Rabia Önver- Sema Çağlak

 

DÎLOK - Deprem sonrası birçok yerde halkın göç etmek zorunda kaldığını belirten Qotolular, ne olursa olsun topraklarını terk etmeyeceklerini, çözüm bulunması halinde hiç kimsenin de yerini yurdunu bırakmayacağını söyledi. 

 

Mereş merkezleri 6 Şubat’ta yaşanan depremlerin bilançosu ağırlaşırken, kendi topraklarında barınacak yeri olmayan yüzbinlerce insan, göç etmek zorunda kaldı. Kalanların dayanışma ile yaralarını sarmaya çalıştığı Dîlok’un (Antep) İslahiye ilçesine bağlı Qoto (Altınüzüm) köyünde de en az 13 yurttaş yaşamını yitirdi. Çok sayıda evin yıkıldığı ve neredeyse hasarsız yapının kalmadığı köyde yaşayanlar, zorluklara rağmen topraklarını terk etmeyeceklerini söyledi.

 

‘Toprağımıza sahip çıkacağız’

 

Yaklaşık 35 yıldır Qoto’da yaşayan Ayşe Durmuş, depremden 13 gün sonra kendilerine çadır verildiğini söyledi. Deprem olduğunda dışarıda kar ve yağmur yağdığını paylaşan Ayşe, “Komşular çadırlar kurmuşlardı, biz onların çadırında kaldık. Şu an koşullar kötü olduğu için köylüler topraklarını terk edip gidiyor. Biz topraklarımızı bırakıp bir yere gitmek istemiyoruz. Evimiz tamamen yıkıldığı için çadırda kalıyoruz evimize ve toprağımıza sahip çıkacağız. Devlet ilk günden bugüne kadar bizi sormadı. Devlet dışında her yerden yardımlar alıyoruz. Köydekilere yardım edilirse evleri yapılırsa topraklarını bırakıp gitmezler” ifadelerini kullandı.

 

Hala elektrik, su yok

 

Tüm yaşamlarına dair anılarının köyde olduğunu söyleyen Hamide Duman da herkesin köyüne ve toprağına sahip çıkması gerektiğinin altını çizdi. Depremin ardından kendi imkanları ile çadır kurduklarını dile getiren Hamide, “Her yerden halk yardımı geldi ama depremin üzerinden kaç gün geçti, hala elektrik ve su sıkıntısı yaşıyoruz” dedi. Birçok kişinin depremden dolayı köylerini terk ettiğini söyleyen Hamide, barınma ihtiyacının bir an önce giderilmesi gerektiğine dikkat çekti.

 

Günlerce dışarıda çadırsız kaldılar

 

Köylülerden Mine Çelik ise deprem olduğu sırada yaralı olarak evden çıktığını paylaştı. Mine, “Birkaç gün dışarıda çadırsız kaldık, sonradan bize çadır verildi. Evi yıkılan yakınlarımın hepsi şehir dışına çıktı. Biz topraklarımızı bırakmak istemiyoruz. Bir an önce çözüm bulunsun bu göç engellensin” sözlerine yer verdi.

 

Köylerinde sağlam ev kalmadığına, bu yüzden herkesin köyden göç ettiğine değinen Xecê Eroğlu, göçlerin yaşanmaması için bir an önce çözüm bulunmasını gerektiği çağrısı yaptı.