‘Depremi de çıkarları için kullanıyorlar!’
- 09:07 15 Şubat 2023
- Güncel
Medya Üren
AMED - Şêxmeqsûd ve Eşrefiye’de depremzedeler için seferber olan Halk Meclisi ve Heyva Sor’un yardımlarının engellendiğini belirten Hêvîn Silêman, bölgede kirli bir siyaset yürütüldüğünü belirterek depremin de kullanılarak halkın göç ettirilmek istendiğini, depremden sağ kalanların da soğuk ve açlıkla ölmesinin istendiğini söyledi.
Mereş merkezli 6 Şubat’ta yaşanan ve büyük can kaybına neden olan depremler Kuzey ve Doğu Suriye’yi de etkiledi. Efrîn, Cindires, Halep ve Şehba bölgelerinde de can kayıpları yaşandı. Bölgede hala enkaz altında olanlar var. Türkiye ve destek verdiği grupların yerleştiği bölgelerde halk büyük sorunlar yaşıyor. Güvenlikten kaynaklı Halep’in Şexmeqsud Mahallesi’ne göç edenler de 6 aydır devam eden ambargodan dolayı sorunlar yaşarken, Heyva Sor’un gönderdiği yardımlar Minbic’te bekletiliyor.
Şêxmeqsûd ve Eşrefiye Halk Meclisi Eşbaşkanı Hêvîn Silêman depremin etkisi ve bölgeye gönderilen yardımlara ilişkin konuştu.
Binlerce kişi Şêxmeqsûd’a göç etti
Bölgeye saldırıların devam ettiğini belirten Hêvîn, depremin büyük bir yıkıma neden olduğunu söyledi. Hêvîn şöyle dedi: “Deprem tüm bölgeyi etkiledi. Özellikle de Halep’teki Şêxmeqsûd ve Eşrefiye mahallelerini etkiledi. Birkaç dakikada kent alt üst oldu. Rojava, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar depremden önce de vardı ve bunlar yapıları çok etkilemişti. Birçok yapı büyük zarar görmüştü. Bugün de depremden dolayı daha büyük yıkım gerçekleşti. Şêxmeqsûd ve Eşrefiye’de yıkılmayan binalar da büyük zarar görmüş durumda. Bu yapılara girmek güvenli değil. Efrîn işgalinde buradaki yurttaşların çoğu Şêxmeqsûd’a gitti. Bu mahalledekiler işgal saldırıları ve deprem mağduru şu anda.”
‘Bölgeyi boşaltmak istiyorlar’
Şêxmeqsûd’un abluka altına bir yer olduğunu dile getiren Hêvîn, “Burada kirli bir siyaset yürütülüyor” dedi. Bölgenin stratejik açıdan önemine işaret eden Hêvîn, “Kimsenin burada kalmasını istemiyorlar. Büyük bir göçün yaşanması için kirli bir siyaset yürütülüyor. Savaşta da vicdan gerek. Ancak halk enkaz altında, kurtarılmadılar, halk soğukta dışarıda kaldı, yardım edilmedi. Şexmeqsûd’a göç oldu Rojava halkı kendi imkanları ile yaralarını sarmaya çalıştı. Ancak hala 6 aydır devam eden ambargo var. Kuzey, Güney, Rojhilat ve Rojava’dan yardımlar toplandı Heyva Sor tarafından, ancak toplanan bu yardımların bölgeye girmesine izin verilmiyor. Ambargo dışında da yardım TIR’ları hala Minbic’te bekletiliyor. Özellikle bölgenin boşaltılması ve göç üzerine bir siyaset yürütülüyor” ifadelerini kullandı.
‘İlaç ihtiyacı var’
“Ambargodan dolayı ilaç, mazot, gıda, un gibi yardımların bölgeye girmesine izin verilmiyor diyen Hêvîn, şunları belirtti: “Bu yüzden büyük ilaç ve gıda sıkıntısı yaşıyoruz. Çok yaralımız var ve ilaç yok, çadır yok. Heyva Sor’un birkaç eski çadırı var onları kurduk. Bunun dışında bir şey yok. Binlerce kişi burada toplanmış ancak yeterli imkan yok. En çok da çocuk malzemelerine ihtiyaç var. Türk işgalcilerinin vicdanı yok.”
‘İçeride ve dışarıda abluka var’
Özerk Yönetim olarak ilk günden halka yardım etmeye çalıştıklarını kaydeden Hêvîn, “Tüm gücümüzü buraya verdik. Ancak ne kadar seferber olduysak da yeterli değil, Suriye, Rusya, Türkiye ve destek verdiği El Kaide gibi çeteler her türlü engeli çıkarıyor. Amaçları aynı ve bugün de depremi amaçları için kullanıyorlar. Dış saldırıların yanı sıra içeride de bir abluka var. Depremde sağ kalanlar şimdi de soğuk ve açlıktan yaşamını yitiriyor. Bugün odun yakıyoruz, halk bununla ısınıyor. Yer yok, var olan da sadece bir süre idare eder” sözleriyle durumu dile getirdi.
‘Canımız üzerine pazarlık yapıyorlar’
Minbic’te bekletilen yardımlar için “Yüzde 80’ini bize bırakın yüzde 20’sini deprem bölgesine götürün” denildiğini ifade eden Hêvîn, son olarak şöyle konuştu: “Canımız üzerine pazarlık yapıyorlar. Çadır ve ilaç ihtiyacımız var. Zarar gören yapıları imkan olmadığı için yıkamıyoruz da. Bu da büyük bir sorun. Onlar için artık bu bölgelerde ölüm sıradan bir durum. Böyle bir durumda bile kimsenin canını düşünmüyorlar. Türkiye’nin artık Rojava’dan elini çekmesini istiyoruz. Suriye’den elini çekmesini istiyoruz. Artık yeter. Kanımızı dökme siyasetine artık son versinler.”