‘Özgür yarınların yolu Öcalan’ın özgür olmasından geçiyor!’
- 09:01 3 Nisan 2023
- Güncel
İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın varlığı ve yaş gününün önemini, “Sayın Abdullah Öcalan’ın varlığı, Kürt halkının doğuşudur” sözleriyle tanımlayan MATUHAYDER ve ANYAKAYDER Eşbaşkanları, “Özgür yarınların yolu Sayın Öcalan’ın özgür olmasından geçiyor” diyerek herkesi fiziki özgürlüğü için mücadeleye çağırdı.
Kürt halkının “Önder” olarak kabul ettiği ve dünya halkları tarafından da fikriyat ve paradigması büyük bir ilgi ile sahiplenilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, takvimler 4 Nisan 1949’u gösterdiğinde bir “güneş” olarak doğdu. Riha’nın (Urfa) Xelfetî (Halfeti) ilçesine bağlı Amara (Ömerli) köyünde dünyaya gelen PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın yaş günü, her yıl 4 Nisan’da tüm dünya halkları tarafından büyük bir coşku ve heyecanla kutlanıyor. Birçok etkinliğin gerçekleştirildiği 4 Nisan gününde, PKK Lideri’nin yaşam bulan fikriyat ve paradigmasının temsili için de her renkten halklar fidan dikiyor.
Özgürlüğü için mücadele
Tam 24 yıldır İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit koşulları altında tutulan Abdullah Öcalan ise bu politika karşısında büyük bir üretim ve mücadele sergilemeye devam ediyor. Halk, avukatları, ailesi ve dünya halklarının Abdullah Öcalan’ın 74’üncü yaş günü için mesajı ise net: “Fiziki özgürlük sağlanana dek mücadelede ısrarcıyız! Tecrit ya kırılacak, ya kırılacak.”
Anadolu Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) ve Marmara Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAY-DER) Eşbaşkanları, Abdullah Öcalan’ın 74’üncü yaş gününe ilişkin JINNEWS’e konuştu.
Halkların Önder’i…
“Başta Sayın Abdullah Öcalan’ın doğum gününü kutlamak istiyorum” diyen ANYAKAYDER Eşbaşkanı Evin Genç, “Bir yandan doğum gününü kutlarken bir yandan da aramızda olmayışının burukluğu ve hüznü var” ifadelerini kullandı. Abdullah Öcalan’ın paradigmasının tüm halkalar tarafından sahiplenildiğini dile getiren Evin, “Çünkü tüm halklara kendisini kabul ettiren bir Önder’dir. Dolasıyla varlığı ve doğum gününün önemli olmasının nedeni budur. Kabul ettirmesi dayatmayla değil düşüncesiyle, ilkesiyle, duruşuyla olmuş, tüm halkların kalbinde yer edinmiştir” cümleleriyle Abdullah Öcalan’ın varlığının önemini anlattı.
Harekete geçme çağrısı
Ağırlaştırılmış tecrit karşısında fiziki özgürlük talebinin her fırsatta vurgulandığına söyleyen Evin, “Yıllardır uluslararası güçler ve tüm kamuoyu, Önderlik üzerindeki tecrit ve fiziki özgürlüğüne yönelik, ailesinin, halkların ve avukatların taleplerine karşı üç maymunu oynamaktadır. Bu kabul edilecek bir durum değildir ve bir an önce uluslararası güçler ile tüm kamuoyunun hızlıca harekete geçmesi gerekmektedir” çağrısında bulundu.
‘Önderliğin fiziki özgürlüğü tüm halklara yansıyacak’
24 yıldır Abdullah Öcalan üzerinden başlayarak tüm cezaevlerine yönelik tecrit politikası uygulandığını paylaşan Evin, “Bunun yansıması öncelikle biz kadınlara ve tüm halklara oluyor. Hiçbir şekilde anayasal olan hakkını savunamıyorsun. 12 ay süren Adalet Nöbeti oldu ve annelerin tek talebi haksız ve hukuksuz yapılan uygulamaların son bulması, hasta olan tutukluların acilen tahliyesiydi. Ama sonuç neydi, anneler her hafta darp edilerek gözaltına alındı. Bundan dolayıdır ki Önderliğin fiziki özgürlüğünün tüm halklara yansıması olacaktır” dedi.
Örgütlü mücadeleyle fiziki özgürlüğe…
Evin son olarak, “Tüm halklara çağrım, örgütlülüğü büyütüp Önderlik üzerindeki tecridi kırıp fiziki özgürlüğünü örgütlü mücadeleyle hep beraber sağlayalım. Gelin, özgür yarınlara ve onurlu yaşama hep beraber yürüyelim” sözleriyle seslendi.
‘Varlığı Kürt halkının doğuşudur’
Kürt ve Ortadoğu halkları için sağlanacak olan barışta PKK Lideri’nin önemli bir role sahip olmasından dolayı 2 yıldır kendisinden hiçbir haber alınamadığını belirten MATUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Demir, tecridin asıl nedenini savaş siyasetinde olan ısrar olarak yorumladı. Dilek, “Kürt halkı inkar ediliyordu. Sayın Abdullah Öcalan Kürt halkı var diyerek kendi yaşamını Kürt halkına adadı. Bu nedenle Sayın Abdullah Öcalan’ın varlığı, Kürt halkının doğuşudur. Kürt halkı için Sayın Abdullah Öcalan kırmızı çizgidir” değerlendirmesini yaptı.
Tek çözüm tecridin son bulması!
Tam 2 yıldır halklar, ailesi ve avukatlarının sürekli olarak PKK Lideri ile görüşebilmek için başvuru yaptığını aktaran Dilek, “Ancak savaş politikası sürdüren, adaletten yoksun, demokrasiden uzak, baskıcı bir anlayışla devleti yöneten faşist iktidar bu talepleri yerine getirmiyor. Tek çözüm Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen ağırlaştırılmış tecridin son bulması” vurgusunu yaptı.
‘Önderliğin özgürlüğü Kürt halkının özgürlüğüdür’
Uluslararası mekanizma ve güçleri “iki yüzlü” olarak tanımlayan belirten Dilek, Abdullah Öcalan’a uygulanan tecritten dolayı Türkiye’ye yaptırımlar uygulanması gerekirken hiçbir müdahalede bulunulmadığının altını çizdi. Tecrit politikası karşısında kamuoyuna düşen görevin PKK Lideri’ne sahip çıkmak olduğunu paylaşan Dilek, “Sözde değil özde ve pratikte sahip çıkmalıdır. Abdullah Öcalan ne kadar tecrit altında tutulursa, Kürt halkı o kadar yok olur düşüncesi var. Ama halk bu dayatmayı kabul etmiyor. Bundan dolayı da zaten tecrit diğer cezaevlerine de yansıyor. O yüzden Önderliğin özgürlüğü demek aynı zamanda Kürt halkının özgürlüğü, dünya halkları için barış, özgürlük ve birlikte yaşam demektir” şeklinde konuştu.
‘Toplumun özgürlüğü onun özgürlüğünden geçiyor’
Toplumun özgürleşmesinin, PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünden geçtiğinin altını çizen Dilek, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 74’üncü doğum günü tüm Kürt halkına kutlu olsun. Kürt halkına ve demokrasiye inanan topluma çağrımdır, gelin bu tecridi, adaletsizliği, savaş politikalarını sürdüren faşist anlayışı birlikte bitirelim. Özgür yarınların yolu Sayın Öcalan’ın özgür olmasından geçiyor” ifadeleriyle 74’üncü yaş gününü kutladı.