İnsan Hakları Haftası: Colemêrg 6 yıldır yasak!

  • 09:02 11 Aralık 2022
  • Hukuk
 
Rabia Önver 
 
COLEMÊRG - Colemêrg ve ilçelerinde 6 yıldır devam eden kesintisiz eylem ve etkinlik yasağına ilişkin konuşan ÖHD Colemêrg  Şube Eşbaşkanı avukat Cevahir Ağralı, “Yapılan ihlallerin yaşanmaması için hukuki açıdan elimizden geleni yapıyor ve başlattığımız hukuki sürecin takipçisiyiz” dedi.
 
İktidarın özel savaş politikaları kapsamında Kürdistan kentlerini hedef alarak gerçekleştirdiği ihlaller devam ediyor.  Bu ihlallerden biri de yaşam hakkı ve ifade özgürlüğü. Söz konusu ihlalin en yoğun yaşandığı kentlerden biri olan Colemêrg ve ilçelerinde 13 Mart 2016’dan bu yana her 15 günde bir valilik kararıyla her türlü eylem ve etkinlik yasaklanırken, sadece AKP’nin etkinliklerine izin veriliyor. En son Demokratik Toplum Kongresi (DTK),  Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) öncülüğünde “Savaşa ve İşgale Hayır” şiarıyla yapılmak istenen açıklama ve yürüyüş engellenmişti. 
 
10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası'na ilişkin birçok yerde eylem ve etkinlikler yapılırken Colemêrg bir kez daha eylem ve etkinlik yasağı ile bu haftaya girdi. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD)  Colemerg Şube Eşbaşkanı Avukat Cevahir Ağralı, 2016 yılından bu yana devam eden eylem ve etkinlik yasağına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘Kesintisiz yasak devam ediyor’
 
Colemêrg ve ilçelerinde 2016’da bu yana toplantı, gösteri ve yürüyüşlerin Hakkari Valiliği ile ilçe kaymakamlıkları tarafından yasaklandığını söyleyen Cevahir, yasakların temeli, toplantı, gösteri ve yürüyüş kanunu ile il özel idaresi kanununun bazı maddelerine dayandığını dile getirdi. Cevahir, “Bu maddelere göre, kamu güvenliği, kamu düzeni, kişilerin hak ve özgürlüklerinin korunması ya da genel ahlakın, sağlığın korunması, yasaklama gerekçesi olarak gösterilmektedir. Toplantı ve yürüyüş yapılacak her alan, sokak ve parkta şehrin genelinde bu yasak geçerli hale geliyor. 15 gün süreyle devam ediyor. Kesintisiz bir şekilde 2016’dan bu yana yasak devam ediyor” dedi. 
 
’25 Kasım’da kadınların şiddete uğraması ayrı bir ironi’
 
Gever’de son dönemlerde yapılmak istenen eylemlere yönelik polisin saldırısına değinen Cevahir, eylemlerde HDP’li yöneticilerin sık sık polis şiddetine uğradığına işaret etti. Cevahir, “Yapılmak istenen eylemlerde milletvekillerine, yöneticilere ve gazetecilere orantısız bir güç kullanılıyor. 25 Kasım’da kadınlar yürüyüş yapmak istedi. Bu yürüyüş sonrasında HDP ilçe binası önünde yapılmak istenen basın açıklaması, yine polisin baskısıyla engellendi. Kadınlar şiddet görerek, HDP binasına zorla konuldu. 25 Kasım’da kadına yönelik şiddeti engellemeye dönük taleplerde bulunan kadınların devlet tarafından şiddete uğraması da ayrı bir ironi. 27 Kasım’da savaşa ve operasyonlara karşı yapılmak istenen yürüyüş engellendi. Yapılmak istenen yürüyüşten bir gün önce hemen 36 saatlik toplantı, gösteri ve yürüyüşle beraber ilçeye giriş çıkış yasağı ilan edildi” diye belirtti. 
 
HDP’ye ‘kesintisiz’ engelleme
 
Kesintisiz bir şekilde sürdürülen yasakların, insan hakları ihlali anlamına geldiğine dikkat çeken Cevahir, “Anayasa’nın 13, 26 ve 34’üncü maddeleri temel insan haklarını düzenliyor. Baktığımız zaman bu hakka vatandaşlar şu an erişemiyor, çünkü valilik tarafından 15 günde bir engelleniyor.  İl idaresi kanununa göre, toplantı gösteri yürüyüş kanununa göre bu yasaklamalar valiliğin veya kaymakamlığın uygun gördüğü eylemleri kapsıyor. Kaymakamlığın ve valiliğin uygun görmediği hiçbir eylem maalesef gerçekleşemiyor. Yasaklanan eylemlere baktığımız zaman genellikle HDP’nin yapmak istediği basın ve gösteri yürüyüşleri engelleniyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 10’uncu madde ifade özgürlüğünü kapsıyor ve ona bağlı olarak da sözleşmenin 11’inci maddesi kişilerin şiddete başvurmadan ve izin almadan gösteri ve toplantı hakkını kullanabileceğini gözetiyor” ifadelerini kullandı.
 
‘Hukuki sürecin takipçisiyiz’
 
Yasakların bu şekilde uzatılmasının kanunun kendisine de aykırı, anayasaya da aykırı olduğunu ifade eden Cevahir, bu konuda ÖHD olarak, karşı dava açtıklarını söyledi. Daha önce de yasaklara karşı dava açtıkları bilgisini veren Cevahir, bu davaların halen devam ettiğini, henüz olumlu bir sonuç alamadıklarını sözlerine ekledi. Cevahir, “Vatandaşların uğramış olduğu hak ihlaline karşı hukuki mücadele vermekteyiz. Yapılan ihlallerin yaşanmaması için hukuki açıdan elimizden geleni yapıyor ve başlattığımız hukuki sürecin takipçisiyiz” diye konuştu.