İHD’den Hatay raporu: Bütçe yaşatmaya değil ölüme harcandı

  • 15:06 25 Mart 2023
  • Güncel
 
ANKARA - Hatay’da yaşanan depremler sonrası hazırladığı raporun açıklandığı toplantıda konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, devletin bütçeyi insan yaşatmaya değil öldürmeye harcadığının altını çizdi. 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mereş merkezli depremlerde Hatay’da yaşanan hak ihlallerine ilişkin raporunu Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında açıkladı. Toplantıya İHD Eş Genel Başkanları Eren Keskin ve Öztürk Türkdoğan’ın yanı sıra derneğin deprem bölgesinde bulunan şubelerinin yöneticileri de katıldı.
 
‘Merkezi otoriter sitem depremin altında kaldı’
 
Doğal afetin bir katliama dönüştüğünü dile getiren İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, şöyle konuştu: “Türkiye’nin merkezi otoriter sitemi bu depremin altında kalmıştır. 95 milyonluk ülkeyi tek kişinin yönetimine bırakırsanız böyle enkazın altında kalır. Bizde yaşam hakkı ihlalleri noktasında, bazı vakalar kasten öldürmeye giriyor, bazı vakalar olası kast ile öldürmeye giriyor, bazı uygulamalar bilinçli taksire giriyor bunlara ilişkin hukuki işlemleri işleteceğiz. Bu süreçte OHAL ilan edildi, biz OHAL’in ne kadar kötü kullanıldığını bilen aktivistleriz. OHAL’e gerek yoktu, afet kanunu ve bu anayasanın cumhurbaşkanına verdiği yetkiler yeterlidir.”
 
İlk 2-3 gün arama kurtarma çalışması yapılmayarak insanların ölüme terk edildiğini vurgulayan Öztürk, “Yaşam hakkı ihlaline ilişkin durumun takipçisi olacağız. Yardım çalışmalarına yönelik engeller oldu. Dünyadan yardım istiyor, onu bile zamanında yerine ulaştıramıyor. Aynı zamanda iktidar sivil toplum örgütlerinin yardımlarını da engelledi” diye belirtti.
 
Eren Keskin: Bütçe insan öldürmeye harcanıyor
 
Devletin en büyük bütçeyi savaşa ve çatışmaya harcadığına işaret eden Eş Genel Başkan Eren Keskin de, “İnsan öldürmeye harcıyor devlet, insan yaşatmaya değil. Bunu sadece bir felaket olarak tanımlayamayız, bu bir katliam. Çünkü yaşayabilecek insanlar ölümü her an hissederek öldüler. Bu devlet insan öldürmek için kullandığı termal kameraları deprem bölgesine götürmedi. Çok övündükleri termal sistemleri var, bu kameralar deprem bölgesine dağıtılsaydı, birçok insan kurtulabilirdi” diye kaydetti.
 
‘AFAD ekiplerinde ekipman yoktu’
 
Deprem bölgesinde 3 gün hiçbir yetkili göremediklerini söyleyen İHD Antakya Şubesi yöneticilerinden Servet Hüsnü Akbaba, “Okul bahçelerinde AFAD yetkilileri bekliyordu yanlarına gittiğimizde, ekipmanları olmadığı için çalışmalara katılmadığını öğrendik. Enkazlardan insanların sesleri geliyordu fakat yardım gelmiyordu. Arama kurtarma çalışmalarında yanlış ekipman kullanımdan dolayı da insanlar can verdi” diye konuştu.
 
Semsûr’un dışında iş makinaları bekletildi
 
Semsûr’un dışında çok sayıda iş makinesi bulunduğunu, fakat şehirde iş makinesi bulunmadığını aktaran İHD MYK üyesi Zeki Tangüner de şunları söyledi: “Adıyaman’da Siverekli bir aileden 17 kişi yaşamını yitirdi. 7’nci gün iş makinesi istemişler, iş makinesi yok. Kendi imkanları ile Siverek’ten iş makinesi getirmişler, Adıyaman girişinde kaymakamlık yetkilileri iş makinesine el koymuştu, bizden habersiz şehre giremezsin diyerek.”
 
Kayyımların sonuçları görüldü
 
OHAL ile kapatılan sivil toplum kuruluşları ve atanan kayyımların sonuçlarının net bir şekilde görüldüğünü söyleyen İHD Eş Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Bataray, “Yerine kayyum atanan belediye başkanları görevinde olsaydı, eminiz ki çok daha fazla insan kurtarılabilecekti. Van depreminde bölgedeki belediyelerin hem insan kaynağını hem de ekipman desteğini bölgeye aktardığını bölge halkı görmüştü” dedi.
 
‘Tutuklulara ulaşamadık’
 
Depremin ilk gününden ailelerinin tutuklu yakınlarına ulaşamadığına dair başvurular aldıkları bilgisini paylaşan İHD Hapishaneler Komisyonu Sözcüsü Nuray Çevirmen, “Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürlüğü’nü aradığımızda da bir bilgiye ulaşamadık. Deprem sırasında mahpuslar hak ihlallerine maruz kaldı, kapılar üzerlerine kilitlendi, bazı binalar yıkıldı ancak can güvenliklerine yönelik herhangi bir tedbir alınmadı. Cezaevi yönetmeliğinde deprem bir güvenlik sorunu olarak ele alınıyor. Yaşam hakkını korumakla görevli devlet burada da görevini yerine getirmiyor” diye kaydetti.
 
‘Çocuklara işkence uygulandı’
 
Depremin ilk gününden itibaren cezaevlerinde tutulan çocuklarla ilgili haber almaya çalıştıklarını ifade eden İHD Çocuk Komisyonu üyesi Sevinç Koçak, “Bölgede bir de çocuk hapishanesi var. 126 çocuk Hatay’dan Samsun Kavak’a nakledildi. Çocuklarla nakilden sonra görüşme sağlayabildik. Yetişkinlere uygulanan işkencenin çocuklara da uygulanmış olabileceğini ama bu süreç içerisinde çocuklarda iz bırakmayacak şekilde uygulandığını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
 
İHD’nin deprem raporu, web sitesinde yayınlandı.