Şengal’de Toplumsal Sözleşme kabul edildi
- 17:35 15 Nisan 2023
- Güncel
HABER MERKEZİ - Şengal Demokratik Özerk Meclisi’nin 5’inci Kongresi’nde Toplumsal Sözleşme kabul edildi.
Şengal Demokratik Özerk Meclisinin 5’inci Kongresi’ni gerçekleştirdi. Kongrenin en önemli gündem maddelerinden biri de Şengal Özerk Yönetiminin Toplumsal Sözleşmesi oldu. İçeriğinde fikirsel, toplumsal, siyasi ve idari olmak üzere pek çok önemli noktayı barındıran söz konusu Toplumsal Sözleşme ilk defa hazırlanıyor.
Sözleşmenin başında Irak, Ninova Ovası ve Şengal halkının tarihsel, kültürel gerçekliğine değinilerek şu tespitlere yer veriliyor: “Devletletin ve iktidar güçlerinin savaş ve çatışmaları sonucunda her geçen gün daha da inleyen Ortadoğu, toplumsal yaşam ve kadim kültürlerin kaynağını oluşturmaktadır. Her ne kadar bugün devletlerin cenk meydanına dönüşmüş olsa da Ortadoğu özünde inanç ve kültürlerin yurdudur. Ancak iktidar olgusunun gelişmesiyle beraber son 5 bin yıllık süre boyunca iktidarın örsü halkların ve inançların üzerinde eksik olmamıştır. Üzerinde yaşadığımız Irak toprakları o günden bu yana savaşlardan, ölümlerden ve talandan kurtulamamıştır.”
‘Ulus-devlet soykırım sistemidir’
Sözleşmede ulus-devlet sisteminin Ortadoğu’da sebep olduğu özellikle toplumsal ve siyasi krize ilişkin, “Kapitalist modernitenin Ortadoğu’ya farz kıldığı ulus-devlet sistemi bölgede yaşanan sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel sorunları daha da derinleştirdi. Savaşlar ve çatışmalar daha da ağır bir hale geldi. Ezilen halklara ve kadim inançlara yönelik saldırılar soykırım düzeyine ulaştı. Zira ulus-devlet sistemi farklı renkleri ve sesleri tanımıyor ve reddediyor. Ya tüm kültürler, inançlar ve düşünceler bu sisteme teslim olacak ya da katledileceklerdir” ifadeleri yer alıyor.
‘Ninova Ovası, halkların ortak yaşam alanıdır’
Sözleşmede Ninova Ovası'nın tarihsel, toplumsal önemine ilişkin ise şu çarpıcı değerlendirmelere yer veriliyor: “Tarihte birçok kültür, inanç ve düşünce Ninova Ovasının kendi varlıklarının ve yaşamlarının yurdu haline getirmiştir. Mesihiler, Şebekler, Êzidiler, Türkmenler, Araplar, Keldaniler, Süryaniler de dahil olmak üzere Irak’taki en kadim inançlar ve halklar Ninova Ovasını yaşam alanlarına çevirmişlerdir. Nasıl ki Irak Ortadoğu’nun kalbi ise, Ninova Ovası da Irak’ın kalbini ve özünü teşkil etmektedir. Ninova Irak’ın, Şengal ise Musul’un anahtarıdır. Şengal Musul’un anahtarı, Irak’taki krizin çözüm kapısıdır.”
‘Êzidî toplumu inanç ve düşüncelerinden dolayı fermanlar yaşadı’
Irak ve Bölge’nin tarihsel toplum gerçekliğine ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı sözleşmenin devamında Êzidi halkının hakikatine ilişkin şunlar kaydediliyor: “Êzidi toplumu insanlığın ve tarihin en kadim kültürü ve inancını temsil etmektedir. Êzidiler, inançları ve düşünceleri; tarihsel-toplumsal hakikatleri sebebiyle sürekli katliamlar, saldırılar ve talanlarla karşı karşıya kalmışlardır. Hakikatlerini savunmak uğruna büyük acılar yaşamışlar, fermanlardan ve sürgünlerden eksik kalmamışlardır. Êzidi toplumu olarak 21’inci yüzyılın başında büyük bir fermanla karşı karşıya kaldık. Nasıl ki 20’nci yüzyıl Ermeni, Asuri, Süryani ve Keldanilerin soykırımı ile başladıysa 21’inci yüzyıl da Êzidilere yönelik soykırım saldırılarıyla başladı.”
Şengal Demokratik Özerk Yönetimi'nin fermanın ağır şartları altında özsavunma ve özyönetim ihtiyacının bir sonucu olarak doğduğuna işaret edilen Toplumsal Sözleşmede, şu ifadeler alıyor: “Şengal’in kurtuluşunun ardından yaşamı yeniden inşa, kurum ve kuruluşların yeniden örgütlenmesi, özsavunma temelinde tüm sorunlarımızı çözdük. Bu irade ve direniş sadece Şengal’i kurtarmakla kalmadı, aynı zamanda Irak’ı da savundu. Özerk Yönetim kendini fermanlardan korumanın adı oldu.”
‘Özerk Yönetim Êzidî toplumunun savunma sistemidir’
Toplumsal Sözleşme’nin değerlendirmesinin son bölümünde Özerk Yönetim’in sadece toplumsal ve siyasi bir sözleşme değil, aynı zamanda Êzidî ve tüm Şengal bileşenlerinin savunma sistemi olduğuna dikkat çekilerek şöyle devam ediliyor: “Günümüz dünyasında dünyanın birçok yerinde özerk yönetim sistemleri vardır. Özellikle kültürel ve inançsal gruplar için özerk yönetimler kendini savunmanın ve yönetmenin anahtarına dönüşmüştür. Bölgemizde ve dünyada yerinde demokrasi ve yerel yönetimler her geçen gün daha da gelişmektedir.”
‘Irak, Özerk Yönetimi tanımalı’
Sözleşmede ayrıca, “Irak, federal sistemle yönetilmektedir. Anayasada yerel yönetimlerin geliştirilmesi konusunda birkaç yasaya yer verilmektedir. Şengal Özerk Yönetimi, anayasal düzlemde kendini yönetmenin en iyi örneğini teşkil etmektedir. Özerk Şengal ve Demokratik Irak, birbirini tamamlayan iki temel olgudur ve hiçbiri bir diğeri olmadan gelişemez. Şengal Demokratik Özerkliği, Demokratik Irak’ın inşasının zemini ve bu temelde Irak demokratik birliğinin esasıdır. Bu gerçekler ışığında Şengal Demokratik Özerk Yönetiminin, Irak ve tüm uluslararası güçlerce tanınması, anlaşılması ve kabul edilmesi gerekiyor" deniliyor.
Toplumsa Sözleşme, siyasi, toplumsal, kültürel, ekonomik ve yaşamsal alanlara ilişkin hükümlerini birkaç temel maddede tarif ediyor. Ayrıca söz konusu maddelerin ilke ve ölçülerinin doğrudan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın ‘Demokratik Ulus’ perspektifinden kaynağını aldığına dikkat çekiliyor.
Toplumsal Sözleşme'nin birkaç maddesi şöyle:
“*Demokratik Özerk Yönetim, demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigmaya dayanmaktadır.
*Şengal Demokratik Özerkliği, meşruiyetini ve gücünü eşit ve özgür halkların ve inanç gruplarının katılımdan almakta ve bu yönetim halkların iradesine dayanmaktadır.
*Şengal Demokratik Özerk Yönetiminde tüm kültürler, dinler, inançlar ve diller yaşamın her alanında eşittir. Tüm kültürel ve inanç toplumları yaşamını anadili üzerinde inşa etmekte ve yönetmektedir.
*Şengal Demokratik Özerk Yönetimi yerinde demokrasiyle ve halkların eşit ve özgür katılımıyla kendini Irak toprakları ve yönetiminin bir parçası saymaktadır.
*Şengal Demokratik Özerk Yönetimi, Demokratik Ulus fikrini esas alarak özgür ve eşit yaşamın gelişimi için çalışmalar sürdürür.
*Şengal Demokratik Özerk Yönetimi, tüm siyasal ve toplumsal yaşamda eşbaşkanlık sistemini temel bir ölçü saymaktadır.
*Gençlik, toplumun öncüsüdür. Yaşamın her alanında kendi örgütlenmesini inşa eder ve örgütlü gücüyle yaşamın her alanında yer edinir.
*Özsavunma, tüm halklar kültürler, dinler ve inançlar için meşru ve doğal bir haktır. Tüm bireyler ve gruplar Şengal’in savunulması konusunda görevli ve sorumludur.”