Melike Aydın

 

İZMİR – Fail Mutlu Erbey’in 15 yıl ceza aldığı ancak diğer faillerin ve fuhuşa sürüklenen kadınların araştırılmadığı davanın ardından 28 kişinin dahil edildiği yeni bir dava açıldı. Çeteyi ifşa eden Sibel F.Y., sürekli tehdit ve yargı tacizine maruz kalsa da yoluna devam ettiğini söyledi. Sibel, “Korkmuyorum, çünkü haklıyım” dedi. 

 

Muğla’nın Milas ilçesinde sahte iş ilanı üzerinden kadınlara ulaşarak fuhuşa sürükleyen çete üyeleri, Ayşe Gündüz, Pınar Gündüz, Ali Lofçalı ve aynı zamanda tecavüz faili Mutlu Erbey hakkında Sibel F.Y.'nin açtığı davanın karar duruşması Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü. Duruşmada sadece Mutlu Erbey’e  “cinsel saldırı” suçundan 13 yıl, “şantaj” suçundan 2 yıl olmak üzere toplam 15 yıl hapis cezası verilmişti. 

 

Sibel, Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı ve Milas Cumhuriyet Başsavcılığı onaylı 6284 No’lu yasadan faydalanarak, Ayşe Gül İnat, Kerim Karakuş, Ahmet Camlıyurt, Cevahir Lofçalı, Melisa Doğan, Büşra Sağır, Emine Bakır, Gamze sahte ismini kullanan Feriştah Yılmazkaya, Pınar Elisolak, Emine Sağır hakkında hakaret ve tehdit nedeniyle koruma ve uzaklaştırma kararı aldırmıştı. Daha sonradan uzaklaştırma aldığı isimlere Ayşe Gündüz, Asım Çelebi, Recep Dilek de eklendi.

 

Davada tüm faillere ceza verilmedi, dava genişletilerek suça maruz kalan, fuhuşa sürüklenen kadınların varlığı araştırılmadı, diğer failler bulunmadı. Sibel, verdiği hukuk mücadelesinde Milas Savcılığı’na, Milas Jandarma Karakolu’nu, Gümbet, Turgutreis ve Gümüşlük Jandarma Karakolları hakkında suç duyurusunda bulundu, 8 jandarma ve 5 polis hakkında görevi kötüye kullanmaktan dava açıldı.

 

Sürekli takip, hakaret ve fiziki takibe maruz kalan Sibel’in bunlara cevabı ise, mücadeleden vazgeçmemek oldu. Şu an Sibel’in Milas Savcılığı’nda 48, Bodrum Savcılığı’nda ise 24 dosyası bulunuyor. Ciddi tehditler alsa da sonunda davanın genişleterek, 

 

28 kişinin çete davası ile mahkemeye çıkacağını dile getiren Sibel, dava sürecini ve yaşadıklarını anlattı. 

 

‘Delil yok iddianame var’

 

Dosyada adı geçen Ayşe Gül İnat’ın kendisine şiddet ve tehdit uygulamasına rağmen Sibel’e açtığı dava 3 yıldır devam ediyor. Üzerinde hukuki açıdan baskı uygulandığını kadyeden Sibel, “Tehdit ve hakaret davaları bu kadar uzayamaz. Ayşegül İnat’ı aslında sadece ifşa ettiğim halde hakaret suçlamasıyla zaten ceza aldım ve aynı suçtan ikinci kezdir yargılanıyorum. Raporlarla belgelediğim darp cebir davası kapatılıp bana hakaret davası açıldı. Ortada delil yok, savcının yazdığı bir iddianame var. Dünyanın hiçbir yerinde hakaret suçundan evine baskın yapılıp bilgisayarı alınmaz, cep telefonlarına el konmaz. O zaman tarih 17 Aralık 2020 idi” diye hatırlattı.

 

‘Delillere rağmen dava kapatıldı’

 

Davada adı geçenlerle ilişkili olan Melisa Doğan isimli kadına hakaret ve tehdit nedeniyle aldığı uzaklaştırma kararını dijital medyada yayınladığı için “özel hayatı ifşa etmek” suçundan kendisine dava açıldığını ifade eden Sibel, “Pınar Gündüz, Ali Lofçalı’yı fuhuş çetesi elemanı olarak ifşa etmiştim. Araştırmadan kapatılan ve yeni dosyada isimleri geçen şahıslar. Cevahir Lofçalı 31 Temmuz 2021’de şiddet davası kapatıldı, delillere rağmen devam ediyor. Adalet Bakanlığı 2021 yılında CİMER paylaşımlarını gönderip araştırılmasını istedi. Ahmet Canlıyurt, Mutlu Erbey’in oğlu Mehmet Erbey’in tehdit, hakaret sözleri var, Bodrum Savcılığı’nda. Ahmet Çamlıyurt ölüm, hakaret tehditleri de Milas Adliyesi tarafından kapatılmıştı. Delil sundum, ses kaydı vermiştim ama yine de kapatılmış. Astsubay uzman çavuşlar da dâhil 48 kişi, dava daha Milas Adliyesi’nde” dedi.

 

Tanımadığı kişilerden tehdit ve hakaret

 

Daha önce tanımadığı Recep Dilek, Antalya’da olduğu tespit edilen Asım Çelebi isimli erkeklerin kendisini tehdit ve hakaret ettiğini, bu nedenle bu kişilerin ceza aldığını dile getiren Sibel, “Bodrum’da Gümbet grubu var. Nurettin, Ayten, Feriştah, Yılmaz Kaya, Büşra ve Emine Sağır’ın olduğu grup. Onlarla da davam var. Ali Lofçalı ve Cevahir Lofçalı ile arkadaşlar. Ayten ve Cevahir eskiden beri tanışıyorlar, Bodrum’daki tuzağı kuranlardan. Nurettin B.’nin işi kadın satmak, Bodrum ve Gümbet’te özellikle. Soyadının bulunmasını talep ettim, beni takip ederek alakasız bir yerde tehdit etti. Bodrum Adliyesi’nde dava kapatıldı. Asım Çelebi, Ömer Yazık, Gebze’den Pınar Elisolak dava üzerinden videolar çekip beni çete lideri olmakla suçladı. Gebze’den biri nasıl bana ulaşabiliyor?” diye sordu. 

 

‘Kanıtlayacağım’ 

 

Dijital medyadan kendisiyle Nisan 2021’de arkadaşlık kurmaya çalışan Pınar Elisolak isimli kadının kendisine delilsiz veya belge olmaksızın hakaret davası açtığını belirten Sibel, Pınar Elisolak’ın sol görüşlü erkekleri tuzağa düşürdüğünü, taleplerini yerine getirmeyenleri itibarsızlaştırmak için iftira attığını söyledi. Pınar Elisolak’ın bir erkeğin kendisini mağdur ettiğini söyleyerek samimiyet kurmaya çalıştığını paylaşan Sibel, “Savcılığa başvurması gerektiğini söylediğimde bana ağır suçlamalarda bulundu, hakaretler etti. Ekran kayıtlarını sundum. Çeteyle birlikte çalışmasa da Pınar Elisolak’a ulaşıldığını düşünüyorum. Bunu kanıtlayacağımı düşünüyorum ilerde. Pınar Elisolak’ın mağdur ettiği erkekler bana ulaştı. Onların ifadeleri de dosyaya girdi” sözlerini kullandı. 

 

‘8 uzman çavuş, 4 astsubay hakkında suç duyurusuna takipsizlik’

 

Feristah Yılmazkaya, Nurettin B. ve arkadaşı Emine Sağır  ile kardeşleri Ayten, Büşra Sağır, Cevahir Lofçalı, Ali Lofçalı isimli kişilerin yeni davada yer aldığını söyleyen Sibel, bu isimlerin birbiri ile sıkı ilişki içinde olduğunu, fuhuş ve uyuşturucu ticareti yapan çetenin Milas kolu ile bağlantılarına ulaştığını  kaydetti. Güllük, Ören ve Selimiye’de fuhuş yapılan bir adrese de ulaşarak polise ihbar ettiğini ancak araştırılmadığı için artık bu adreslerin değiştiğini dile getiren Sibel, şöyle devam etti: “Antalya’dan bir insan neden beni tehdit etsin? Recep Direk İstanbul-Pendik, Ömer Yazık inşaat işçisi neden bana saldırsın? 8 Uzman çavuş, 4 astsubay hakkında Milas Adliyesi’ne verdiğim suç duyusuna direkt takipsizlik verildi. Olay günü Ayşe Gündüz kendini Özlem ismiyle tanıttı, ama hiçbir zaman araştırmadılar. Takipsizlik verdiler. Savcı hakkında soruşturma açınca Pınar Gündüz’ün kardeşi Ayşe Gündüz olduğu ortaya çıktı. Aynı şey astsubaylar için de geçerli. Elimde delil karartma belgesi var. 4 Mart 2020’de telefonumu verdim olay gecesi çiftliğe geri dönüp aldığım ses kaydını 30 Eylül’de kaybettiğini söylüyorlar. Neyse ki donelerimi sağlam tuttum.”

 

‘Milas Jandarma Karakolu çete ile işbirliğinde’

 

Sibel, şiddete maruz kaldığı gün karakolda jandarmanın ifadesini değiştirerek zabıta geçirdiğini, jandarmanın çirkin davranışlarına maruz kaldığını aktararak, “Olay gecesi Mutlu Erbey karakol komutanının odasında çay ve sigara ile ağırlandı. Kahkahalar atıyordu. Orada bir terslik olduğunu anladım. Suç duyurusu yaptım komutanın tavırları hakkında ama kapatıldı. Bir daha suç duyurusu yaptım. Araştırma yapmaya başlayınca ilişkilerini öğrendim, tanıklara belgelere ulaştım astsubaylarla ilgili. 30 Eylülde 2020’de Milas Merkez Jandarma Karakolu’ndan astsubaylar aradı. ‘Ses kaydı varmış kaybettik’ dedi. Mutlu Erbey’in bana işkencesinin kendi ağzından itirafı vardı içinde. Bunun üzerine delillerimi yok ettikleri için bütün personel hakkında suç duyurusunda bulundum. Jandarma savcılığı, savcılık jandarmayı suçladı. Devlet hastanesi de raporları gönderdiğini söyledi. Kendim gidip belgeleri çıkardım dosyaya zorla koydum. Olay gecesi Milas Devlet Hastanesi’nden kendim rapor aldım ve dosyayı da, DNA’larımı da sakladım. Savcı Yusuf G. hakkında sayısız suç duyurusu CİMER’e, Adalet Bakanlığı’na, HSK’ye yaptım. Milas Merkez Jandarma Karakolu’na ikinci kez suç duyurusu yaptım. Olay günündeki astsubay adları hala aklımda. 6 kez suç duyurusu yaptım ve bir kişi bile çağrılmadan takipsizlik verildi” sözleriyle süreci anlattı.

 

‘Milas’ta jandarmalar hakkında 8-9 başvurum var’

 

Dosyadan 3 kez delillerin çıkarıldığını, ancak savcı değiştikten sonra yani davanın Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’ne götürülünce delillerin yeniden dosyaya konulduğunu söyleyen Sibel, astsubaylar için ikinci kez suç duyurusunda bulanacağını ekledi. “Güllük, Gümüşlük, Milas Merkez ve Turgutreis Jandarma Karakolunu dava edeceğim. Nereye taşınsam ertesi gün kapım çalınıyor” diyen Sibel, şu örneği verdi: “Örneğin Gümüşlük Jandarma Karakolu’ndan arandım, dava dosyamın örneği istendi, adresimi bıraktım. İş adresimi ailem bile bilmiyordu. Gümüşlük Karakolu’na adresimi bırakır bırakmaz işyerime ölüm tehditleri gelmeye başladı. Turgutreis’te bir astsubay tehdit etti. Ben de Turgutreis Karakolu’na şikâyet ettim, yasal işlem istedim. Sürdüler. Gümüşlük Karakolu’ndaki köstebeği tespit ettim. Adını verdim ama takipsizlik verildi. İfade yok sorulmadı. Güllük Karakolu için takipsizlik verdiler. Milas’ta jandarmalar hakkında 8-9 başvurum var.” 

 

‘Mahkeme kulağını tıkadı’

 

Milas İlçe Polis Merkezi hakkında 5 soruşturma açtığını, polis karakolu için Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuracağını dile getiren Sibel, “En üste kadar gideceğim. Benim dışımda mağdur kadınlar var. Delil toplamaya devam ediyorum. Mutlu Erbey’in mağdur ettiği 24 yaşında bir kıza ulaştım, olayın tanığına ulaştım. Kızı Bodrum’dan iş için çağırmış, kız şimdi yok ortada. O olayın tanığı kızın korkusunu anlattı. Fiziksel engelli bir kadını Milas’ta fuhuşa sürüklediklerini öğrendim. Alanya, Erzurum, Antalya’ya gönderilen kadınlar var. Mutlu Erbey’in telefonundaki tüm kişiler tespit edilmeli dedim, her numara yeni bir kadına ulaşmak demek. İşbirlikçilerin bulunması demek. Bodrum Ağır Ceza’ya gelen bir kadın ‘Aynı şeyi bana da yaptı’ dedi ama kadının dinlenmemesi hukuk adına çok kötü. Mutlu Erbey beni nasıl buldu konusuna mahkeme kulağını tıkadı” diye belirtti.

 

‘Çete mensubunun iktidar partileriyle ortaklığı mı var?’

 

Çete mensuplarından birini iktidar partilerinden biriyle Ağustos 2022’de üst düzey bir partiliyle evlendiğini de anımsatan Sibel, “Şu an mart ayında 28 isimin geçtiği fuhuş çetesi dosyasını nihayet başardım. Ama orada büyüklerin kendini akladığını, izlerini yok ettiğini ve bu kişilerin hukukun eline verdiğini düşünüyorum. Ama yine de ceza almaları gerekiyor” sözlerini kullandı.

 

‘Dosya onanmış ama nasıl hapse girmemiş anlamak istiyorum’

 

Abalıoğlu Lezita Holding hakkında 3 kez suç duyurusunda bulunulduğunu, tecavüze maruz kalan kadınlarla ilgili kayıtların bulunduğunu kaydeden Sibel, “Mutlu Erbey soğuk hava depom var demiş, dolar üzeri maaş veriyorum demiş. Tanık kadınlar var, onlar da ifade verecek. 2018-19 Lezita Holding’e açılan davalar var. Mutlu Erbey’e dava açan, tecavüze uğradım diyen başka bir kadın var. Dosya onanmış ama nasıl hapse girmemiş onu anlamak istiyorum” dedi.

 

‘Korkmuyorum, çünkü haklıyım’

 

“15 kişiye koruma kararı var. Beni polis koruyamayacaksa kim koruyacak?” diye soran Sibel, “Öldürülen tüm kadınların koruma kararları vardı. Diğer kadınların bunları dava etmeye neden korktuğunu anladım. Ama ben korkmuyorum çünkü haklıyım” şeklinde konuştu.

 

Öte yandan Güllük Jandarma Karakolu Komutanlığı’nda uzman çavuş olarak görev yapan Abdulkerim Durmuş, 19 Eylül 2022 tarihinde aracında ateşli silahla yaşamını yitirmiş halde bulundu.