Delegasyondan 4 Nisan mesajı: Abdullah Öcalan özgür olmalı

  • 09:02 2 Nisan 2023
  • Güncel
 
İSTANBUL - Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon heyetinde yer alan avukatlar, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 74’üncü yaş gününde fiziki özgürlüğünün sağlanmasının kaçınılmaz olduğunu vurgulayarak, özgürlüğünün dünyanın kurtuluşunun ilk adımı olacağı vurgusu yaptı. 
 
Riha’nın (Urfa) Xelfetî (Halfeti) ilçesine bağlı Amara (Ömerli) köyünde 4 Nisan 1949 yılında doğan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın yaş günü, halklar tarafından yeniden doğuş olarak tanımlanıyor. Tam 24 yıldır İmralı Adası’nda ağır tecrit koşulları altında tutulan Abdullah Öcalan’ın fikriyatı tüm dünyaya yayıldı, sahiplenildi. Halklar, bulundukları her yerden PKK Lideri üzerinde uygulanan ağırlaştırılmış tecridin son bulması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması talebini haykırıyor. Yıl boyunca birçok girişimde bulunulurken, her kesim de konuya ilişkin çalışma yürüttü.
 
Fiziki özgürlük ile yeni yaşamı yeşertmeye
 
Bu çalışmalardan biri de 25-27 Ocak tarihleri arasında İstanbul, Ankara ve Amed’de Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon heyetinin, Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit temelinde Kürt sorunu ve diğer tutsakların durumuna dair gerçekleştirdiği bir dizi ziyaretti. 27 Mart’ta ziyaret ve gözlemlerine ilişkin raporunu açıklayan heyet, PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğünün kaçınılmaz olduğunu bir kez daha vurguladı. Taleplerinde ısrarcı olan halklar, bu kararlılıklarıyla Abdullah Öcalan’ın 74’üncü yaş gününü kutlamaya hazırlanıyor. 
 
Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon heyetinde yer alan Barselona IACTA Kadın Avukatlar Kooperatifi üyesi Paula Ponz ve hukukçu Francisca Pérez, PKK Lideri’nin 74’üncü yaş gününe dair JINNEWS’e konuştu.
 
‘Abdullah Öcalan’ı bir gün değil her gün anıyoruz’
 
Abdullah Öcalan’ın varlığı ve uygulanan tecridi hatırlamanın önemli olduğunu söyleyen Barcelona Kadın Avukatlar Kooperatifi üyesi Paula Ponz, “Çünkü o, baskıya karşı ve tüm halkların kurtuluşu için verdiği sürekli mücadele nedeniyle tutsaktır” dedi. Paula, “Onu sadece doğum gününde değil, yılın her günü anıyoruz. Sadece özgürlük mücadelesini değil, daha iyi bir dünya için mücadele eden tüm yoldaşları da hatırlıyoruz” şeklinde konuştu.
 
Mekanizmalar işlevsiz
 
Uluslararası mekanizmaların işlemediğine değinen Paula, “Sözde demokratik ülkeler, müttefiklerinin insan haklarını sağlamayan ve onları bunu yapmaya zorlayanlara meydan okuma görevine sahiptir. Uluslararası kuruluşlar ve kamuoyu, her türlü insani ve siyasi hak ihlallerini kınama ve bunlar için mücadele etme görevine sahiptir. Özellikle uluslararası kuruluşlar söz konusu olduğunda, imzalanan anlaşmanın yerine getirilmesini talep etmelidir. Avrupa Konseyi’nde gördüğümüz gibi bu kimlik göz ardı edilmiş ve böylece bir halkın acıları da görülmemiştir” değerlendirmesini yaptı.
 
Dünya kurtuluşunun ilk adımı fiziki özgürlükten geçiyor…
 
Abdullah Öcalan’ın 74’üncü yaş gününe dair mesaj veren Paula, şunları kaydetti: “Abdullah Öcalan, yalnızca Kürt halkı ile Türk hükümeti arasındaki çatışmanın sonlandırılmasında değil, tüm Ortadoğu'nun olası barışçıl çözümünde kilit bir oyuncudur. Özgürlük ve eşitliğe inanan herkesi Abdullah Öcalan'ın kurtuluşu için mücadeleye değil, gezegenin tüm kurtuluş mücadelelerine destek vermeye çağırıyoruz. Abdullah Öcalan'ın kurtuluşu dünya kurtuluşunun ilk adımıdır. Herkes özgür olana kadar kimse özgür olmayacak.”
 
‘Öcalan'ın tutsak edilmesi demokrasiyi etkiliyor’
 
Kürt halkının önemli bir bölümünün temsilcisi olması nedeniyle PKK Lideri’nin varlığının önemli olduğunu vurgulayan Tecride Karşı Uluslararası Delegasyon Heyeti üyesi avukat Francisca Pérez de, “Abdullah Öcalan, Kürt kültürünü savunma ve saygı arayışında çözüm aramak için temel olmuştur. Tutsaklığı ve maruz kaldığı sistematik temel insan hakları ihlalleri, Kürt halkına yönelik sürekli zulmü ve yarayı bize hatırlatıyor. Türkiye'nin Kürt halkına karşı uyguladığı politika ve yasalar ile özellikle Öcalan'ın tutsak edilmesi demokrasiyi etkiliyor. Ayrıca Kürt halkının haklarını savundukları için cezaevinde olan, demokratik siyaset alanından seçilmiş kişiler de var” diyerek tecrit politikasının bir bütün Kürt halkına uygulanmaya çalışıldığına işaret etti.
 
‘Uluslararası toplum Öcalan'ın özgürlüğünü talep etmeli!’
 
Abdullah Öcalan'ın yaş gününün büyük bir önem taşıdığının altını çizen Francisca, “Öcalan'ın doğum günü, başta temel özgürlükleri tehdit edilen ve ezilen Kürt halkının insan hakları olmak üzere Kürt kültürünü savunma mücadelesinin sürdürülmesinin öneminin bir hatırlatıcısıdır” vurgusunu yaptı. Kürt halkının yaşadığı baskı, insan hakları ihlalleri ve acı gerçeğin hem genel olarak halkın hem de özel olarak uluslararası toplumun farkına varmasının elzem olduğunu dile getiren Francisca, “Uluslararası toplumun tecridin kaldırılmasını ve Öcalan'ın özgürlüğünü talep etmesi için İşkenceyi Önleme Komitesi ve Avrupa Konseyi'nin müdahalesini talep ederek gösteriler yapması ve gerekli tedbirleri alması önemlidir. Ancak uluslararası toplumun müdahalesi ve halkın baskısı ile insan hakları ihlallerine son verecek bir çözüme ulaşılması ve Kürt halkıyla barış anlaşmasına varılması mümkün olacaktır” sözleriyle mücadelenin sürmesi gerektiğini ifade etti.
 
Mücadeleye devam
 
“Abdullah Öcalan'ın tecrit halinin sona erdirilmesi esastır” diyen Francisca, “Temel insan haklarına saygı gösterilmediği için kendisinden iki yıldan fazladır haber alınamıyor. Onun durumu bize sadece, Öcalan'ın tutulduğu koşulların insanlık dışı olması ve cezaevindeki tutsakların haklarını savunmak için daha yapılacak çok şey olduğunu hatırlatıyor” şeklinde konuştu.
 
Tecrit karşısında birlik olma çağrısı
 
İnsanlık dışı tecrit ve Abdullah Öcalan’a uygulanan hukuksuz politikaları görünür kılmanın önemli olduğunu aktaran Francisca, “Bu yalnızca Öcalan'ın değil, baskıcı bir devletin sistematik zulmüne maruz kalan kadınların, erkeklerin ve özellikle Kürt halkının, yaşadığı gerçeği bilen herkesin birlik olmasıyla mümkün olabilir” ifadeleriyle herkesi tecrit karşısında birlikte mücadeleye çağırdı.