Medya Üren 

 

SEMSÛR - Semsûr’da depremzedelere sağlık hizmeti veren Doktor Sara Şimşek, salgın hastalık tehlikesine dikkat çekerek, tedavinin zor olduğunu ancak tedbirin kolay alınabileceğinin altını çizdi. 

 

Mereş merkezli yaşanan depremlerin ardından bölgede ciddi sağlık sorunları ve bulaşıcı hastalık tehlikesi de baş göstermeye başladı. Susuzluk, hava koşulları, çadır ve lavabo sorunundan dolayı enfeksiyon artıyor. Halk sağlığı uzmanı Doktor Sara Şimşek, Semsûr’da yaşanan sağlık sorunları ve yapılması gerekenlere ilişkin konuştu.  

 

Depremin 5’inci gününde Semsûr’a geldiğini söyleyen Sara, geldiğinde arama kurtarma ekiplerinin kente daha yeni geldiğini belirtti. Sara şu ifadeleri kullandı: “Aldığımız bilgilere göre halkın tepkilerinin ardından arama kurtarma çalışmaları başlatılmış. Geç kalınmasına rağmen ilk günlerde birçok kişi sağ çıkarılabildi enkazlardan. Ancak umutlar çabuk kırıldı ve son birkaç günde umutsuzluk var. Kurtarma çalışması kalmadı. Sadece enkazların kaldırılması konuşuluyor. Hem yardımlar geç geldi hem de sağlıkçılar alana geç geldi. Tüm bölümlerde önemli eksiklikler var. İnsanlar dışarda yatıyordu ve yaktıkları ateşlerle ısınmaya çalışıyorlardı.” 

 

Salgın hastalık tehlikesi

 

“Yıkılan evler, dışarıda ısınmak için yakılan ateşler, yakılan lastiklerden dolayı kent bir sis bulutu içerisinde” diyen Sara şöyle devam etti: “Bu sis öksürüğe neden oluyor. Aynı zamanda da solunum yolu hastalıklarına ve çocuklarda da büyük hasarlara neden oluyor. Kalacak yerleri olmadığı için insanlar dışarıda kalıyor. Bu da hastalığı neden oluyor. Bize gelen hastaların çoğu bu şikayetlerle geliyor. 2 hafta geçmesine rağmen hala kalacak yer sorunu çözülmüş değil. İnsanlar kendi imkanları ile çadır kuruyor ve çoğu da yazlık çadırlar. İnsanlar kendi evlerinden uzağa gitmek istemiyorlar. Yine yaşanan artçı depremler de sorunlara neden oluyor. Evlerin yüzde 90’ı hasar almış durumda.  Yurttaşların yaşamı yine tehlike altında. Diyebiliriz ki dışarıda kalmak ve soğuk sağlık açısından temel sorun. Çadırlar soğuk, dağıtılan sobalar yeterli değil. Yine karbonmonoksit zehirlenmesine karşı herkes duyarlı olmalı. Kurulan çadırlar arasında belli bir mesafe olmalı ki yangın sorunu yaşanmasın. Dün bir çadır yandı. Buna karşı tedbir alınmalı.”

 

‘Tedavi zahmetli ama tedbir kolay’

 

Yaşanan temizlik sorunlarına da dikkat çeken Sara, salgın hastalık tehlikesine karşı çalıştıklarını dile getirdi. Kentte suyun olmadığını ifade eden Sara, “Şebeke suyu verildi ancak kimse eve giremediği için evlerin içindeki bu suyu kullanamıyor. Çadırlarda su kaynakları oluşturulmalı. Yine temizlik önemli, bir diğer şey de tuvalet. Ancak bu konuda büyük sorunlar var. Tuvaletler çok az. Kanalizasyonlara bağlı tuvaletler olmalı. Tuvalet ve su sorununu çözmek beraberinde sağlıklı bir alanı da oluşturur. Günlerdir ishal vakaları geliyor bize. Bunları tedavi etmek zahmetli ama tedbirini almak kolay” dedi. 

 

Suriyelilere yönelik ayrımcılık

 

Suriyeli yurttaşlara yönelik ayrımcılıkla karşılaştığını dile getiren Sara, “Onlara ulaşmamız gerekiyor, yardım ulaştırmalıyız. Birçok kişi bize onlara hala yardım ulaşmadığını söyledi. Özellikle kadınlar için sağlıklı koşullar oluşturulmalı. Tuvaletler getirildiğinde kadınlar düşünülmeli. Aydınlık ve kadınların kullanabileceği yerler seçilmeli. Birçok kadın bundan dolayı gidemiyor. Bu da enfeksiyonlara neden oluyor. Yine sağlıkçılar sürekli alanda olmalı. İlk günlerde sayı eksikliğinden dolayı birçok kadın yaşadığı sorunları paylaşamadı” şeklinde konuştu.  

 

Toplanan yardımlarda birçok şey olduğunu belirten Sara, ancak kadınların ihtiyacı olan malzemelerin yetersiz olduğunu, iç çamaşırı gibi ihtiyaçlarının gönderilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.