Rabia Önver- Rojda Aydın

 

DÎLOK - Efrîn’e saldırı sonrası kaçıp gelen ve İslahiye’ye yerleşen Sinem Sihamhasan, kendilerine çadır verilmediği için ailesiyle sığındığı bir kafede soğuğa karşı korunmaya çalışıyor. 

 

Mereş merkezli yaşanan depremlerde İslahiye ve Nurdağı ilçeleri neredeyse tamamen yıkıldı. Binlerce kişinin yaşamını yitirdiği ilçelerde binlercesi yaralandı, hala birçok insan ise enkaz altında. Depremde evi yıkılanlardan biri de savaştan dolayı Suriye’den ayrılmak zorunda kalan Sinem Sihamhasan. 

 

Savaştan kaçtı

 

Türkiye ve destek verdiği grupların 20 Ocak 2018 tarihinde Efrîn’e saldırmalarının ardından binlerce insan topraklarını terk etmek zorunda kalmıştı. Türkiye ve destek verdiği grupların 18 Mart 2018’de ise yerleştiği kente mezarlar tahrip ediliyor, kadınlar kaçırılıyor, zeytin ağaçları kesiliyor, demografi değiştiriliyor, Kürtçe tabelalar yerine Türkçe tabelalar asılıyor, kadınlar işkence ve tecavüze uğruyor. Sinem de, Efrîn saldırısı sürecinde gelip Dîlok’un İslahiye ilçesine yerleşenlerden. 7 yıldır burada yaşayan Sinem’in de depremden dolayı evi yıkıldı. Kendisine çadır verilmediği için eşi ve çocuklarıyla beraber restore edilen bir kafede kalıyor. 

 

Sinem'de bulunduğumuz iki gün boyunca bize hayatını ve İslahiye'yi, depremi anlattı.

 

7 yıldır İslahiye'de yaşıyor

 

Türkiye ve Avrupa'ya gitmek zorunda kalan birçok insanla birlikte Efrîn'den ayrıldıklarını belirten Sinem, Efrîn'de savaş başlamadan önce hayatlarının çok güzel olduğunu söyledi. 7 yıldır İslahiye'de yaşadığını belirten Sinem, "Çok büyük bir zorluk yaşadık. Oradaki savaştan kaçıp buraya geldik. Ama burada da çok zorluk yaşıyoruz, insanlar birbirlerinden ne istiyorlar?  İnsanlar her zaman birbirlerinin değerini bilmeli ve birbirlerini sevmeli" dedi.

 

'Deprem çok şiddetliydi'

 

İslahiye'de kiralık evlerde yaşadığını söyleyen Sinem, deprem gününü şöyle anlattı: "Depremin olduğu gün evdeydik çok şiddetliydi o arada evden nasıl çıktığımızı bilmiyoruz. Deprem olduğunda elektrikler gitti ve yer sarsıldı, evden hemen çıkamadık. O gün kar ve yağmur yağıyordu. Hepimiz bir parkta toplandık o binanın nasıl sallandığını gördük. Bina sallanınca herkes bağırıp bir yerlere koşuyordu. Yer yerinden oynadı bütün şehir yıkıldı. Çadır olmadığı için dışarıda kalamadık çocuklarım için bir kafeye geldik. Birçok kişi buraya geliyor hepimiz beraber burada bir şeyler hazırlayıp beraber yiyoruz geceleri de burada kalıyoruz."

 

'Savaş nedeniyle topraklarımızı terk etmek zorunda kaldık'

 

Sinem, Efrîn'de hayatlarının çok güzel olduğunu ve barış içinde yaşadıklarını ifade etti. Efrîn'in saldırılarla yerle bir edildiğini söyleyen Sinem, savaştan önce Efrîn'de her şeyin yolunda gittiğini savaş başladıktan sonra dışarı dahi çıkamadıklarını söyledi. Sinem, "Savaş nedeniyle binlerce insan hayatını kaybetti, evlerimiz yıkıldı. Yaşanan savaş nedeniyle topraklarımızı terk etmek zorunda kaldık. Bu yüzden gelip İslahiye'ye yerleştik. 7 yıldır buradayım. Efrîn savaşında birçok akrabam hayatını kaybetti. 4 akrabam arabalarıyla Efrîn'den ayrılırken uçağın ateş açması sonucu ağır yaralandı. Sonra Halep'e götürüyorlar ve orada doktor olmadığı için Qamişlo'ya gidiyorlar. Bir ay orada kaldılar ve bacakları olmadığı için doktorlar protez takmaları gerektiğini söyledi. Akrabalarım daha sonra hastaneye gitmek için yola çıktı ve kaza yapıp hayatlarını kaybettiler" dedi.

 

'Savaşlar neden oluyor'

 

Efrîn'deki savaş sırasında havaların soğuk olduğunu ve kar yağdığını söyleyen Sinem, insanların topraklarını terk etiklerini belirtti. Sinem, "Savaştan kaçtığımız zaman binalara saklanıyorduk ama uçaklar sürekli bombalıyordu binalarda bile kendimizi korumak için saklanamıyorduk. Uçaklardan atılan bombalar yüzünden birçok insan yanarak öldü. Bu savaşlar neden oluyor? Neden kimse birbirini sevmiyor? Yaşadığımız bu savaşlardan dolayı hiçbir şey yapmak istemiyoruz. İslahiye'de depremden binalar yıkılınca aklıma Efrîn'deki savaş geldi. Kürt olduğumuz için yaşanan birçok savaşa şahit olduk. Bu savaşların son olmasını ve herkesin birbirini sevmesini istiyoruz' diye konuştu.

 

'Ne yapacağımızı bilmiyoruz'

 

Sinem, konuşmasının şöyle sonlandırdı: "Efrîn'den sınıra kadar bir gün yürüdük. Ama üç gün boyunca sınır kapısında durdular. Neden birbirlerini öldürüyorlar? Annem Halep'te. Suriye'de savaş olduğu için oraya gitmek istemiyoruz. Kendime ev yapma şansım yok, şu an ne yapacağımızı bizde bilmiyoruz.”