Marta Sömek

 

İSTANBUL - Yüz binlerin tecride öfkelerini dile getirdikleri İstanbul Newrozu’na ilişkin konuşan HDK Merkezi Kadın Koordinasyonu üyesi Arife Çınar, “Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, Kürt sorununun çözümünün ve Türkiye’deki barışın, yeni yaşamın inşa edilmesi üzerinden adresin Sayın Öcalan olduğunu gösteren bir Newroz’du” dedi.

 

Her yıl Kürt halkının büyük bir heyecan ve coşkuyla beklediği 21 Mart Newroz, özgürlük ateşinin yakıldığı görkemli günlerden biri. Bu yıl ise öfke ve direnişin tüm alanları sardığı Newroz, “Her der Newroz her dem azadî” ve “Newroz ateşiyle özgürlüğe” şiarıyla gerçekleştirildi. 2023 Newrozu’nun temel gündemleri ise 24 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 2 yıldır da kendisinden hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması, Mereş (Maraş) merkezli 6 Şubat’ta gerçekleşen ve 11 kenti etkileyen depremlerde yaşamını yitiren on binlerce depremzede için tutulan öfke ve yası ile AKP-MHP iktidarının seçimde gönderileceği oldu.

 

Yüz binler İmralı’ya selam gönderdi

 

Yenikapı Miting Meydanı’nı akın akın dolduran yüz binler, farklı renklerden halkları da Newroz ateşi etrafında buluşturdu. Bayrakları, pankartları, flamaları, kesk û sor û zer renkleri, ulusal kıyafetleri ile alanı hınca hınç saran yüz binlerin dilinden bir kez olsun, “Selam sana ey Serok” “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe”, “Bijî berxwedana zindanan”, “Hükümet istifa”, “Deprem değil bu düzen öldürür”, “Newroz pîroz be”, “Bijî biratiya gelan” sloganları düşmedi. Yüz binler, tek ses olup gün boyu PKK Lideri’ne selam göndererek, AKP-MHP iktidarını göndereceğini, tecridi kırarak Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanacağını ve halkların kazanacağının mesajını verdi.

 

Görkemli İstanbul Newrozu’na ilişkin Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Merkezi Kadın Koordinasyonu üyesi Arife Çınar, değerlendirmelerde bulundu.

 

‘İsyan Newroz alanlarına yansıdı’

 

İstanbul Newrozu’na gençlerin katılımının yoğun olduğunu söyleyen Arife, “Tüm halkların renklerini biz bu Newroz’da daha yoğun bir şekilde gördük. Ve aynı zamanda sözünü kuran bir yerden yaklaşılan da bir Newroz’du” şeklinde konuştu. Mereş merkezli yaşanan depremde halkların karşılaştığı afetin felakete dönüştüğüne değinen Arife, “Felakete dönüştüren de devletin kendisiydi. Depremin ilk 3 günü devletin orada görülmemesi Türkiye’deki tüm halklarda bir öfke yarattı. Özellikle depremle karşılaşan halkta çok daha büyük bir öfke yaratmış oldu. Tam da bu bağlamda bu öfke isyana dönüştü ve Newroz alanlarına yansıdı. İstanbul’da da özellikle ön plana çıkan hem bir yönüyle yas atmosferi vardı, bir yönüyle de öfke ve isyan vardı” sözleriyle Newroz’u değerlendirdi.

 

Newroz’un gündemi tecrit oldu

 

Newroz’da ön plana çıkan bir diğer önemli konunun ise tecrit olduğunun altını çizen Arife, “Sayın Öcalan’ın tecrit altında tutulması, bugün Türkiye’deki tüm halkların özellikle tek adam ve bu sistem tarafından tecrit altında tutulmasının da getirmiş olduğu bir öfke vardı. Newroz’daki bir diğer önemli gündem de seçimdi. Halkların artık Türkiye’de savaş politikalarıyla değil, gerçekleşecek seçimle birlikte Türkiye’de tekçi anlayış kodlarının değişmesi, eşit ve barış koşullarında yaşayabileceği bir Türkiye ideali söz konusu. Tam da bu Newroz, bu 3 gündemi ele alarak seçimle de tek adam sistemine karşı bir isyanı ve öfkeyi ortaya koyan bir Newroz’du” diyerek Newroz’un temel gündemlerini sıraladı.

 

‘Adresin Sayın Öcalan olduğunu gösterdi!’

 

“2023 Newrozu’nun kutlanması, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl kodlarının artık Türkiye halkları üzerinden işlenmediğini ve işleyemeyeceğini yansıttı” cümlelerini kullanan Arife, “İnkarla, asimilasyon ve yok sayma politikalarıyla varlığını sürdüremeyeceğini Newroz’da tüm halkların buluşması, bir araya gelmesi, bugüne kadar halklar arasında örülen duvarın kırılması önemli bir gösterge aslında” dedi. Halkların Newroz’da PKK Lideri’nin çözüm olduğunu haykırdığına işaret eden Arife, “Sayın Öcalan’ın tecrit altında tutulması, bu yönüyle baktığımızda Kürt varlığını inkar eden bir Türkiye Cumhuriyeti’yle karşı karşıya kaldık. Ama 2023 yılı itibariyle de artık Kürtlerin statüsüz yaşamak istemediklerinin de bir haykırışıydı aslında bu Newroz. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, Kürt sorununun çözümünün ve Türkiye’de barışın, yeni yaşamın inşa edilmesi üzerinden sloganlarıyla birlikte adresin Sayın Öcalan olduğunu da gösteren bir Newroz’du” vurgusunu yaptı.

 

‘Halklar tek adam rejimine son verecek!’

 

Deprem öncesi Türkiye’nin çoklu krizi yaşayan bir ülke olduğunu da dile getiren Arife, “Bütün bunlar yaşanırken bir yönüyle de depremin olması halklarda artık devletin, iktidarların varlığının sorgulanması gerektiği düşüncesi oluşmaya başladı. Sosyalist, sol örgütler, Kürt hareketi tarafından bilinen ve ifade de edilen bir devlet mekanizması her dönem dile getirildi. Ama baktığımızda bugün artık Türkiye’nin geneli, depremin yaşanmasıyla birlikte artık bunu görebiliyor. Çok merkeziyetçi bir devlet anlayışının artık varlığını sürdüremeyeceğini, yerel yönetimlerin, ademi merkeziyetçiliğin, bu topraklarda artık yönetim sisteminin olması gerektiğini görebildik. Bunu diğer halklar da gördü. Bu seçimle birlikte bunların bir bütün sorgulanması, halklar tarafından gerçekleşecektir. Çünkü tek adam rejimi ve devletin bu kadar katı bir yapılanması bu topluma artık hizmet vermemekte. Bu seçimde halkların birleşerek tek adam rejimine son vereceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

 

Halklar için çalışmalar büyütülecek

 

HDK olarak tüm halklarla, Türkiye’deki farklı kimliklerle sürekli olarak çalışma içerisinde olduklarını ve fikriyatlarının da bu temel üzerinden oluştuğunu ifade eden Arife, şunları belirtti: “Burayı daha büyütmek, genişletmek, bugüne kadar devlet tarafından karşı karşıya getirilen halkların, inançların aslında karşı karşıya değil, barış içerisinde birbirlerini anlayacakları düşüncesiyle hareket ederek çalışmalarımızı sürdüreceğiz. HDP de bu temelde, demokratik siyasetini ortaya koyuyor ve bunu büyütüp geliştiriyor. Farklı kesimlerin, kimliklerin bu Newroz’da olduğunu da gördük. Bunun nedeni de bugüne kadar işletilen o tekçilik anlayışının halklar nezdinde her geçen dönem yok olduğunu görebiliyoruz. Biz de bu çerçevede mevcut çalışmalarımız üzerinden daha büyüten bir yerden yaklaşarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” 

 

Yeni yaşam birlikte inşa edilecek

 

Deprem bölgelerindeki gibi halkların dayanışmasıyla yeni yaşamı hep birlikte inşa edeceklerinin mesajını veren Arife, “Halklar, inançları, kültürleri, çoğulcu kimlikleri üzerinden yaşayacakları bir Türkiye gerçeğini, hakikatini yaşatacaktır. Tam da seçime giderken bu dayanışmanın önemini gören ve sistemin topluma hizmet eden bir yerden bakılması gerekiyor” diye belirtti.