WAN - Kadınların maruz kaldığı baskılara karşı verdiği direnişe dikkat çeken Menice Gülmez, baskılar karşısında gelinen noktanın önemli olduğunu vurguladı. Menice, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecride de dikkat çekerek, “Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kabul edilemez” dedi. 

 

Kadın mücadelesi ve mücadeleye dönük baskılar her geçen gün artıyor. İktidarların hedef aldığı kadınlar, Kurdistan, Afganistan, İran ve diğer ülkelerde de gasp edilen hakları için, direnişlerini sürdürüyor. İnsan ve Özgürlükler Partisi (PİA) Eş Genel Başkan Yardımcısı Menice Gülmez, kadın mücadelesinin geldiği aşamaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

‘Baskı politikasına yöneldiler’

 

Kadın mücadelesi ve bu mücadeleye dönük saldırılarda artışa dikkat çekerek sözlerine başlayan Menice, “Jîna Emînî protestolarından sonra kadınlara yönelik tutuklamalar, idamların artması, saldırıların artması, kadın mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim rejimler, kadının özgürlüğünü kısıtlamaya yönelik tutumlar sergiliyor. Kadının özgür olması, o rejimlerin tahtının sallanması anlamına geliyor. Buna örnek olarak İran rejimini verebiliriz. İran rejimi, kadın özgürlüğü üzerine inşa edilecek bir mücadelenin varoluşundan korkuyor. İktidarlarını kaybetmekten korktular ve rejimlerinin alt olmasından korktular. Dolayısıyla burada kadına ve özelde Kürt kadına karşı büyük bir saldırı, sindirme ve yok etme politikasına yöneldiler” dedi. 

 

‘Özgürlük kısıtlanamaz’

 

“Jin jiyan azadî” sloganıyla Rojhilat’ta baskıya karşı kadın öncülüğünde yükselen direnişi hatırlatan Menice, “Özgürlüğün hiçbir şekilde kısıtlanmaması gerekiyor. Özgürlük sadece bana özgürlük, diğerine tutsaklık anlamına gelmez. Bugün ben nasıl yıllarca başörtüsü konusunda sıkıntı çektiysem, üniversiteye gidemediysem birçok haktan mahrum kaldığımda yıllarca başörtüsü konusunda sıkıntı çektiysem üniversiteye gidemediysem birçok haktan mahrum kaldığımda canın yanıyorsa başı açık bir kadına başörtüsü dayatmanın aynı yola çıktığını biliyoruz. Dolayısıyla Ortadoğu’da olsun İran’da olsun farklı ülkelerde olsun insanların inançları, bedenleri, düşünceleri üzerinde yapılması istenen baskılayıcı davranışlar kabul edilemez. İnsan haklarına aykırı, aynı zamanda aslında İslam’a da aykırıdır. İslam peygamberi, kendi döneminde inanları, zorla dine teşvik etmemiştir. Zorla dini uygulamaya geçirtmemiştir. Böyle konuda herkes özgürdür. Allah bile insanlara zorla bir şey yapma dayatmasında bulunmamıştır. Kaldı ki, bu yönetimlerin yaptığı kendi tahtlarını sallayacak davranışları bertaraf etmeye çalışıyorlar” sözlerini kullandı.   

 

‘Hiçbir kadın zorla örtünemez

 

İnsanların inanışına, giyiniş tarzına saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Menice, “İran’daki kadınların bir kısmı açık olmak istiyor. Türkiye’de Avrupa’da da bunu istiyor. Ben örtülü bir kadın olarak nasıl ki örtüme el uzatılmasını istemiyorsam, nasıl ki bana açıklığın dayatılmasını istemiyorsam, dünyanın hiçbir yerinde hiçbir kadının da zorla başının örtülmesini doğru görmüyorum. Bunu hem inancım olarak hem de insan olarak yanlış görüyorum. Bu konuda da fikrimizi elimizden geldikçe herkese anlatmaya, herkesle hoşgörü, barış içerisinde yaşamaya, insanların fikirlerine, inançlarına giyimlerine saygı gösterme yönünde çalışmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

 

‘Tecrit hiçbir şekilde kabul edilemez’

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride değinen Menice şu sözleri kullandı: “Sayın Öcalan üzerindeki tecrit hiçbir şekilde kabul edilemez. Tecrit, tamamen bir insanlık suçudur. İnsanlık onuruna aykırı bir şeydir. Kimseye bunun uygulaması kabul edilemeyeceği gibi Kürt liderlere, siyasetçilere, fikir insanlarına uygulanan tecrit kabul edilemez. Bu tecrit, sadece orada tutsak olan insanlara yapılmış değil, aynı zamanda onları takip eden, seven, destekleyen, benimseyen bütün halka yapılmış oluyor. Bir an önce bunların ortadan kalkması gerekiyor. İnsan haklarına aykırı, onur kırıcı davranışların kalkması gerekir. Aksi takdirde bu tür baskılar kendi karşıtını üreten baskılardır. Bunu da hiçbirimiz istemeyiz.” 

 

 Birlik vurgusu

 

Son olarak 14 Mayıs’ta yapılacak seçim için “Son yirmi yılın en kritik seçimi” ifadelerini kullanan Menice, “Tüm halkımızın birlik olup Kürt halkının menfaati, getirisi nerede olacaksa oraya destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. Kendi halkımız geleceği söz konusu olduğunda birlik olmayı tavsiye ediyorum” diye konuştu.