Dilan Babat

 

DÎLOK - Depremzede kadınlarla 8 Mart’ı karşılayacaklarını belirten HDP Elih merkez ilçe Eşbaşkanı Gurbet Doğan, İslahiye ve Nurdağı’nda girilmeyen tek bir çadır, dokunulmayan tek bir depremzede kadın bırakmayacaklarını söyledi. 

 

Mereş’te meydana gelen depremin ardından Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti kadınlar depremin ilk gününden itibaren koordine olarak depremzedelerin yanında oldu. Kadınların ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra psikolojik olarak da her türlü desteği vermeye çalışan kadınlar, “Kadın kadının yurdudur” şiarından yola çıkarak, her bir kadına dokunmayı sürdürüyor. Bu yıl 8 Mart’ı depremzede kadınlarla birlikte geçirecek olan kadınlar, Dîlok, İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde de kadınlarla buluşmalar gerçekleştirecek.

 

Çadır kentlerde 8 Mart hazırlığı

 

“Şîna me sedama têkoşîna me ye” (Yasımız mücadele sebebimizdir) şiarıyla 8 Mart’ı karşılayacak olan Dîlok ve ilçelerinde HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Ankara Milletvekilli Filiz Kerestecioğlu ve Wan Milletvekilli Muazzez Orhan depremzedelerle olacak. Deprem bölgesinde 8 Mart’ın hazırlığına başlayan kadınlar, kadınlar için ihtiyaç kolilerini hazırlıyor.

 

Yüzde 80 mahalleye ulaşıldı

 

HDP gönüllüsü olarak, depremzedelerle dayanışmak için 10 gündür Dîlok’un İslahiye ilçesinde bulunan HDP Elih merkez ilçe Eşbaşkanı Gurbet Doğan, depremzede kadınlarla birlikte hummalı bir 8 Mart çalışmasına girdiklerini söyledi. İslahiye ve Nurdağı’nın Fevzipaşa, Türkbahçe, Karakaya, Karapolat, Kalecik, Karapınar, Gülhöyük, Şahmaran, Akınyolu, Yeşilova, Kavaklar, Bayraktepe olmak üzere çok sayıda mahallede kadınlara ulaştıklarını dile getirdi.

 

‘Dayanışmayı büyütüyoruz’

 

Kurdistan ve Türkiye kentlerinden gelen yardım kolilerini depremzedelere ulaştırdıklarına dikkat çeken Gurbet, “İlk günlerde çadırın olmaması, Kızılay ve AFAD’ın geri planda kalmasıyla birlikte arkadaşlarımız o eksiliği en aza indirmeye çalıştı. Ben İslahiye’ye geldiğimde sadece molozlar kalmıştı. Bizler insanlarla dayanışmayı büyüttük. Kriz koordinasyonu olarak kurduğumuz çadırda, kadınlar, çocuklar için kolilerimiz var. Hazır olan kolilerimizi direk ailelere ulaştırıyoruz ve burada koordinasyonumuzun olduğunu bilen insanlar bize gelmeye devam ediyor bizler de hem bize gelen hem de yetişemeyen insanlara ulaştırmaya devam ediyoruz” dedi.

 

‘Mor TIR’lar büyük bir dayanışmaydı’

 

Çocuklar ve kadınlar için hijyen malzemelerine çok ihtiyaç duyulduğuna işaret eden Gurbet, Dîlok’a Mor TIR’ların geldiğini ve odakları kadınlar olduğunu ifade etti. Gurbet, “Türkiye ve Kurdistan bölgesinde kadınlar tarafından mor TIR’lar hazırlandı ve bu TIR’lar tam da ihtiyaç duyduğumuz anlarda geldi. Kadınlar hala bir ped istemeye çekiniyor ve kadınlar için hazırlanan koliler kadınlar için çok yararlı oldu. İlk defa böyle bir yıkım ile karşı karşıya kaldım, insanlar 20 gün boyunca hijyen noktasında hiçbir şeye ulaşmadı. Biz de gittiğimiz köylerde gözlemlediğimiz en acil ihtiyaçlara daha fazla ağırlık veriyoruz. Kadınlar için acil olarak iç çamaşırına, şampuana ağırlık veriyoruz” diye belirtti. 

 

İki gün boyunca kadınlarla yan yana olunacak

 

Büyük bir felaketle 8 Mart’ı karşıladıklarına vurgu yapan Gurbet şöyle devam etti: “27’sinden itibaren 8 Mart hazırlığına başladık. Birlikte olduğumuz tüm kadınlarla birlikte depremzede kadınlara birlikte olacak şekilde kendimizi konumlandırdık. Kadınlar dayanışıyor adı altında çalışmalar çıkardık. İslahiye ve Nurdağı’na heyetlerimiz 4’ünde gelecek, kadınları ziyaret edeceğiz. İhtiyaç kolilerimizi hazırladık, Meral Danış Beştaş, Filiz Keresetcioğlu ve Muazzez Orhan ile birlikte kadınlarla buluşma gerçekleştireceğiz. 8 Mart’tı bu şekilde karşılayacağız.” 

 

‘Dokunulmayacak tek kadın kalmayacak’

 

Kadınların deprem zamanında da yüklerinin iki kat daha fazla arttığını dile getiren Gurbet, çocuk bakımından, çadır temizliğine kadar kadınlara yüklenildiğini kaydetti. Gurbet, “Bir felaket yaşandı ve psikolojik olarak kadınlar da bundan daha fazla etkilenen kesim. Gidip kadınlarla bir sohbet etmek bile kadınlar için çok iyi oluyor. Çadır içi şiddet yaşanmaya devam ediyor, buna ilişkin bir çalışma dahi yok o yüzden her bir kadına ulaşmamız çok önemli. Çadırların önünde bekletilen güvenlik tarafından gerçekten korunduğunu düşünmüyoruz. Kadınlarla dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğiz. İslahiye ve Nurdağı’nda girmeyeceğimiz tek bir çadır ve dokunmadığımız tek bir kadın kalmayacak” şeklinde konuştu.