Görüntüleri paylaşınca çadırları oldu ama…
- 09:04 13 Mart 2023
- Güncel
Dilan Babat
HATAY - İki çocuğu ve eşi ile birlikte internette paylaştıkları görüntü sonrası bir yardımseverin gönderdiği çadırda kalan Gülcan Kaya, depremin üzerinden bir ayı aşkın zaman geçmesine rağmen banyo ve tuvalet sorunu yaşadıklarını belirterek tuvalet ihtiyaçlarını çadırda gördüklerini ardından çöpe atmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Mereş (Maraş) merkezli meydana gelen depremin üzerinden bir ayı aşkın zaman geçti. Halkın çadır sorunu devam ederken, kurulan çadır kentlerde ise hastalıklar baş göstermeye başladı. Çadır kentlerde yaşayan sorunlardan kaynaklı, insanlar çadır kentlerden çıkmak zorunda kalıyor. Çıkanlar gittikleri alanlarda ise banyo, tuvalet gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Depremin etkilediği yerlerden biri olan Hatay’ın İskenderun ilçesi. Büyük yıkımın yaşandığı ilçede evi ağır hasar alan ve bu yüzden evine giremeyen depremzedelerden biri de Gülcan Kaya.
Bir aydır yardım yok
Çocukları ile birlikte küçük bir çadırda kalan Gülcan, evinin yıkılma riski olduğu için giremediğini dile getirdi. Gülcan, “Çocuklarım sürekli ağlıyor hala o psikolojiyi atlatmış değiliz. Buraya geldik ama hala yardım alamadık. Sadece bir çadır altında iki çocuğum ve eşimle bekliyoruz. Banyo ve tuvalet yok. Biz üç gün boyunca dışarıda kaldık, aç kaldık üç gün boyunca. Eşim videomuzu çekerek internette attı ve videomuzu gören biri bize çadır getirdi. Yağmur yağıyor, direk çadıra geliyor açıkçası kalamıyoruz. İki çocuğum var soğuktan sürekli hastalanıyor” sözleri ile yaşadıklarını dile getirdi.
Çadır kentlerde uyuz salgını
Ağır hasarlı olan evlerinden eşyalarını çıkarmak için içeri girmek istediklerini ama polislerin eşini “öldürmekle” tehdit ettiğini dile getiren Gülcan şöyle dedi: “Hiçbir şeyimiz yoktu evden zorla çıkardığımız iki koltuk oldu. Bazı günler yemek bile bulamıyoruz. Çadır kent için isim yazmak zorunda kaldık, onu da bir hafta boyunca bekledik. Ama çadır kente geçmek için de bir hafta boyunca dışarıda soğukta kalmak zorunda kaldık. Çadır kente gittik orada da çocuklarım sürekli hasta oluyor. Çadır kentlerde hem uyuz salgını başladığı için hem de denizin yanında kurulduğu için denizin taşıma riskinden dolayı da çıkmak istedik. Çadır kente kurulan sağlık yeri çocuklarım hasta olduğunda ilgilenmiyordu.”
Tuvalet olmadığı için idrarını çadırda kutuya yapıyor
Kurulan çadır kentlerinin de yağmur yağdığı zaman su dolduğunu kaydeden Gülcan, çadır kentlerde bulunan güvenliğin de kendilerini umursamadığını söyledi. Acil seyyar banyo ve tuvalette ihtiyaçlarının olduğunu dile getiren Gülcan, ağlayarak idrarlarını bulundukları çadırda bir kutuya yaptıklarını ve çöpe attıklarını da söyledi.