Marta Sömek-Rozerin Gültekin 

 

İSTANBUL - Depremlerin ardından yaşananlarla beraber büyük bir öfke besleyen halkın sandıklarda hesap soracağını vurgulayan HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, “Bu iktidara büyük kaybettireceğiz. Yeşil Sol Parti olarak ülkenin geleceğini belirleme noktasında çok önemli bir görevimiz ve misyonumuz var. Bu süreci buna göre örgütleyeceğiz. Hem sandıklara hem de irademize sahip çıkacağız” mesajını verdi.

 

Mereş (Maraş) merkezli 6 Şubat günü gerçekleşen ve 11 kenti etkileyen depremler ile iktidarın yıkım ve enkaz karşısındaki ihmalkarlık ve acizliği bir kez daha açığa çıktı. İktidarın depremzedeleri ölüme terk etmesi ve hiçbir girişimde bulunmaması karşısında büyük bir öfke ve isyan besleyen halk, 2023 Newrozu ve her fırsatta bu öfkesini haykırdı. Başta AKP-MHP iktidarı olmak üzere, devlet, yetkililer ve tüm sorumlulardan hesap soracağını vurgulayan halk, öfkesini sandıklara taşımaya hazırlanıyor.

 

Halkların umudu: Yeşil Sol Parti

 

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), Anayasa Mahkemesi’nin kapatma davasına karşı gerçekleştirdiği Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında bileşenleri Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ile seçimlere girme kararı alması ardından halk bu kararı sahiplenerek Yeşil Sol Parti’yi destekleyeceğini onlarca kentte duyurdu. Mereş merkezli depremler ile yaşanan enkaz ve yıkım, halkların talebi ve halklar için yeni bir umutla “üçüncü seçenek” olacak Yeşil Sol Parti’nin seçimlerdeki rolüne ilişkin HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm ile konuştuk.

 

‘Devlet yoktu!’

 

Devletin deprem bölgelerinde olmadığını hatırlatarak sözlerine başlayan Züleyha, “Zaten depremde zarar görenler de bunu ifade etti. Hatta bunu söylediği için gözaltına alındı insanlar, soruşturma geçirdi” dedi. İktidarın depremzedeler için hiçbir şey yapmadığını belirten Züleyha, “Beceriksizlik ya da hazırlıksızlık değildi. Çünkü Kızılay da AFAD da dünyanın dört bir yanına yardım götüren kurumlar, bu konuda hazırlıkları var. Ama mesele kendi halkına gelince, kendi halkının yaralarını sarma, önlemleri alma ya da deprem sonrasında gerekli olan işleri yapma konusunda yoktu. Çünkü bunu düşünmemişlerdi, buna dair bir hazırlık yapmamışlardı. Zaten yatırımları hiçbir zaman halk için olmadı. Kendi çıkarları için oldu, savaş politikaları için oldu, iktidarlarını korumak için oldu. Bunun dışında halka dair hiçbir politikaları olmadı. Savaşa, sermayeye, yandaşlarına, kendi çıkar gruplarına her zaman bu ülkenin kaynaklarını kullandılar. O nedenle deprem zamanında da hiçbir şey yapmadılar ve bugün de yapmamaya devam ediyorlar” şeklinde konuştu.

 

‘Asrın felaketi olan bu iktidarın kendisi’

 

Depremzedelerin yaralarının hala sarılmadığını, enkazların altında cenazeler olduğuna dikkat çeken Züleyha, “O insan bedenleri şu an enkaz kaldırma adı altında parçalanıyor. Yani insanların mezarları bile olmayacak. Bu tamamıyla insanlık dışı bir uygulama. Hiçbir yardım gitmiyor, ihtiyaçları karşılanmıyor. Çadırlar yok, yiyecek yok, su yok. Halkın dayanışması oldu. İlk andan itibaren enkaz kaldırmada da yardımları götürmekte de asıl olarak halk, toplumsal muhalefet, partimiz, diğer partiler, bu ülkede insanlıktan yana olan herkes harekete geçti. Ve buranın dayanışmasıyla bir miktar insanlar yaralarını sarabildi, dayanışma görebildi. Ama çok daha büyük bir organizasyona ihtiyaç var” sözleriyle dayanışmanın büyütülmesi gerektiğini vurguladı. “Devletin söylediği gibi asrın felaketi değil. Asrın felaketi olan bu iktidarın kendisi” diyen Züleyha, “O yüzden bu iktidar kaldığı sürece bütün bu zor dönemler, hayatlarımızı kaybetmemiz, enkaz altında insanların yardım çığlıklarıyla ölümünü seyretme kısmı devam edecek” sözlerini kullandı.

 

Öfke sandıklara yansıyacak

 

Depremzedelerin yaşadığı acıların unutulamayacağını dile getiren Züleyha, “Bu sürecin de hesabını soracak bu halk. Böyle basit değil. Bu kadar acıyı yaşatacaksınız, ondan sonra hiçbir şey olmamış gibi devam etmeye çalışacaksınız, hala seçim yaklaşırken oy isteyeceksiniz, bu gerçekten kabul edilebilir bir şey değil. Hem hükümetin hem iktidarın hem yerellerde görevli valiliklerin, belediyelerin, tümünün yapması gereken istifa etmekti. Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, enkazın altında kalan iktidarın toplumun önüne çıkamaması gerekir utancından. Ama bırakın onu tekrardan milletvekili olabilme hakkını kendilerinde gördüler ve şimdi seçimlerde milletvekili adayı olmak için istifa ediyorlar. Ama halk çok öfkeli. Yastayız, acımız çok büyük ama aynı zamanda isyandayız. Aynı zamanda öfkemiz var ve o öfke elbette ki seçime de sandıklara da yansıyacak. Bunun hesabını herkes sormak istiyor. Bu kadar insanı ölüme terk etmek, bu kadar insanı aç, açıkta bırakmak kolay değil” yorumunu yaptı.

 

Hesap sorulacak

 

Halkın öfkesinin seçime yansıyacağını ifade eden Züleyha, “Halk seçimde bunun hesabını soracak, bizi nasıl ölüme gönderdiniz diyecek. Bunu oyuyla, seçimlerde sandıklara sahip çıkmasıyla, kendi acılarına ve öfkelerine sahip çıkmasıyla soracak. Ve çok net bir şekilde hesabını da soracak. Hesap sorma sadece seçim sandığıyla da olmayacak. Sandıktan sonra kaybettiklerinde de yargılanacaklar, öyle kolay kurtulamayacaklar, hesabını verecekler” dedi. Deprem boyunca daima halkın yanında olduklarını da paylaşan Züleyha, şunları kaydetti: “Birçok demokratik örgüt, siyasi partiler gibi yan yanaydık, bir aradaydık. O acıları zaten birlikte yaşadık, birlikte enkazın altından kalkmaya çalıştık. Bu anlamıyla aslında halkın talebi HDP'nin talebi, halkın sözü HDP'nin sözü zaten. Sadece HDP'nin değil, birlikte girdiğimiz Emek ve Özgürlük İttifakı’nın sözü. Ve biz şunu hep birlikte söyledik, bu iktidardan hiçbir şey beklemiyoruz.

 

İktidara büyük kaybettireceğiz!

 

Bu iktidarın halka, ezilenlere, yok sayılanlara, ötekileştirilenlere, Kürt halkına, Alevilere, Ezîdîlere, Ermenilere verebileceği hiçbir şey yok. İşçilere, emekçilere, yoksullara, kadınlara, gençlere verebileceği hiçbir şey yok. Çünkü bütün dizaynı kendi koltuklarını korumak, faşizmi kurumsallaştırmak üzerine kuruldu. Dolayısıyla bu seçim döneminde de elbette ki bu iktidara büyük kaybettireceğiz. Bizim Yeşil Sol Parti olarak parlamentoda güçlü girişimiz çok önemli bir noktada duruyor. Çünkü önümüzdeki dönem cumhurbaşkanlığı sistemi değişecek. Parlamento güçlü bir parlamenter sistemle gelecek yeni bir yaşamın kurulması temelinde bir yeni dönem açığa çıkacak. Dolayısıyla Yeşil Sol olarak mecliste güçlü olmamız, güçlü bir sayıda vekil sayısıyla parlamentoya girmemiz çok önemli. Şu da çok açık ki bu dönem toplam seçim süreci ve seçim sonrası açısından belirleyici durumdayız. Aslında ülkenin geleceğini belirleme noktasında çok önemli bir görevimiz ve misyonumuz var. Biz bu görevin farkındayız ve buna göre hazırlık yapıyoruz. Bu süreci buna göre örgütleyeceğiz.”

 

‘Halkın iradesini örgütleyeceğiz’

 

Seçim öncesi, seçim dönemi ve seçim sonrası olmak üzere hem sandıklara hem de iradelerine sahip çıkacaklarının mesajını veren Züleyha, “Deprem dahil bugüne kadar yaşatılan tüm acıların hesabını sormak üzere halkın öfkesini Meclis’e taşımak üzere geleceğiz ve buna dair kazanacağımız konusunda da güvenimiz tam. Çünkü halkın talebi, halkın isteği bu. Yani bu halkın sözüdür, halkın isteğidir. Bizim zaten tutumumuz, halkın isteğini, iradesini, nasıl bir yeni yaşam kurmak istiyorsa öyle kurabilmesinin zeminini örgütlemektir. Bu anlamıyla bu seçimin de bu kararlılıkla geçileceğine çok eminiz” diye belirtti. Tüm halklara Yeşil Sol Parti etrafında buluşma çağrısında bulunan Züleyha, “Tabii ki herkes iradesine sahip çıkmalı, herkes oyunu kullanabilmeli. Bu dönem özellikle oyunu kullanabilmesi için seçmen kütüklerini kontrol etmeli. Kendi ikametgahında başkaları kayıtlı mı değil mi buna bakmalı. Eğer kayıtlıysa itirazlarını yapmalı, sandıklara sahip çıkmalı, sandıklarda görev almalı. Sonuna kadar sandık başlarından ayrılmamalı ve irademize sahip çıkmalıyız. Çünkü oy atmak yetmiyor. Aynı zamanda bütün bu sürece de sahip çıkmak gerekiyor. Ondan sonrasına da sahip çıkacağız, şimdiye de sahip çıkacağız, sonrasına da çıkacağız” sözleriyle seslendi.