Rojda Aydın-Rabia Önver

 

DÎLOK - İslahiye’de depremzedelere dayanışma ziyaretinde bulunan HDP heyeti, geç kalınmasından dolayı kayıpların arttığını belirtirken, depremzedeler de iktidara olan öfkesini “Burada devlet yok”, “AKP’li heyetse buraya giremez” sözleri ile dile getirdi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, HDP milletvekilleri Ayşe Acar Başaran, Nuran İmir, Filiz Kerestecioğlu, Muazzez Orhan ve Mahmut Toğrul, Mereş merkezli depremde yaklaşık bin kişinin yaşamını yitirdiği, on binlerce kişinin de yaralandığı Dîlok'un İslahiye ilçesinde depremzedelere dayanışma ziyaretinde bulundu. 

 

‘AKP buraya giremez'

 

Onlarca insanın çadırlarda, onlarcasının da sokakta kaldığı ilçede yurttaşlar yaşadıkları birçok sıkıntıyı HDP heyetine anlattı. HDP heyetinin ziyareti sırasında bir yurttaş, "AKP'li heyetse buraya giremez" diyerek, iktidara olan öfkesini dillendirdi. Yine başka bir yurttaş, "Burada devlet yok" diyerek, iktidara tepki gösterdi.

 

En çok soğuk havadan ve çadır eksikliğinden şikayetçi olan yurttaşlar, çadır ve soba talebinde bulundu. HDP heyeti yurttaşların sorunlarını dinleyerek, bu sorunlar karşısında dayanışmanın önemine vurgu yaptı. 

 

‘Devlet değil, millet kurtarıyor'

 

Devletin küçük yerleşim noktalarına yardım dağıtmadığını söyleyen Saruhan, sadece merkezi yerleşim yerlerinde AFAD çadırlarının olduğuna ve onun dışındaki yerlerde insanlara çadır verilmediğini belirtti. Yurttaşların, “Bizi devlet değil, millet kurtarıyor” sözlerine dikkat çeken Saruhan, “Bizim elimizden gelenler de sınırlı, buna rağmen attığımız her adımla, her dayanışmayla, çok önemli insani bir görev yaptığımızı biliyoruz. Bu dayanışmayı sürdüren herkes bunu bilmeli. İnsanların burada çok ciddi ihtiyaçları var. Hayatı yeniden kurma ihtiyaçları var” diyerek, bu süreçte halkın dayanışma içinde olmasının depremzedeleri rahatlattığını vurguladı. 

 

‘Her gecikme, yeni can kaybına sebep oluyor’

 

İktidarın ve AFAD’ın deprem bölgesine geç müdahalede bulunduğunu, müdahalenin erken olması durumunda çok daha fazla insanın enkazdan canlı çıkarılmış olabileceğini kaydetti. Saruhan, “Her gecikme, yeni canlara mal oldu. Bugün hala kaçıncı günde, kaçıncı saatte insanlar canlı olarak çıkarılabiliyorsa enkaz altından, bu iktidarı bir kez daha uyarıyoruz. Bakanlar, yürütmenin çeşitli temsilcileri, yürütmenin en başındaki cumhurbaşkanı sıfatıyla Recep Tayyip Erdoğan, öyle afra tafra yapıp, halkı tehdit edip, topluma parmak sallayıp, bu gerçeğin üstünü örtemezsiniz. Geç kalınması çok fazla insanın canına mal oldu. Bu geç kalma yüzünden halktan, toplumdan özür dilemeniz gerekirken, yaptığınız eksiklikler, bu eksiklikleri söyleyenlere hakaret etme hakkınız yok” ifadelerini kullandı. 

 

‘Boyun eğmeyeceğiz'

 

Tayyip Erdoğan’ın 1999 Gölcük depremindeki eleştirilerini hatırlatan Saruhan, “Sizin 1999 depreminden sonra söylediklerinizi, o zamanki iktidara yönelik eleştirilerinizi biz bugün aynı tonda, aynı güçlükte size söyleyeceğiz. Asla sizin hakaretlerinize, parmak sallamalarınıza, boyun eğmeyeceğiz. Gerçekleri sizin fiyakanız bozuluyor diye bir an bile söylemekten geri durmayacağız” diyerek, iktidarın, devletin eksikliklerinin söylenmesinin görev olduğunu belirtti. AFAD çalışmalarının takdir edilir olduğunu fakat yeterli olmadığını kaydeden Saruhan, bunun iktidarın politikalarından kaynaklandığını da sözlerine ekledi.

 

Depremde yaşamını yitirenlere başsağlığı, yaralılara da şifa dileyen Saruhan, kış koşullarında evsiz kalan insanların hayatlarını sürdürebilmeleri için halkın gösterdiği bu dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Saruhan, konuşmasını, “Herkes biraz daha çabalarsa, gerçekten insanların bu koşullarda yaşamasını sağlamak mümkün hale gelir. Bir kez daha geçmiş olsun, hayatını kaybedenlerin ailelerine sabır diliyorum” sözleriyle bitirdi.