Üç ilçede kayyım protestosu

  • 16:27 23 Mart 2023
  • Güncel
AMED - HDP’li 3 belediyeye kayyım atanmasının yıldönümünde yapılan basın açıklamalarında, kayyım zihniyetinden hesap sorulacağı mesajı verildi.
 
Hakların Demokratik Partisi’nin (HDP) kazandığı belediyelerden Erxenî (Ergani), Licê (Lice) ve Farqîn (Silvan) belediyelerine kayyım atamasının 3’üncü yıldönümü dolayısıyla üç ilçede de basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamalarda, kayyım politikalarına dikkat çekilirken, mücadele vurgusu yapıldı.
 
Erxenî
 
 
Erxenî Botanik Park’ta bir araya gelen halk, “Kayyım halk iradesine darbedir, kayyım iradesi değil, halk iradesi” pankartı açtı. Açıklamaya, HDP Amed İl Eşbaşkanları Gülistan Atasoy ve Zeyyat Ceylan ile HDP ilçe örgütleri katıldı. Açıklamada konuşan Zeyyat, kayyım zihniyetinin Kurdistan’da kabul edilmeyeceğini söyledi. 
 
Konuşmasında 2019 yerel seçimlerini hatırlatan Zeyyat, HDP’nin halk odaklı belediyecilik anlayışının AKP-MHP’yi rahatsız ettiğini dile getirdi. Zeyyat, “HDP’yi ve Kürt halkını, iradesini kendine engel olarak gördüğü için halkın rızası olmadan devlet zoruyla belediyelerimize kayyım atadı. Hiçbir zaman kayyım zihniyeti Kurdistan’da kabul edilmeyecektir. Kayyım halkın iradesine düşmandır. Kayyım halka herhangi bir hizmet sunmuyor. Kayyımın olduğu yerde talan var, hırsızlık var. Halkımız bunu iyi biliyor ve birlikte onlardan hesap soracağız. Amaçları halkın iradesini kırmaktır ama bu halkın iradesini hiçbir zaman kıramadılar, yine de başaramayacaklar” şeklinde konuştu.
 
Farqîn
 
 
HDP Farqîn İlçe Örgütü de kayyım atanan belediye binası önünde açıklama yaptı. Açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Yeşil ve Sol Parti İl Eşsözcüleri Pınar Sakık Tekin ve Abbas Şahin, Bismil, Êlih ve Hezro belediye eşbaşkanları ile sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Açıklamayı görevden alınan Farqîn Belediye Eşbaşkanı Abbas Azizoğlu yaptı.
 
“Belediyeyi kazandıktan sonra içerisinde geçirdiğimiz her gün aslında kayyım tahribatlarının, talanlarının ve rant odaklı yolsuzluklarının görülmesine vesile oldu” diyen Abbas, belediyelerde yaratılan tahribatın onlarca yıl karşılanamayacak durumda olduğunu belirtti. AKP-MHP iktidarının demokrasi düşmanı olduğunu vurgulayan Abbas, “Bizler demokrasi, eşitlik ve özgürlük isteyen halklar olarak bu faşist anlayışa karşı direnişimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Belediye binalarını zorla gasp edebilirsiniz ama bu halkın iradesini asla ele geçiremezsiniz. Bu bilinçle, bizler Silvan ilçesinin tüm seçilmişleri olarak halkımızla beraber olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz. Sizler gideceksiniz, bizler yine burada olacağız. Halkımızla beraber Silvan ilçemize hizmet etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 
 
Licê
 
HDP, Amed'in Lice ilçesinde belediyelerine kayyım atanmasının yıldönümüne ve Lice’de polis tarafından işkenceye maruz bırakılan Y.D.'ye ilişkin açıklama yaptı. Lice Belediyesi yanında bulunan 15 Temmuz Parkı'nda yapılan açıklamada "Kayyım Halk İradesine Darbedir" pankartı açıldı. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tevgera Jinên Azad (TJA), Lice, Pasûr (Kulp) ve Karaz ilçe örgütleri ile çok sayıda yurttaş açıklamaya katıldı. 
 
Açıklamada yerine kayyım atanan Lice Belediye Eşbaşkanı Tarık Mercan konuştu. Kayyımların tayin edilmesi Kürt iradesini ve kimliğini tanımamak anlamına geldiğini söyleyen Tarık, "1954 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanında Kürtlerin haklarına el konuldu ve kürtçe konuşmak yasaklandı. Bugün bu durum en üst duruma yükselmiş durumda. Bu baskı, inksr ve imha politikaları devam ediyor. Zülüm hep devam ediyor. Dil, irade ve kültürümüzü tanımıyorlar. Faşist iktidar son 8 yılda her türlü saldırılarını üzerimizde uyguluyor. Biz bu saldırıları ve baskıları kabul etmiyoruz ve kabul edilmez" dedi.
 
‘İşkence insanlık suçudur'
 
Lîce’de polisler tarafından kaçırılarak işkenceye maruz bırakılan Y.D.'nin durumuna da dikkat çeken Tarık, "21 Mart'ta milyonlarca vatandaşımız Newruz'a katıldı. Newroz'un amacı, şiddet, savaş ve zulme son vermektir. Kürtler için Lice tarihte önemli bir yere sahiptir. Lice halkı her zaman direnmiştir. Birkaç gün önce bir çocucuğunuz kaçırıldı ve işkence maruz bırakıldı. Elleri ve ayakları bağlanarak nehire atıldı. Bunu yaparak geçmişte yaptıkları zulmü, şimdi de sürdürmek istiyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. 90'larda nasıl direndiysek şimdi de direneceğiz. 90'larda olduğu gibi köylerimiz boşaltıldı, yakıldı, katledildik yine de başımızı eğmedik ve asla başımızı eğmeyeceğiz. Bu yüzden her zaman çocuklarımıza sahip çıkalım. Buna karşı çıkmazsak yarın başka  çocuklarımıza da saldıracaklar. Bu işkenceyi yapan polislere karşı derhal soruşturma başlatılmalı ve gereken ağır ceza verilmelidir. İşkence insanlık suçudur. Zulme karşı direnişimiz devam edecektir" diye konuştu.
 
14 Mayıs seçimleri yaklaştıkça iktidarın daha fazla saldırı ve oyunlar içerisinde olacağına vurgu yapan Tarık, "Buna karşı daha fazla irademize ve partimiz sahip çıkmalıyız. Onlara seçimde gereken cevabı vereceğiz" diyerek halka duyarlılık çağrısında bulundu.  
 
Açıklama 5 dakikalık oturma eylemi ile "Baskılar bizi yıldıramaz", "Direne direne kazanacağız" ve "Gençlere uzanan eller kırılsın" sloganlarıyla son buldu.