İSTANBUL - Bazarcix’ta kaymakamlık tarafından HDP Kriz Koordinasyon Merkezi’ne el konulmasına ilişkin polis saldırısına rağmen açıklama yapan HDK ve bileşenleri, “Asla bu katilleri unutmayacağız. Katledilen on binlerce insana sözümüz var, bu AKP-MHP faşizmini yıkacağız ve dayanışmayı da büyüteceğiz” sözleriyle seslendi.

 

Mereş Bazarcix’ta Kaymakamlığın Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kriz Koordinasyon Merkezi’ne el koymasına ilişkin Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Beyoğlu’nda bulunan Genel Merkez binası önünde bileşen parti ve demokratik kitle örgütleriyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya HDK Eşsözcüleri Esengül Demir ile Cengiz Çiçek, HDP’nin il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda bileşen üyeleri katıldı. Açıklamada, “Halkların Dayanışması Kayyumla Engellenemez” pankartı açıldı.

 

‘Kış uykusuna yatan devlet kayyım atadı!’

 

Açıklama öncesi çok sayıda polis, kitlenin etrafını sararak açıklamaya izin vermeyeceklerini ifade etti. Kitlenin yasak kararını görmek istemesi üzerine ise polisler, yasak kararının olmadığını ve kitlenin beklemesi üzerine karar çıkartacağını belirtti. Kitle daha sonra polis engeline aldırış etmeyerek açıklama yaptı. Açıklamada konuşan HDK Eşsözcüsü Esengül Demir, “Bugün depremzedelerin yaralarını sarıp, yanında olup, dayanışma içerisinde olmamız gerekirken, engellenen dayanışma ağlarına ilişkin basın açıklamasını zorunlu gördüğümüz için sizlerle buradayız” dedi. Esengül, “10 gün boyunca kış uykusuna yatmış olan devlet, 10’uncu günün sonunda kurulmuş olan dayanışma merkezlerine, HDK, HDP, devrimci ve yurtseverlerin kurduğu Kriz Koordinasyon Merkezi’ne Maraş’ta kayyım atadı” sözlerini kullandı.

 

‘Devlet halkın dayanışmasını engelliyor’

 

Öte yandan dayanışmanın sağlanmaması için çalışma yürütenlere saldıran iktidarın gözaltılarla baskılamaya çalıştığına dikkat çeken Esengül, “Evlerinde oturanlar halkın dayanışmasına karşı devletin zor gücünü kullanıyor. HDP belediyelerine kayyım atandığında toplum ve kamuoyu sessiz kaldı. O gün kayyumlara sesimizi çıkarmış olsaydık, bugün en yakıcı, en canımızın yandığı, toprağın altında binlerce canın bulunduğu dönemde kayyum atama cesaretini gösteremezlerdi. Devlet vatandaşa hizmet etmek zorundadır. AKP-MHP iktidarı vatandaşın yanında olması gerekirken halklar arasındaki dayanışmayı engellemeye çalışıyor” dedi.

 

Polis saldırısı sloganlarla boşa çıkartıldı

 

Esengül konuşmasını sürdürdüğü esnada polisler açıklamaya saldırarak engellemeye çalıştı. Kitle polislere tepki göstererek, “Depremdekilere yardım etseydiniz. Bu katil devlet hesap verecek. Halkımızı katlettiniz” dedi. Ardından kitle ablukaya alınarak darp edilmeye çalışıldı, bu esnada çekim yapan gazeteciler de darp edilerek alandan uzaklaştırıldı. Kitle ise polis saldırısına, “Direne direne kazanacağız” sloganıyla karşılık verdi. Uzun süre Genel Merkez binası önünde ablukada tutulan kitle sloganlarla direndi. Ardından kitle polis saldırısını boşa çıkartarak ablukayı kırıp Genel Merkez binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantının yapıldığı salona, polisler tarafından açıklamada yırtılan pankart asıldı.

 

‘Asla bu katilleri unutmayacağız!’

 

Toplantıda ilk olarak söz alan Sosyalist Kadın Meclisi (SKM) Sözcüsü Çiçek Otlu, “Halkımızın başı sağ olsun. Bir kere daha gördük ki deprem sırasında devrimciler, sosyalistler, kendisine insanım diyenler yardıma koştu, halkımızın yaşam mücadelesinde yanında oldu. Devlet dediğimiz şeyde hiçbir şekilde insana değer yok. İnsanları, doğayı, inançları yok sayan bu devleti, AKP-MHP faşizmini yıkmak gerektiğini bir kez daha gördük. Asla bu katilleri unutmayacağız, tek bir görevimiz var katledilen on binlerce insana sözümüz var bu AKP-MHP faşizmini yıkacağız” ifadelerini kullandı. 

 

‘Kesinlikle geri adım atmıyoruz’

 

Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) üyesi Fatma İnce de, “Bu depremde örgütlü gücün dayanışması, bu gücü değiştirecek güçtü. HDK ve HDP’nin depremdeki acıları sarmasına dönük çalışmalarından gurur ve onur duyuyoruz” dedi. Bazarcix’a dönük gerçekleştirilen bu saldırının da buna dönük olduğunu vurgulayan Fatma, “Bu saldırı karşısında kesinlikle geri adım atmıyoruz. Geleceği kurma güvenimiz bir kez daha tazelendi burada” dedi.

 

‘Bir yıl daha bu ülkeyi yönetebilme şansları yok!’

 

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İstanbul Eşsözcüsü Roni Gören ise devletin nerede olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını söyleyerek konuşmasına başladı. Roni, “Şimdi de bize basın açıklaması yaptırmak istememekle görevini gösterdi. Bu yaşananları unutmamamız gerektiğini bir kez daha söylemek istiyorum. AKP-MHP iktidarının seçimi ertelemeye dönük çabalarını görüyoruz. Bir yıl daha bu ülkeyi yönetebilme şansı yoktur. Bulunduğumuz her zeminde iktidarı devirmenin ve depremzedelerle dayanışmanın önemini vurguluyoruz. Bütün halklara geçmiş olsun. Dayanışmayı sürdürmek bugün en temel devrimci görevimizdir” sözleriyle seslendi.

 

Mücadeleyi büyütme çağrısı

 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Marmara Sözcüsü Atilla Özdoğan da, “Devlet güçlü diyorlar ya, ne kadar güçlü olduğunu Pazarcık’ta Elbistan’da, Hatay’da, molozların, enkazların altında kalarak gördük. Bunu hazmedemeyerek halkların dayanışmasına saldırıyorlar. Yıllardır ırkçılık üzerinden halkları düşmanlaştırma çabalarının boşa düştüğünü ve esas gücün halkların dayanışmasında olduğunu görmüş oldular. Dayanışmamızı daha da güçlendirip örgütlülüğe çevirmeliyiz. Savaş, tecrit ve sömürü politikalarına karşı mücadeleyi büyütmediğimiz sürece bu politikalarla karşı karşıya kalırız. Bu dayanışmamızı büyütmeliyiz” diye belirtti.

 

‘Sorumlu AKP-MHP’dir!’

 

Partizan adına konuşan Sinem Özkan ise devletin rant ve talan politikalarının sonucu olarak bugün bu gerçeklerle karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi. Bugün gelişen tüm yıkım ve enkazın doğrudan sorumlusunun AKP-MHP iktidarı olduğunu vurgulayan Sinem, “Deprem bölgelerinde olmayan devlet, devrimci ve yurtsever halka saldırıyor. Bir yandan kayyum atıyor, mültecilere işkence ediyor, tutsaklara saldırıyor. Bizler ezilenler, emekçiler ve halklarımızla her türlü dayanışmayı sürdüreceğiz. Bizler tüm bu saldırı konseptinin karşısında enkazda yaşamını yitirenlerin yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Halkımızın acılarını dayanışmayla saracağız, çalışmalarımızı da sürdüreceğiz” dedi.

 

‘Devleti halkımızla göndereceğiz’

 

Enkazda kalanın devlet olduğunun altını çizen Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İstanbul İl Sözcüsü Nilay Kuş, “Devrimciler daha ilk günden, ülkenin dört bir yanından dayanışmaya koştu. Bizler bu dayanışmayı da sürdüreceğiz. Şu anda halkımızın devletin değil, devrimcilerin ve yurtseverlerin yanında olduğu bir kez daha görüldü. Bu devleti halkımızla birlikte göndermeye söz veriyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Halklar susmayacak!

 

Daha sonra söz alan Yeşil Sol Parti İstanbul Eşsözcüsü Beser Çelik, “Devletin göçük altında kalması daha önce yabancısı olmadığımız bir durum. Dayanışma gücümüzü büyüterek ısrarla devam ettireceğiz. Halklarımızı asla yalnızlaştırmayacağız. Devlet sınıfta kaldığı için bütün muhalifleri susturmaya çalışıyor. Bugün yapılan basın açıklamasında da susturmaya çalıştı ama biz susmadık. Halklara bir bütün desteğimizi vereceğiz” çağrısını yaptı.

 

Kazanan halklar olacak

 

Son olarak konuşan Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk da deprem ve enkazlarda yaşamını yitirenlere baş sağlığı dileyerek konuşmasına başladı. Burcugül, “Doğu Anadolu fay hattında deprem beklendiği AKP-MHP faşist iktidarı tarafından biliniyordu. Buna karşı önlem almamak ve depremden çıkan enkazdan rant sağlandığını görmek lazım. Dayanışmanın olduğu yerlerde kadınlar ve lubunyalar ihtiyaçlarına ulaştı. AKP-MHP iktidarı bugün bu yüzden halklara saldırıyor. Sermayenin devlet, halkın tam karşısında yer alıyor. Bu hükümeti istifa etmeye yöneltmek lazım, yaşamı kazanmak lazım. Korku bundandır. Kazanan bizler olacağız” diye konuştu. 

 

Toplantı, alkışlar eşliğinde son buldu.