Hiranur ‘ilim yuvası’ imiş!

  • 09:01 15 Nisan 2023
  • Dosya
 
HABER MERKEZİ - Seçimlerle birlikte kadın kazanımlarına saldırılarını arttıran iktidara karşı kadın örgütleri mücadelesini sürdürürken, kadın ve çocuklara yönelik vakıf, tarikat ve cemaatler de yeniden gündemde. 6 yaşındaki çocuğun “evlendirilerek” sistematik tecavüze uğraması ile gündeme gelen İsmailağa Cemaati-Hiranur Vakfı da bunlardan biri. 
 
AKP’nin iktidara geldiği 2000’li yılların başından bu yana kadına yönelik şiddet yüzde bin 400 arttığı belirtilirken, 2023 seçimlerine doğru giderken de AKP-MHP iktidarı kurduğu ittifaklarla birlikte kadın kazanımlarını pazarlık konusu yapıyor. Kadın kazanımlarına yoğun bir saldırı başlatılmış durumda. Kadın kazanımlarının hedef alınması ittifak protokolleri ile resmi hale getiriliyor.
 
 Kadın örgütlerinin seçime giderken kazanımlarının hedef alınmasına tepkileri sürerken, iktidarın koruması altında olan tarikat ve cemaatlerde kadın ve çocuklara yönelik taciz ve tecavüz olayları da gündeme gelerek tartışılmaya başlandı. Bunlardan biri de İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı.
 
‘İlim yuvası’
 
Söz konusu vakıf AKP iktidarı döneminde 2012 yılında İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde kuruldu. Kendi sitelerinde "Vahyin ışığında insanlığa hizmet" şiarı ile kurulduğu belirtiliyor ve Türkiye başta olmak üzere birçok ülkede de “ilim” faaliyetlerine destek oldukları “ilim yuvası” olduğu iddia ediliyor. 
 
İsmailağa Cemaati’ne bağlı olan ve “ilim yuvası” olduğunu iddia eden vakıf kamuoyunun gündemine yıllar süren bir sistematik tecavüz olayı ile geldi.  Vakfın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel  6 yaşındaki kızını 29 yaşındaki müridi Kadir İstekli ile “evlendirerek” yıllarca sistematik tecavüze uğramasına neden oldu. 
 
2012’de üzeri örtüldü
 
Olay H.K.G.’nin şikayet etmesi ile ortaya çıktı. H.K.G. yaptığı şikayette  13 yaşında nişan, 14 yaşında düğün yapıldığını 18 yaşında ise resmi nikah yapıldığını belirtti. H.K.G.’nin rahatsızlanarak 2012 yılında hastaneye götürülmesi üzerine doktorun polise haber vermesi sonucu başlatılan savcılık soruşturmasında doğum raporu istenmesi gerekirken savcılığın bunu istemediği, kemik yaşı tespiti için gidilen hastanede de yerine başka bir kadının teste sokulduğu ve kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği basına yansıdı. Yıllar sonra 2020 yılında H.K.G. İstanbul’da Anadolu Savcılığı’na giderek şikayetçi oldu. 6 yaşında “evlendirildiğine” ilişkin fotoğraflar dahil kimi delilleri de verdi savcılığa.  Yürütülen soruşturmada nüfus müdürlüğündeki kayıtları,  gerçek yaşı, hastanede verilen sahte kemik testi sonucu ortaya çıkarıldı. Ancak ortaya çıkan delil ve sistematik tecavüze rağmen 2 yıl boyunca dava açılmadı. 2022 yılının Ekim ayında ancak dava açıldı ve Yusuf Ziya Gümüşel, Kadir İstekli ve Fatma Gümüşel’in çocuğa yönelik tecavüz suçu işledikleri ayrıca Kadir İstekli’nin “nitelikli cinsel istismar” suçu işlediği belirtildi. 
 
 İstenen ceza
 
 Yusuf Ziya Gümüşel ve Kadir İstekli’nin tutuklu Fatma Gümüşel’in ise tutuksuz olarak yargılandığı davada Kadir İstekli hakkında 67 yıl Yusuf Ziya Gümüşel ve Fatma Gümüşel için de 22 yıl ceza verilmesi isteniyor. 
 
Gizlilik kararı
 
Açılan davanın ilk duruşması İstanbul Anadolu 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 30 Ocak’ta görüldü. Görülen duruşmada yayın yasağı gizlilik kararı getirildi. İkinci duruşma yayın yasağı ve gizlilik kararı ile görüldü. Kadın örgütlerinin davaya müdahil olmasına ve izlemesine izin verilmezken vakıf mensupları faillere destek için açıklamalar yaptılar. 
 
Bakanlık 2 yıl boyunca bir şey yapmadı
 
Tecavüz olayından 2 yıl önce haberdar olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı sessiz kaldı. Bakanlığın faillerin tutuklanması için hiçbir girişimde bulunmamasına kadın örgütleri ve kamuoyu büyük bir tepki göstermişti. Tepkiler üzerine faillerin tutuklanması ve davanın görülmesi gündeme gelmişti. Açılan davaya ilişkin Mayıs ayını ilk etap belirtilmesi de kadın örgütlerinin tepkisine neden olmuş bunun üzerine dava öne alınmıştı.  
 
 İktidar yetkilileri ile fotoğraflar
 
AKP iktidarının tarikat, vakıf ve cemaatlerle ilişkisi tartışılırken, Hiranur Vakfı yetkililerinin iktidarla ne denli iç içe olduklarına dair birçok fotoğraf da ortaya çıktı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başta olmak üzere birçok AKP’li milletvekili ve belediye başkanlarının vakfı ziyaret ettikleri ve fotoğraflar paylaşıldığı basına yansıdı. 
 
Haziran’da dördüncü duruşma
 
H.K.G.’yi çocuk yaşta “evlendiren” ve sistematik olarak tecavüze uğramasına yol açan faillerin yargılandığı davanın üçüncü duruşması da Mart ayı sonunda görüldü. Alınan karar üzerine yine kapalı görüldü. Dava Haziran ayına ertelendi. 
 
Çocuğa şiddet
 
Hiranur Vakfı ile ilgili bu tecavüz olayının ardından aynı şekilde İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinde de yine İsmailağa Cemaati’ne bağlı bir kuran kursunda bir görevlinin çocuklara şiddet uyguladığı da ortaya çıktı. Şiddet, bir çocuğun ailesine durumu anlatması üzerine ortaya çıktı. Çocuğa şiddet uygulayan kişi tutuklandı. Kamuoyunun yoğun tepkisi üzerine savcılık da olaya ilişkin açıklama yapmak zorunda kaldı. Olayı doğrulayarak, failin tutuklandığını duyurdu. 
 
Kadın örgütleri tepkili
 
H.K.G.’nin yıllarca sistematik tecavüze uğraması davanın kapalı bir şekilde görülmesi ve çocukların söz konusu vakıf ve cemaatlerde şiddete maruz kalmalarına yönelik kadınların, kadın örgütlerinin tepkisi ve mücadelesi de sürüyor. Kadınlar davaya alınmasalar da duruşmanın olduğu gün adliye önüne gidip açıklama yaparak tepkilerini dile getiriyor, davanın peşini bırakmayacakları mesajını veriyor. Son olarak görülen duruşmada kadınlar yine adliye önünden “Davanın peşini asla bırakmayacağız. Tüm cesareti ile yaratılan bu karanlığı faillerin yüzüne bir şamar gibi çarpan, gerici zihniyetten hesap sormak isteyen H.K.G.’nin yanındayız. H.K.G. davasına sahip çıkmak memleketin her yerindeki çocukların, kız çocuklarının yaşamlarına, umutlarına sahip çıkmak, bugün kimsesiz bırakılmış çocukların tarikat karanlığına teslim edilmesine karşı çıkmaktır. Kadınlar bu davayı da memleketin geleceğini de çocukların hayatlarını da bu eli kanlı bir avuç gerici azınlığın eline bırakmayacak, geleceği biz kuracağız”  sözleriyle seslendi.