Nişmiye Güler

 

AMED - Çocukluğumun eğlence, meslek hayatımda ise halkların mücadele alanı olduğunu keşfettiğim Amed Newroz alanında, 2023’te talepler ve duruşlar net: PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü.

 

Çocukluğumdan (tahminen 8-9 yaşlarından) bu yana kendimi hep Amed Newroz alanlarında buldum. Daha önce Seyrantepe’de bulunan Fuar Alanı’nda kutlanan Newroz, son yıllarda Bağlar’da bulunan Newroz Parkı’nda kutlanıyor. Mesleğim gereği bugüne kadar kendi kentimin dışında birçok Newroz alanında haber takip ettim. 2023 Newroz’u benim için de bir ilk oldu. Kendi kentimde daha önce defalarca katıldığım Newroz alanına bu sefer elimde bir fotoğraf makinesi ile giriş yaptım. Çocukluğumda ve üniversite yıllarımda ailemle birlikte kilometrelerce kat ederek ulaşabildiğim Newroz alanına bu sefer elimde fotoğraf makinesi ile tek başına girmek ise farklı bir deneyim oldu.

 

Gün boyu süren deneyimimi elimden geldiğince sizlere aktarmaya çalışacağım. Kusur ya da eksik işlersem şimdiden affola.  

 

Protokol kapısında bekleyiş

 

Sabahın erken saatlerinden itibaren koyulduğum yola polis arama noktasında çalışma arkadaşlarımı beklemem ile devam ediyor. Heyecandan olsa gerek epey erken bir saatte kontrol noktasında kendimi buldum. Daha önce girdiğim alana gazeteci gözüyle bakmamış olmanın verdiği bir dezavantaj ile güne başladım. Saatlerce beklediğim kapıdan sahnede haber takip etmeyeceğim için kibarca kovuldum. Tabi tek kovulan ben değildim. Benim gibi yüzlerce genç protokol kapısından başka bir girişe yönlendirildi. Tabana kuvvet diyerek çamurlu tarla yoluna vurduk kendimizi gençler ile. Gençlerin o heyecanı aslında günün nasıl geçeceğinin işareti idi.

 

Tahliye olan tutsaklar meydanda

 

Polis arama noktasında teçhizat çantam didik didik arandıktan sonra nihayet heyecan ile görmeyi beklediğim Newroz alanındayım. İlk elden birkaç kare çektikten sonra ilk gözüme ilişen cezaevinden çıkışını çektiğim 14 yıllık tutsak Nesrin Akgül oluyor. O da büyük bir heyecan ile meydanda. Özgürlüğün verdiği coşkuyu Amed Newroz meydanı ile buluşturmaya gelmiş o da. Yanında cezaevinden yeni çıkan başka bir tutsak daha var. Gözlerindeki ışıltı özgürlüğün coşkusu gibi. Beni unutmamış olması ise ayrı bir sevindirici tabi. Kısa bir selamlaşmadan sonra yanlarından ayrılıyorum. Çok geçmeden başka bir gazeteci arkadaşımın yanında da 30 yıllık başka bir tutsağın olduğunu görüyorum. O da büyük bir heyecan ile görkemli Amed Newrozu için yol kat edip gelmiş.  

 

İlk slogan ‘Bijî Serok Apo’

 

Alana akın akın girişler gözüme çarpıyor. Gelenlerin birçoğu genç kesim. Gençler alana koşarak giriş yapıyor. Ve ilk yaptıkları şey ise onların sahneye ulaşımını engellemek için örülmüş olan tel örgüler. Bu tel örgülere hemen tırmanıp engel tanımadıklarını da göstermiş oluyorlar. Ellerinde taşıdıkları Yeşil Sol Parti, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Newroz yazılı bayrakları gökte dalgalandırmaya başlıyorlar. Gençlerin alanda ilk attıkları slogan ise “Bijî Serok Apo” oluyor. Gençler siyasi irade olarak PKK Lideri Abdullah Öcalan’a işaret ediyor.

 

Öfke ve direnişi kuşanan kadınlar

 

Alana daha sonra kadınlar ulusal kıyafet ve renkleri ile giriş yapıyor. “Jin jiyan azadî” sloganı ile Newroz meydanına doğru ilerleyen kadınlar, renkleri ile direnişi de kuşanmış gibi. Öfke ve direnişlerini kuşanan genç kadınlar yoğunlukta. Alanda İran’da “ahlak polisleri” tarafından katledilen Jîna Emînî’nin dev posteri de bulunuyor. Özellikle kadınlar bu posterin olduğu alanda bir araya geliyor. Jîna’nın bayrağını devralan kadınlar, isyanını Newroz alanına da taşıyor.

 

Çocuklar, anneler, kadınlar…

 

Çok geçmeden çocuklu kadınlar da meydana uzanan yolda beliriyorlar. Bir zamanlar ben de çocuktum ve ben de elimden tutulup bu meydanlara getirilmiştim. O çocuklarda biraz da kendimi gördüm. Heyecan ve mutlulukları yüzlerinden okunuyordu. Üzerlerine şal u şepik de giydirilmiş. Kadınları en çok öfkelendiren şey ise alana girişte polisler tarafından tacize varan arama biçimi. Buna boyun eğmeyen kadınlar, sarı kırmızı yeşil bayrakları ve ulusal kıyafetleri ile alandalar. Beyaz tülbentli annelerimiz de Newroz alanındalar. Beyaz ve ulusal renklerin hakim olduğu laçiklerini takmayı da ihmal etmemişler. Sahnede yapılan konuşmaları pür dikkat dinliyor, kendi aralarında da tartışmalar yürütüyorlar. Tabi burası biraz da hasret giderme alanı. Uzun süredir birbirini görmeyenler de bu alanda bir araya gelmiş bulunuyorlar. Alana gelemeyenler de telefon ile görüntülü arayarak alandaki gelişmeleri an be an takip ediyor.  

 

Gençlerin tavrı net: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü

 

Çok geçmeden meydanın dolup taşmaya başladığını görüyorum. Gençler tekrar sahneye çıkıyor ve “Bi can bi xwin em bi te re ne ey serok”, “Bijî Serok Apo” ve “Rojbûna te piroz be ey Serok Apo” sloganları ve “Çerxa Şoreşê” marşı ile alanda yürüyüş gerçekleştiriyor. Ellerinde de PKK Lideri’nin posterleri. Gençler irade beyanını yineliyor ve iki yıldır haber alınamayan Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiğine de işaret ediyor. Gençlere kadınlar ve alanda bulunan diğer kesimler de destek veriyor. Alan bir anda milyonlara ulaşıyor.

 

Bitmeyen pozlar

 

Alanda her adım başı tanıdık birine ya da ailemden birine denk geliyorum. Benim gazeteci olarak alanda bulunmam onlar için fotoğraf çekeceğim anlamına geliyor ve hepsi teker teker poz veriyor. Kırmayıp hepsini çekiyorum. Tabi bu kısa sürede makine şarjımın biteceği anlamına geliyor. Yardımıma bir gazeteci arkadaşım yetişiyor ve yedek batarya ile beni adeta kurtarıyor.

 

Tek çıkış 3’üncü yol

 

Sahnede yapılan konuşmalarda Kürt sorunun demokratik çözümü, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü, 14 Mayıs Genel Seçimleri, Kürt ulusal birliğinin sağlanması, medya savunma alanlarına dönük saldırılar, iktidarın depremde halkları ölüme terk etmesi gibi pek çok konuya işaret ediliyor. Siyasetçiler yaptıkları konuşmalarda iktidarın gideceğine ve Türkiye siyasetinde tek çıkışın 3’üncü yol siyaseti olacağına dikkat çekiyor. Hınca hınç dolan alanda tek slogan yükseliyor “Bijî Serok Apo”. Alanı dolduran milyonların tavrı net.  

 

Deprem bölgesinden gelenler

 

Mereş merkezli depremlerde yaşamını yitirenlerin yakınlarının da Newroz alanındaki yerini aldığını öğreniyorum. “Her der Newroz her dem azadî” ve “Newroz ateşiyle özgürlüğe” şiarı ile bu yıl karşılanan Newrozlar depremde yaşamını yitirenlere adanmıştı. Yakınlarını kaybedenler tam da bu nedenle alana girerek yasta değil direnişte olduklarını beyan ediyor. Deprem bölgesine dayanışma amacıyla giden gönüllüler, Afet İçin Feminist Dayanışma ekipleri de Amed Newroz alanındalar. Merkezi yönetime olan öfkelerini Newroz alanında dile getiriyorlar. Ekipler dayanışmanın daha da büyütülmesi gerektiğini sahnede anons ettiriyor ve deprem bölgesine daha çok gönüllünün gitmesi için de çağrı yapıyor. Gün boyu sahneye çıkıp ezgilerini seslendiren sanatçılar da ezgilerini depremde yaşamını yitirenlere adıyor.    

 

Kol kola direniş halayı

 

Amed Newroz alanında emekçiler, öğretmenler, öğrenciler, sivil toplum örgütü temsilcileri, sanatçılar, tiyatrocular, avukatlar, kadın ve gençlik hareketleri kol kola direniş halayına duruyorlar. Newroz ateşinin yakılması ile beraber direniş tavan yapıyor. Alanda sloganlar ve talepler yükseliyor. Gün boyu direniş havasının hakim olduğu Newroz alanında bitiş de aynı isyan ve öfke ile de son buluyor. Amed Newroz alanında halklar taleplerini ve tavırlarını Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünden yana net bir şekilde ortaya koyuyor.

 

Newroz bir direniş alanı

 

Newroz alanından bu baharın halklara büyük umut müjdelediği kanaati ile çıkıyorum. Çocukluğumun eğlence alanı olan Newroz alanının, halklar için bir direniş alanı olduğunu meslek hayatımda öğrendim. Bunu bir kez daha Amed Newroz alanında deneyimledim. Bol bol fotoğraflarını çektiğim çocuklar ile “Abla bizi de çek” diyen gençler, bu bahar ve özgürlük hepimizin…