Rojda  Aydın

 

AMED - Depremzede kadın ve çocukların özgün ihtiyaçlarını karşılamak için seferber olduklarını söyleyen DOGÜNKAD Yönetim Kurulu Başkanı Rojda Yılmaz, dayanışmanın yaşatacağını ve insanların yaralarına bir nebzede olsa merhem olmak istediklerini kaydetti.

 

Mereş’te 6 Şubat günü meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından 11 ilde büyük yıkım gerçekleşti. On binlerce kişinin yaşamını yitirdi, on binlerce insanın ise yaralandığı depremde yüzbinler, depremzedelerin yardımına ulaşmak için seferber oldu. Depremin ardından Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun da içerisinde bulunduğu Amed Kent Koordinasyonu hemen bir Kriz Masası oluşturdu. Bu oluşum depremin olduğu günden itibaren deprem bölgelerindeki yurttaşların ihtiyaçlarını karşılamak için çalışma yürütüyor. Ağırlıklı olarak battaniye, çadır, yiyecek-içecek gibi temel gıda maddelerine ihtiyaç duyulan bölgelerde, bu ihtiyaçların karşılanması için yoğun bir çaba harcanıyor. Öte yandan, deprem bölgelerinde kadınlar, özellikle kadın hijyen ürünlerine erişim konusunda sorunlar yaşıyor. Bu nedenle Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu'na bağlı kadın örgütleri ve platformları, gönüllü olarak kadınlar için Merkez Kadın Koordinasyonu'nu kurdular. Bu koordinasyonun bir parçası olan kadınlar, özellikle kadınların bölgede yaşadığı sorunları çözmek için çalışıyor.

 

Depremzedelere yardım için oluşturulan platformda yer alan Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOĞUNKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Rojda Yılmaz, yapılan yardımlar ve kadınların bölgede yaşadığı sorunlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 

‘İstenilirse doğal afetin önüne geçilebileceğini gördük’

 

Yaşanılanın doğal afet olduğunu ama kayıpları önlemenin insanların elinde olduğunu gördüklerini söyleyen Rojda, “Kolonla ilgili sıkıntıların olmadığı, daha sağlam temeller üzerine kurulan binalırın yıkılmadığını gördük. Bunun en büyük örneklerinden biri Kahramanmaraş'taki mimar-mühendislerin meslek odasına ait bina. Binanın gayet sağlam bir şekilde kaldığını gördük. Demek ki istenilirse doğal afetin önüne geçilebildiğini düşünüyoruz. Depremin meydana geldiği ilk saatten itibaren koordinasyon merkezimiz vardı. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nda bu koordinasyonla bir araya geldik. O andan itibaren de bütün çalışmaların içindeydik. Deprem hepimizi çok derinden yaraladı. Hala bir umutla enkazdan birilerinin çıkarılmasını umuyoruz ve istiyoruz. Bizler DOGÜNKAD olarak ilk andan itibaren kent koruma ve dayanışma platformunun bir üyesiyiz. Bu yapıyla birlikte ilk andan itibaren ne gerekiyorsa yapmaya çalıştık. İlk olarak kendi ilimizin yaralarını sarmaya çalıştık ve hızlı bir şekilde koordine olmaya çalıştık. Sonrasında Amed halkı olarak el ele verdik. Diğer illerimize nazaran bizdeki yıkımlar daha azdı. Bunu azımsamak için söylemiyorum ama diğer kentlerdeki yıkımları görünce bizim birbirimize kenetlenip yaralarımızı sarmamız gerek. Daha önceki zamanlarda da hep dayanışma içerisinde olduğumuz için bu süreci daha hızlı atlatacağımıza inanıyorum” sözleriyle ifade etti.

 

Kadınların özgün ihtiyaçları

 

“Bizim için önemli olan şey insanları enkazdan sağ çıkartmak öncelikli” diyen Rojda, bu süreç bittikten sonra evsiz kalanların ihtiyaçlarına koşmak gerektiğini belirtti. Rojda “Giyecek, içecek ve barınma gibi ihtiyaçlar. Bunlar hızlı bir şekilde toplandı ve organize edildi. Buradan ilk önce kendi ilimize sonra Adıyaman'a, Kahramanmaraş’a ve diğer illere gönderildi. Bir süre sonra kadınlar arasında şöyle bir sıkıntının oluştuğunu gördük. Özellikle çadır bölgelerini gezerken kadınların hijyenle ilgili ekstra sıkıntılar yaşadığını ve hijyen ürünlerine ulaşmada sıkıntı çektiklerini var olanı bile istemekte utandıklarını gördük. Biz bununla ilgili Diyarbakır'daki diğer kadın platformları ile, meslek örgütleriyle ne yapmalıyız diye düşündük ve bir çağrı yaptık.  Aslında bunun çok doğal bir şey olduğunu, istenmesinden asla çekinilmemesi gerektiğini söyledik. Özellikle genç kızların bunlara ulaşma konusunda çekindiklerini gözlemledik ve bunları kendimiz temin edip onlar istemeden biz ulaştırmak istedik. Bununla ilgili de bir çağrı yaptık. Özellikle kadın pedi, iç çamaşırı, hijyen bezleri ihtiyacımız var dedik” şeklinde konuştu.

 

‘84 sivil toplum örgütü, dernek ve halk örgütüyle çalışıyoruz’

 

Çadır, ısıtıcı, battaniye, yiyecek ve giyecek gibi ihtiyaçların öncelikli olduğunu belirten Rojda, kent platformunda yer alan 84 sivil toplum örgütü, dernek ve halkla birlikte yardımları ulaştırmaya çalıştıklarını  dile getirdi. Rojda, kadınlarla birlikte özgün olarak çalışmaları nasıl daha da geliştirip, daha çok insana ulaşabileceklerine dair de tartıştıklarını söyledi. 

 

Koordinasyon oluşturuldu

 

Yardımları  ulaştırmak için bir koordinasyon oluşturduklarını ifade eden Rojda, bunu resmi olarak değil gönüllü katılım üzerinden yürüttüklerini belirtti. 

 

Kadın ve çocuklar için çağrı

 

Kendi dernekleri olarak da çağrı yaptıklarını belirten Rojda, “Buradan herkese seslenmek istiyorum, özellikle kadınlar ve çocuklara destek vermek isteyenlere seslenmek istiyorum. Bizlerin kadın ve hijyen ürünlerine fazlasıyla ihtiyacımız var. Siz gönüllülerden bizlere bunları ulaştırmanızı istiyoruz. Bizlerin de bizden talep edilen ihtiyaç bölgelerine birebir kendimizin götürerek teslim ettiği noktalar olduğunu bilmenizi istiyoruz ve çağrımıza lütfen kulak vermenizi istiyoruz” dedi. Rojda kendilerine gelen yardımları hızlı bir şekilde depremzedelere ulaştırdıklarını belirtti. Rojda, son olarak dayanışmanın önemini, “Dayanışma yaşatır. Daha çok insana ve kadına dokunmayı, yaralarına bir nebze olsa dahi merhem olmayı istiyoruz” sözleri ile dile getirdi.