Melike Aydın

 

AYDIN - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Kürt sorununda çözüm üretilmek istenmediği için tecrit altında tutulduğunu söyleyen kadınlar,  tecride karşı mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı. Kadınlar, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için halkların birlik olması üzerinde durdu. 

 

PKK lideri Abdullah Öcalan 24 yıldır İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağırlaştırılmış tecrit altında tutuluyor ve kendisinden 25 Mart 2021 tarihinden bu yana haber alınamıyor. İktidarın, yok sayma ve düşman politikalarına karşı Kürt halkının, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü istediğini ifade eden kadınlar,  bunun için Kürtlerin birlik olması gerektiğini dile getirmeye devam ediyor. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın doğum günü 4 Nisan’ın yaklaştığı şu günlerde kadınlar bir kez daha Abdullah Öcalan’ın sadece Kürt halkı için değil tüm dünya halkları için çözüm ürettiğini dolayısıyla özgürlüğünün tüm halkları ilgilendirdiğinin altını çizdi.

 

 ‘Kadınlar Kürt özgürlük hareketi ile özgürleşti’

 

Colemêrg’den 1992’de koruculuk dayatması ve devletin köylerini yakması nedeniyle geldiklerini ifade eden 70 yaşındaki Şirin Gözen, “Önceden kadınlar bu kadar özgür değildi, Kürt özgürlük hareketi sonrasında rahatladı kadınlar. Dava olmasaydı adımızı bile bilmezdik, kimliğimizi bilmezdik. Çok zorluklar çektik, köyümüze helikopterlerle indiler, ihtiyar kadınları bile cezaevlerine attılar. Korucu yapamadıklarına işkence yaptılar. Bu kadar zulmü bize hakkımızı aradığımız için yaptılar. Bize terörist dediler. Biz bunun için mücadele ettik” sözlerini kullandı.

 

‘Çözüm istemedikleri için özgürlüğünü de istemiyorlar’

 

Kürt halkının Abdullah Öcalan’ı “önder” olarak gördüğünü ve kendisinden haber alınamadığını kaydeden Şirin, “Her halkın özgür olmaya hakkı vardır. Alevilerin de Türklerin de Kürtlerin de. Kürtlerin önderi de İmralı’da ve serbest bırakılsın istiyoruz. Halkı için özgürlük istemiş. Bütün derdimiz onun serbest kalmasıdır. O zindanlarda ve barış için mücadeleye devam edeceğiz. Onun zindandan çıkmasını istemiyorlar, çünkü çözüm istemiyorlar. Onun doğduğu Amara’ya gitmeyi aslında çok isterim. Onun serbest bırakılmasını isteriz” ifadelerini kullandı.   

 

‘Özgürlük için binlerce Kürt canını verdi’

Sêrt’teki köylerinden koruculuğu kabul etmedikleri için askerler tarafından harabeye çevrildiğini, baskılardan dolayı il il gezmek zorunda kaldıklarını belirten 75 yaşındaki Latife Turan, her şeye rağmen barış ve özgürlük söylemlerini kendilerinin söylediğini ifade etti. Kürtlerin haklarını istediğini dile getiren Latife, “Biz de varız, Kürtler de var. Özgürlük için binlerce Kürt canını verdi. Bizim gönlümüzden geçen de barış ve adalettir. Bu da mücadele ile olur, milletini davasını unutmamakla olur” diye kaydetti.

 

‘Kürt düşmanlığı şehirlerde de devam etti’

 

Şirnex’teki köylerinden işkenceye varan devlet baskısı sonrası Aydın’a göç etmek zorunda kalan Gülistan Çevik, “Hiçbir şey vatanın kadar tatlı olamaz. Biz berivandık, tarla ekerdik, ağaç toplardık her işi yapardık. Gittiğimiz her ilde ise rezil olduk. Bu gün de rahat değiliz, burada da baskı devam ediyor. Devlet bize düşmanlık yapıyor. Oysa biz ne askerin ne de insanımızın ölmesini istemiyoruz. Biz sadece insan haklarını, eşitliği istiyoruz ve kan dökülmemesini istiyoruz” dedi.

 

‘Tüm dünya halkları özgürlüğünü istiyor’

 

“Özgürlük bizim elimizde” diyen Gülistan, tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması gerektiğini söyledi. Gülistan, “Biz Abdullah Öcalan’dan şimdiye kadar hiç ses duymadık. Onu da bırakmaları gerekir. Bunca zaman kimseyle görüştürülmüyor. Tüm Kürt halkı onun özgürlüğünü istiyor, sadece Kürtler de değil tüm dünyadan insanlar istiyor” diye ekledi.

 

‘Abdullah Öcalan tecritten kurtarılmalı’

 

Şirnex’ten 8 yıl önce baskılardan dolayı göç etmek zorunda kalan Sabahat Aşkar, Kürt halkına yönelik yok etme politikasının güdüldüğünü ancak Kürtlerin direndiğini ifade etti. Sabahat, “Bu direnişi göstermese yok olurdu Kürtler. Kürtler direnişi kendi önderlerinden öğrendi. Önderlerinin de özgür olmasını istiyorlar. Devletler onun bırakılmasını istemiyor, yıllardır kimse ile görüştürmüyor. Türkiye Kürt sorununun çözülmesini istemiyor. Eğer onunla görüşülse dünya için faydalı olacak. Ama bunu istemiyorlar. Kürtler birlik olmalı ve önderini tecritten kurtarmalıdır ” diye konuştu.