Defneli depremzede: Kendimizi güvende hissetmiyoruz
- 09:09 15 Nisan 2023
- Güncel
Dilan Babat
HATAY – Defneli Ruçen Bizim, çadırda kendilerini güvende hissetmediklerini, seçim gündemi ile de depremzedelerin unutulduğunu belirterek “Oylarımızı hak edene vereceğiz” dedi.
Mereş (Maraş) merkezli meydana gelen depremin üzerinden iki ayı aşkın bir zaman geçti. Depmen sonrası halka yardım götürmeyen iktidar aradan geçen zamana rağmen hala barınma sorunu başta olmak üzere temel ihtiyaçları karşılamış değil. Mevsim koşullarına uygun olmayan çadırlarda yaşamak zorunda kalan depremzedeler, yoğun sağanak yağışlar nedeniyle tekrar mağdur oldu.
Şiddet arttı
Yaşanan bu sorunların yanında Mart ayınden bu yana deprem bölgelerinde erkek şiddet vakalarında artış gözlemlenirken, mekanizmaların eksikliğinden kaynaklı kadınlar maruz kaldıkları şiddete karşı seslerini duyuramıyor. Çocuklara dönük çalışmaların yetersizliğinden kaynaklı da çocuklar istismara açık hale getirildi. Hatay’ın Defne ilçesinde şiddet uğrayan kadının çadırı elinde kesici alet olan bir erkek tarafından basıldı. Başka bir kadının ise jandarma tarafından sözlü tacize maruz kaldığı ortaya çıktı. Deprem bölgelerinde güvenli hale getirilmeyen çadırlar kadınlar için daha tehlikeli hale geliyor.
İki ay sonra yeni çadır alabildi
Defne’de yaşayan Ruçen Bizim, aradan geçen iki ayı aşkın zamana kadar ihtiyaçları karşılanmayan bir hafta önce çadır alabilenlerden sadece biri. Evi için ağır hasarlı tespiti yapılan depremzede Ruçen, evlerinin bahçesinde çadır kurdu. Depremin ilk üç gününü “felaket” olarak değerlendiren Ruçen, ilk üç gün boyunca tuvalet ihtiyaçlarını açık alanlarda yapmak zorunda kaldıklarını dile getirdi. Ruçen, “Hiçbir şekilde yardım gelmedi. Komşularımızdan vefat eden oldu, onların cenazeleri üç gün boyunca öyle kaldı. Akşamları bir jeneratör elde ettik sadece telefonlarımızı doldurabildik. Çadır başvurularında bulunduk ve geç ulaştı. Çocuklarımla beraber bir ailenin çadırında kalmak zorunda kaldım. Bir haftadır çadır alabildim. Gelen çadırlarda çok fazla su geçiriyor. Bir iki fırtına geçirdik ve çadırlarımız uçtu. Şartlarımız çok zor” dedi.
‘Tuvaletler daha yeni kuruldu’
Gıda ve hijyen malzemelerinde gelen yardımların çok az olduğunu dile getiren Ruçen, enkaz altında çıkarabildikleri eşyalarla idare etmeye çalıştığını kaydetti. Ruçen, “Çıkardığımız yiyeceklerle idare edebildik şimdiye kadar. Yakınımızda sahra hastanesi kuruldu, oradan yemek alabiliyoruz. Öğleden sonra bir öğün veriyorlar. Tuvaletlerimiz yeni yeni kuruldu. Kurulmadan önce bir aydır boş arazilerde ihtiyaçlarımızı karşılayabildik. Burada 12’ye yakın çadırız birbirimize destek oluyoruz. Elektrik ve suyu bir ay sonra verildi. Çamaşırlarımızı da evden çıkardığımız çamaşır makinasına anca o şekil atabildik” diye belirtti.
‘Derin uyku uyuyamıyorum’
Çadırlarda kendilerini güvende hissetmediklerini dile getiren Ruçen, şöyle devam etti: “Benim eşim şehir dışına iş için gitti. Çocuklarımla birlikte kalıyorum ve korkuyorum. Tuvaletler uzak olduğu için tuvalet ihtiyacımızı da sabaha kadar ertelemek zorunda kalıyoruz. Bunun da sağlığımız noktasında zararlı olduğunu biliyoruz ama yapacak bir şeyimiz yok. Derin uyku uyuyamıyorum, sabaha kadar bir gözü açık bir şekilde uyuyoruz. Depremden sonra insanlar azaldı çoğu kişi gitti. Akşamları tuvalete gitmeden çekiniyoruz. Ortalama her çadırda 4-5 kişi kalıyor. Çamaşır yıkamada, banyo yapmada herkes sıra bekliyor.”
‘Kaderimize terk edildik’
Seçim gündemiyle birlikte depremzedelerin unutulduğunu ifade eden Ruçen, depremzedelerin yaşadıkları sorunların önemsenmediğini ve unutulduklarına dikkat çekti. Ruçen, şöyle dedi: “Seçim zamanında herkes hakkettiğini görecek” dedi ve ekledi: “Oylarımızı hak edene vereceğiz. Hatay için daha bir şey denilmedi enkazlar için. En sona bırakıldık, önemsenmiyoruz ve kaderimize terk edildik gibi bir şey oldu.”