - Rize ve Artvin’in ilk kadın adayları birinci sırada Yeşil Sol Parti’den gösterildi. Halklar tarafından büyük bir ilgiyle sahiplenilen adaylar, “Yeşil Sol Parti etrafında toplanmalıyız. Eşit ve özgür bir toplum için daha çok kadın daha çok yaşam. AKP’yi biz kadınlar göndereceğiz. Ülkeye barışı getirecek olanlar kadınlardır” mesajını verdi.
14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne 10 gün kalırken, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Kurdistan ve Türkiye’de sokak sokak, mahalle mahalle kesintisiz bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor. Cumhur ve Millet İttifakı’nın kadın düşmanı, talan ve yıkımlarla dolu politikaları karşısında ise Yeşil Sol Parti 270 kadın sayısı ile yüzde 45 oranında kadın milletvekili temsili oluşturdu. Oluşturulan listede kadın vekiller, 35 ilde birinci sıradan aday gösterildi. Yine daha önce hiç kadın aday çıkarmayan 20 kentin 17’sinde birinci sıradan Yeşil Sol Parti tarafından kadın vekil adaylar gösterildi. AKP-MHP iktidarının rant uğruna Hidroelektrik Santral (HES) projeleri, termik santrallerle büyük bir ekolojik yıkım yarattığı Karadeniz bölgesi de ilk defa kadın aday gösterilen yerlerden biri.
Bölgedeki kentlerden Rize Yeşil Sol Parti milletvekili adayı Ayşe Bekar Lokumcu ve Artvin adayı Fulden Şahin, halkın sahiplenmesi ve çalışmalarına dair ajansımıza değerlendirmelerde bulundu.
Milliyetçilik karşısında sol görüşü seçti
Babasının Demokrat Parti’nin (DP) il delegesi olduğu yıllarda kendisinin de bu görüşten etkilendiğini ancak lise yıllarında görüşlerinin değişmeye başladığını söyleyen Yeşil Sol Parti Rize milletvekili adayı Ayşe Bekar Lokumcu, “İlk olarak Rize’de tüp kuyruklarını yaşadık. Daha sonra hükümet değişti, Adalet Partisi (AP) geldi. Rize kumanyalardan geçilmiyordu. Siyasi görüşüm değişti. Bir de telefon kulübesinde bir Kürt işçi ailesiyle telefonda konuşuyordu. Onu Kürtçe konuştuğu için 3 adam öldüresiye dövdü. Sizin milliyetçiliğiniz batsın dedim. Bunlar benim sağdan sola geçmemin en büyük nedenleri” sözleriyle ideolojik olarak değişim sürecini anlattı.
Katledilen abisinin mücadelesini sürdürüyor
Ayşe aynı zamanda, Artvin'in Hopa ilçesinde 2011 Genel Seçimlerine yönelik dönemin Başbakanı AKP’li Tayyip Erdoğan'ın 31 Mayıs tarihli mitingi öncesinde protesto eylemlerinde polisin sıktığı biber gazı ile fenalaşarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Metin Lokumcu’nun kardeşi. Abisinin yıllardır süren davasına değinen Ayşe, “Abimle ilgili paylaşımlarda bulundum. Bunların içinden iki tane karikatür seçmişler, bunun için dava açıldı. Bu paylaşımlardan dolayı sözde şikayette bulunulmuş ama hiç inanmıyorum. Daha sonra bana bundan dolayı 11 ay ceza verdiler. Ya bu cezayı yatacağımı ya da devletin öngördüğü yerde bir yerde çalışacağımı söylediler. Ben de kabul etmedim. Daha sonra beş yıl başka bir suç işlememek kaydıyla cezalandırıldım” sözlerini kullandı. İktidarın hukuksuz politikalarına karşı Metin katledildiğinde Kurdistan başta olmak üzere birçok kentte dayanışma eylemleri gerçekleştirildiğini belirten Ayşe, abisinin adalet mücadelesini sürdürmeye devam ediyor.
‘Doğaya dair sorunları çözmek için aday oldum’
Türkiye’de daha önce hiç kadın aday gösterilmeyen kentlerden biri olan Rize'den Yeşil Sol Parti’nin birinci sıra milletvekili adayı olduğunu paylaşan Ayşe, adaylığında Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Metin’in dava sürecinde gösterdiği dayanışmanın etkisi olduğunu vurguladı. Ayşe, “Kadınların çoğunluk olması benim için çok etkili oldu. Toplumsal barışın sağlanmasını istiyorum, Yeşil Sol da bunu sunuyor. Abim herkesin sesiydi. Abime yaptırtmadıklarını ben yapmak istiyorum” sözleriyle aday olma nedenini dile getirdi. Çay üreticisi olduğunun bilgisini veren Ayşe, “Buna ve doğaya dair sorunları çözmek için aday oldum. AKP’yi biz kadınlar getirmedik ama biz kadınlar göndereceğiz. Bu faşist düzenden birileri kurtarsın diye beklemeyelim. Herkes elini taşın altına koysun. Ülkeye barışı getirecek olanlar kadınlardır” mesajını verdi.
HADEP’ten Yeşil Sol’a uzanan mücadele
İlk olarak lise yıllarında başlayan ve daha sonra 1994 yılında kurulan Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) ile mücadelesini sürdüren Yeşil Sol Parti Artvin milletvekili adayı Fulden Şahin de, bugün ise Yeşil Sol Parti ile yola devam ettiğini ifade etti. Erkek-devlet şiddeti karşısında kadın ve ekoloji mücadelesi yürüten Fulden, mücadelelerini Yeşil Sol Parti ile birleştirme kararı verdiğini söyledi. Yeşil Sol’un kadın eşitliğini savunan bir parti olduğunu vurgulayan Fulden, “Etrafımızda hukuksuzluk, sömürü gerçekleşiyor. Alım gücümüz düşüyor, doğa tahribi yaşanıyor, çocuk istismarı arttı ve son olarak depremde yaşadıklarımızın da sonucunda mücadelemi bu çatı altında birleştirmeye karar verdim” dedi.
Kadınlardan adaylara tam destek
Artvin'de kadın vekil adayı olarak birinci sıradan gösterilmesinin önemli bir adım olduğuna dikkat çeken Fulden, “Partinin her alanda kadın eşitliğini savunduğu söylüyorduk. İnsanlar gözleriyle görmediği sürece inandırıcı gelmiyordu. Şimdi benim adaylığımla birlikte bu süreçte kararsız olan insanlar ‘oyumuz kadın adaya’ diyor. Köklü partilerde kadınlar ve gençler büyük bir çaba harcıyor ama bir yere getirilmiyorlar, sözleri dinlenmiyor. Bu açıdan her alandan kadın benim aday olmamı çok olumlu yorumladı. Seçilmesem bile mücadeleye çok katkısı oldu” sözleriyle bölgedeki kadınlar tarafından sahiplenildiğini aktardı.
‘Daha çok kadın daha çok yaşam!’
Yeşil Sol Parti’nin AKP-MHP iktidarının yaşamın her alanında yarattığı sorunlara dair çözüm üretme gücünün ve vaadinin olduğunun altını çizen Fulden, çalışmaları kapsamında her renkten halkla bir araya gelerek sorunlarını dinlediklerini kaydetti. Başta kadınlar olmak üzere herkes için seçimin büyük bir öneme sahip olduğunu ifade eden Fulden, “Mesele sadece Erdoğan’ın gitmesi değil. Onunla birlikte oluşan bu sistemin de ortadan kalkması gerekiyor. Değişen sistemin devamlılığı, biz kadınların öncülüğünde gelişmesini sağlamamız için Yeşil Sol Parti etrafında toplanmalıyız. Eşit ve özgür bir toplum için daha çok kadın daha çok yaşam” sözleriyle halklara seslendi.