Marta Sömek

 

SEMSÛR – Depremin ilk gününden beridir 45 yaşındaki Zeliha ile 9 yaşındaki oğlu Muhammed Enes Demir’den hiçbir haber alınamıyor. Kendi imkanları ile 5 kere enkazı kaldırmaları ve DNA örneği vermelerine rağmen bulamadıklarını söyleyen Zeliha’nın kuzeninin tek talebi, bir an önce kayıp depremzedelerin bulunması ve bu travmadan kurtulmaları.

 

Mereş  merkezli 6 Şubat’ta gerçekleşen ve 11 kenti etkileyen depremlerde resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde can kaybı yaşandı. Ancak iktidar ve arama kurtarma ekiplerinin çalışma yürütmemesi nedeniyle birçok deprem ilinde yüz binlerce depremzedenin, enkaz altında kalarak yaşamını yitirdiği paylaşılıyor. Büyük bir yıkım ve enkazın yaşandığı, hayalet kente dönüşen Semsûr’da da (Adıyaman) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) 6’ncı gün kente gelip birkaç enkaza bakarak geri döndü. 50 binin üzerinde depremzedenin hayatını kaybettiğini söyleyen Semsûrlular, on binlerce depremzedeyi toplu mezarlara kıyafetsiz ve kefensiz defnetmek zorunda kaldı. Birçok köyde de yeni mezarlıklar kuruldu. İktidar ve yetkililerden hiçbir beklentilerinin olmadığını vurgulayan Semsûr halkı, gönüllülerin dayanışması ile yaşam mücadelesi veriyor.

 

İktidar selde de yoktu!

 

Öte yandan Riha ve Semsûr’da, 15 Mart Çarşamba günü etkili olan sağanak yağışın sele dönüşmesi nedeniyle AFAD ve Kızılay’ın depremzedelere verdiği çadırların tamamı yerle bir oldu. Riha’da sele kapılan  20 kişi, Semsûr’un Tût ilçesinde ise 3 kişi hayatını kaybetti. Sel nedeniyle kentlerdeki mağduriyeti süren depremzedeler, iktidarın kendilerine hiçbir şekilde destek olmadığını ancak gönüllü yurttaşların çalışmaları ile hayatta kaldıklarını paylaştı.

 

Kayıp çocuklardan haber alınamıyor

 

Yine depremler nedeniyle çok sayıda çocuk hayatını kaybetti. Birçoğu ya ailesini kaybetti, ya kayboldu ya da kaçırıldı. Sayısız kayıp ya da yaşamını yitiren çocuğun resmi kayıtlara geçirilmediği bildirilirken, birçok aile de depremin ilk gününden bu yana kayıp ya da kaçırıldığını düşündükleri çocuklarını aramayı sürdürüyor. Depremlerden bu yana kaybolan birçok çocuk ile birlikte ailelerinden de haber alınamıyor. Depremin ilk gününden beridir hiçbir haber alınamayan depremzede çocuklardan biri de 9 yaşındaki Muhammed Enes Demir ile 45 yaşındaki annesi Zeliha Demir.

 

6 Şubat’tan beridir kayıplar

 

Semsûr’un Merkez ilçesindeki Eski Saray Mahallesi’nde yaşayan Muhammed ile Zeliha, 6 Şubat günü 6 kişilik ailesi ile evlerindeydi. Yaşanan deprem ile 2 kardeşi yaşamını yitiren, babası ve bir kardeşi ise gönüllü yurttaşların yardımı ile kurtulan Muhammed ile annesi Zeliha’dan o günden beridir hiçbir haber alınamıyor. Zeliha’nın kuzeni Mithat Arslan, yaşadıklarına ilişkin JINNEWS’e konuştu.

 

5 kere enkazı kaldırdılar, bulamadılar!

 

Zeliha ve eşinin depremin ilk günü 4 çocuğu ile Eski Saray Mahallesi’ndeki evlerinde olduklarının bilgisini veren Mithat, “Deprem esnasında kardeşi, Muhammed’in odada kaldığını ve kaçmaya yöneldiğini söylüyor. Depremde Muhammed’in 2 kardeşi vefat ediyor. Babası ile bir diğer kardeşi kurtuluyor. Muhammed ile dayımın kızı Zeliha’ya ulaşamadık” dedi. Bu süreçte hiçbir şekilde arama kurtarma ekiplerinin gelmediğini söyleyen Mithat, “Adıyaman’da destek bulamayınca İstanbul’dan kendi gönüllü arkadaşlarımızı çağırdı. Kırıcı ekskavatör bulduk. 4 gün boyunca kendi imkanlarımızla enkazın tamamını 5 kere kaldırdık ama Muhammed ile Zeliha’yı bulamadık. Daha sonra sosyal medya üzerinden kampanya başlattık ama hiçbir şekilde sonuç alamadık. 6 Şubat’tan beridir hiçbir haber alamıyoruz kendilerinden” şeklinde konuştu.

 

Arama çalışmaları sonuçsuz

 

Polise ve savcılığa başvurduklarını ileten Mithat, “DNA testleri alındı ama Adıyaman’da sonuçlarda bulunamadı. Daha sonra DNA Diyarbakır’a gönderildi ama yine sonuç yok. İl dışına gönderilen hastaların kaydı yok, nereye götürüldükleri bilinmiyor. Biz kendi imkanlarımızla savcılığa suç duyurusunda bulunduktan sonra DNA testi verdik. Adıyaman’da kimsesizler mezarlığında eşleştirildi ama bulunamadı. İl il arıyorlar şimdi. Savcı 2 ay sürer demiş” sözlerini kullandı.

 

‘İnsanlar bağıra bağıra öldü’

 

Çok fazla sahipsiz çocuğun olduğunu ve akıbetlerinin de bilinmediğini belirten Mithat, “O çocuklar bir an önce bulunmalı. Sivil toplum örgütleri çocukları bu travmadan bir an önce kurtarıp rehabilite etmeli” diye konuştu. “Hükümetin hiçbir hazırlığı da yok bu konuyla” diyen Mithat, iktidarın ihmalkarlığını şu sözlerle anlattı: “Düşünebiliyor musunuz depremden sonra jeneratör vardı ama benzin yoktu. İnsanlar kendi kendilerine çaba içerisindeydi. Destek de alamıyorlardı. Çok büyük mağduriyetler yaşandı. İnsanlar bağıra bağıra göz göre göre öldüler. Enkazlarda sesleri duyuyorduk ama kimse yoktu. Hiçbir yardım yapılmadı, kendi imkanlarımızla yakınlarımızı kurtarmaya çalıştık.”

 

‘Kayıplar bir an önce bulunmalı’

 

Kuzeni Zeliha ile Muhammed’i aramaya devam ettiklerini aktaran Mithat, tek taleplerinin bir an önce kayıp depremzedelerin bulunması ve bu travmadan bir an önce kurtulmaları olduğunu iletti. Mithat, Zeliha ile Muhammed’i gören ve bilgi edinenlerin, 0532 175 49 02 telefon numarasını arayarak kendisi ile iletişim kurmasını talep ediyor.