‘Failleri cezasız bırakmak, tecavüzün, kadın kırımının önünü açmaktır’
- 09:37 12 Aralık 2022
- Güncel
AMED - Son dönemlerde çocuklara ve kadınlara dönük tekrar ayyuka çıkan cezasızlığı değerlendiren Rosa Kadın Derneği kurucu üyesi Elif Turan, “Faillerin işlemiş oldukları suçları cezasız bırakmak, ahlaki olarak verilen her taviz tecavüz, taciz ve kadın kırımının önünü açmaktır” dedi.
Taciz, tecavüz ve katliam faillerini aklamasıyla bilinen AKP-MHP’nin cezasızlık politikalarının, her geçen gün yeni bir örneği kamuoyunun gündemine giriyor. MHP Genel Merkezi’nin kararıyla görevden alındıktan hemen sonra “çocuğun cinsel istismarı”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “cinsel taciz” suçlarından gözaltına alınarak tutuklanan MHP Diyarbakır İl Başkanı Cihan Kayaalp’in, 4 Kasım’da görülen duruşmada beraat ve tahliye edilmesi cezasızlığın son örneklerinden biri oldu. Daha bu karara tepkiler sürerken, İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in 6 yaşındaki kızını “dini nikah” adı altında müridi Kadir İstekli ile evlendirdiği ve çocuğun sistematik tecavüze uğradığı ortaya çıktı.
Ülkede kadın ve çocuklara dönük her geçen gün artan cezasızlık politikalarını değerlendiren Amed Rosa Kadın Derneği kurucu üyelerinden Elif Turan, iktidarın failleri koruyan politikalarına dikkat çekti.
‘Çocuk istismarının affı olmaz’
Elif, MHP Diyarbakır İl Başkanı Cihan Kayaalp’in, işlediği taciz suçuna dönük çocukların beyanlarına rağmen “Küçüğün rızası var” denilerek yargı tarafından aklandığını dile getirdi. “Verilen bu karar erkekliğe ve failin bu tür cinsel suçları tekrar işlemesine teşvik etmiştir” diyen Elif, İstanbul Sözleşmesi’ne tam bu noktada ihtiyaç duyulduğuna işaret etti. Elif, “Çünkü bu tür yorumlara dayalı yasal düzenlemelerin toplumda karşılığı daha çok taciz, tecavüz ve kadın cinayeti olmaktadır. Musa Orhan ve MHP il başkanı hakkında karar veren hakimin aynı olması ve her iki dosyada da cezasızlık pratiğini gözler önüne sermiştir. Yargının istismarcıyı, tecavüzcüyü, katili koruma, aklama pratiği artık toplumun kanayan yarası haline gelmiştir. Faillerin işlemiş oldukları suçları cezasız bırakmak, ahlaki olarak verilen her taviz tecavüz, taciz ve kadın kırımının önünü açmaktır. Bizler kadın hak savunucuları olarak yargının tarafsız ve adil karar alması için mücadeleye devam edeceğimizi yineliyoruz. Çocuk istismarının affı olmaz” dedi.
'Özel savaş politikalarının canlı tanıklarıyız'
Elif ayrıca, tüm dünyada eşitlik ve özgürlük mücadelesi veren kadınlara karşı devrede olan erkek-devlet şiddetinin Kurdistan coğrafyasında özel savaş politikasıyla şekillendiğine vurgu yaptı. Kadın ve gençler üzerinden toplumun ahlaki değerlerini hedef alan sistemin asker, polis, korucu, bekçi ve devlet görevlileri tarafından tecavüze, fuhşa ve uyuşturucuya sürüklendiğine dikkat çeken Elif, “Cezasızlık zırhı ile korunan devlet kaynaklı cinsel saldırı faillerine son yıllarda paramiliter yapılara mensup kişiler de eklendi” diye ekledi. Özel savaşın örneklerine yer veren Elif, şöyle devam etti: “Batman'da uzman çavuş tarafından istismara uğrayıp intihara sürüklenen İpek Er... Mardin'de 13 yaşındaki N.Ç’ye istismarda bulunan onlarca kamu görevlisi… Şırnak Uludere ilçesinde 17 yaşındaki Firdevs Babat, erkek arkadaşı Ahmet Babat tarafından devletin vermiş olduğu korucu abisine ait ateşli silahla katledildi. Yine Şırnak’ın Cizre ilçesinde İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde Asayiş Amiri’nin korumalığını yapan polis Enes Aydemir tarafından tecavüze uğrayan S.S., isimli bir genç kadın ve Amed’de bir kafede katledilen Meryem Sevim’in katili Musa Sevim halen tutuklanmadı. Gülistan Doku Dersim'de üniversite okuduğu dönemde kaybolmadan önce en son gören, darp ettiği bilinen, soruşturmanın baş şüphelisi Zainal Abarakov 803 gün sonra gözaltına alınıp iki saat sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ve bin günü aşkındır Gülistan Doku'dan haber alınamıyor. Bunlar sadece Kürdistan’dan verilen bilinen örneklerdir. Özel savaş politikasının Kürdistan’da canlı tanıklarıyız.”
'Kadın ve çocuk toplumun bel kemiğidir'
İktidarın özellikle son 10 yıldır toplumu kadın ve çocuklar üzerinden toplumu şekillendirmeye çalıştığını kaydeden Elif, “Zira kadın ve çocuk toplumun temel dinamiği ve bel kemiğidir. Bu kesimlere iktidar alanını genişletmek üzerinden gelişen saldırılar esasta iradesiz ve teslim alınmış bir toplumu yaratmayı ve buradan yönetmeyi amaçlar. Zira kadın ve çocuk toplumun temel dinamiği olduğu için iktidar ilişkilerinin kendini var kıldığı temel alanlar olarak görülmektedir. Erkekliğin kadın ve çocuk üzerinden aldığı sonuç toplumsal bir irade ve ifade gaspının önünü açmaktadır. Özelde cezasızlık politikaları bu anlamda sokaktaki, evdeki, okuldaki, işyerindeki erkeğe cesaret vermiş, bu durum da birçok taciz, tecavüz, cinsel şiddet biçimlerinin yayılmasına sebep vermiştir" dedi.
'Aileler duyarlı olmalı'
Elif, son dönemde ülkede büyük tepkiye yol açan Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızını 6 yaşında kızını müridi ile evlendirip tecavüzüne izin vermesine ilişkin ise şunları ekledi: “Çocuğun beyanına dayanarak açılan davanın detayları dehşetengiz bir gerçekliği ifade etmektedir. Bunun karşısında çocuk dışında aile ve cemaat çevresinin televizyonlara çıkıp 'İslam’a saldırı var' demesi tecavüzün yadsınması ve dinin alet edilerek sapıkların, şiddet faillerinin savunulmasını ifade etmektedir. Bu durum erkekliğe cesaret vermekle kalmayıp yeni mağdurların toplumsal travmaların önünü açmaktadır. Cemaat oluşumları kapalı ve bastırılmış kişiliklerin kendini gerçekleştirme zeminlerine dönmüştür. Çocuklara ahlak dersini ahlaksızların vermesi kabul edilemez. Aileler bu konuda duyarlı olmalı, her bireyin iradesi ve ifadesi bu anlamda esas alınmalıdır. Çocuklar da kadınlar da tüm varlıklar da haklarıyla vardır. Çocukluğu gasp edilmiş bir insanın, kadının bugün göstermiş olduğu iradeye biz de sahip çıkıyoruz. Ve bu olayın da takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.”