Nişmiye Güler

 

MEREŞ - Binlerce insanın yaşamını yitirdiği Mereş kent merkezinde cenazeler molozların içinde taşınıyor, toplu taşıma çalışmıyor, askeri kamuflajlı kişiler kentte dolaşıyor, depremzedeler yol kenarında yaşıyor, yardımları devlet değil gönüllüler kapı kapı gezerek depremzedelere ulaştırıyor.

 

Kurdistan’ın 11 kentinde yıkıma neden olan 6 Şubat günü gerçekleşen depremlerin merkez üssü Mereş’te kent merkezinde birçok enkaza el değdirilmeden arama kurtarma çalışmaları sona erdirildi. Hala kentte tam olarak kaç kişinin yaşamını yitirdiği ise net olarak bilinmiyor. Tarihi yapıların da yıkıldığı kent merkezinde el değmeyen yıkılmış binalar dikkat çekiyor. Yüzde 70’i harap olan kentte iş makinaları ile enkazlar toplanmaya başladı. Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü (DSİ) araçlarına konulan molozlar kentin çeşitli yerlerine taşınıyor.

 

 

Cenazeler hafriyat alanında

 

Moloz dökülen yerlerden biri de merkez Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’ne yakın hafriyat döküm alanı. Buraya ardı sıra molozların yüklü olduğu araçlar giriş yaparken, arkalarından da cenaze araçlarının gitmesi dikkat çekiyor. Halen binlerce kişinin enkaz altında olduğu bilinen Mereş’te, cenazelerin molozların içinde hafriyat alanına götürüldüğü ve bu sırada fark edilen cenazelerin araçlar ile alandan çıkarıldığı belirtiliyor.

 

Molozlar yerleşim yerine yakın dökülüyor

 

 

Molozların döküldüğü yerlerden biri de merkez Oniki Şubat ilçesinde bulunan Kayseri yolu üstündeki Kaybelli mevkii. Yerleşim yerine yakın olan bu alana molozların dökülüyor olması ileride yaşanacak olan sağlık sorunlarına da davetiye çıkarıyor.  

 

Toplu taşıma yok

 

 

Toplu taşımamın çalışmadığı kentte, yurttaşlar ancak özel araçları ile ulaşımı sağlayabiliyor. Molozların büyük bölümü cadde trafiğini de aksatıyor.

 

Paramiliter güçler mi?

 

 

Kentin birkaç noktasında ise yurttaşların barınması için İl Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Kızılay tarafından kurulan çadır kentler mevcut. Buraların etrafı ise jandarma ile sarılı. Yine kentin birçok noktasında askeri kamuflajlı ve belinde silah olan kişileri görmek mümkün.

 

Tecavüz cemaati kent merkezinde!

 

Kent merkezinde belediyeye ait kültür merkezi önünde de birçok sivil toplum örgütü, tarikat ve cemaatin çadırlar kurduğu görülüyor. Buradan depremzedelere sıcak çorba ikramı yapılıyor. Bunu yapan yapılardan biri de tecavüz ile gündemden düşmeyen iktidara yakın İsmailağa Cemaati.

 

Yardımlar kapı kapı ulaştırılıyor

 

 

Halen birçok mahalleye ise AFAD ve Kızılay yardımları ulaşmamış. Yurttaşlar Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) sivil toplum örgütleri ile Bazarcix’ın Nalı beldesinde oluşturduğu koordinasyona ulaşarak taleplerini bildiriyor. Kent merkezine 40 kilometre uzaklıktan yardımlar kapı kapı gönüllülerce bırakılıyor. Yardımları alan yurttaşlar günlerdir yetkililere ulaşmaya çalıştıkları, belediye başkanlarını dahi yanlarında göremedikleri eleştirisinde bulunuyor.

 

Cadde kenarlarında yaşıyorlar

 

 

Birçok depremzede cadde refüjlerinde kendi imkanları ile kurdukları çadırlarda yaşıyor. Kentin birçok caddesinde yurttaşlar yaşamlarını bu şekilde sürdürüyor.

 

Ölümlerin sorumlusu belli

 

Dün kente gelen AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, arama kurtarmanın sona erdiğini, yardımların depremzedelere koordineli ve düzenli bir şekilde ulaştırıldığını iddia etmişti. Fakat gönüllülerin çaldığı her kapıdan yükselen “Bize yardımlar gelmiyor, AFAD’a, Kızılay’a ulaşamıyoruz. Defalarca aradık telefonlar açılmıyor. Binlerce kişi ihmal sonucu yaşamını yitirdi. Maraş’a iki gün el değmedi. Kurtarma çalışmaları anca iki gün sonra başladı. O saatten sonra sağ insan mı kalır” cümleleri aslında yaşanan ölümlerin sorumlularına da işaret ediyor.