ANKARA - 25 Kasım’da Ankara’da gözaltına alınan 7 kadın propaganda iddiasıyla savcılık ifadeleri için bugün 13.30’da adliyeye sevk edilecek. Avukat Nurdan Kılıç, “Amaç 25 Kasım’ı kriminalize etmektir” dedi.

 

Ankara’da, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Cuma günü Sakarya Meydanı’nda bir araya gelen kadınların eyleminde, “Afganistan’dan İran’a, İran’dan Kurdistan’a, Kurdistan’dan Türkiye’ye feminist ateş sönmeyecek” yazılı pankartını taşıyan 7 kadın, TEM polisleri tarafından gözaltına alındı. 

 

Saatlerce ters kelepçe ile tutulan ve 7 saat haber alınamayan kadınlar 3 gündür gözaltında tekli nezarethanelerde tutulurken, Avukat Nurdan Kılıç, kadınların bugün saat 13.30’da savcılık ifadeleri için Sıhhiye Adliyesi’ne götürülecekleri bilgisini verdi. 

 

‘Savcılıktan talimat beklenildi’

 

İlk 5 kadının alana giriş esnasında arama noktasındaki döviz kontrol noktasında 1 saat kadar fiili gözaltında tutulduklarını belirten Nurdan şöyle konuştu: “Döviz içeriklerinin problemli olduğunu, savcı talimatı beklediklerini ve propagandadan işlem yapacaklarını söylediler. Döviz içeriğini görmek istediğimizi söyledik. ‘İran’dan Afganistan’a, İran’dan Kurdistan’a, Kurdistan’dan Türkiye’ye feminist ateş sönmeyecek’ içerikli bir döviz olduğunu görünce suç teşkil etmediğine ilişkin dil döktük. 1 saat fiili gözaltından sonra savcı talimatı olduğu söylenerek 5 kadın gözaltı aracına bindirildi. 18.30 civarı tutuluyorlar 19.30 gibi gözaltı aracına bindirildiler. Eylem bitmek üzereyken diğer bir arama noktasında hareketlilik yaşandı. Oraya gittik avukatlar olarak bize yine gerekçe bildirilmeden 2 kadın gözaltı aracına bindirildi.”

 

‘Saatlerce haber alamadık’

 

Nereye götürüldüklerine dair saatlerce net bilgi alamadıklarını söyleyen Nurdan, daha sonra TEM Şube’ye götürüldüklerini öğrendiklerini kaydetti. Nurdan, “Saat 19.30’dan  23.30’a kadar sık aralıklarla TEM’i aradım ama kati suretle bilgi vermediler. Geldiler, gelecekler, elimizde bu kadar sayıda kadın yok. Sonra TEM’e geçtik orada da 2 saat kadar bekletildik, çünkü orada da parmak izinde olduklarını söylediler. Sonra görüştük kadınlarla” dedi.

 

Gözaltı aracında kadınlara tehdit

 

Gözaltı araçlarında kadınlara baskı yapıldığını öğrendiklerini söyleyen Nurdan şöyle devam etti: “Kadınlara telefon şifrelerini vermeleri için ciddi bir baskı uygulanmış. ‘Elimde kalırsın kızım, bak ver’ gibi türünden tehditler. Kadınların bir kısmı gözaltı aracında korunaksız hissettiği için karşı koyamayıp şifrelerini vermişler. Kadınlar, hastane ve parmak izi işlemi dışında 4 saat ters kelepçe ile tutulduklarını belirtti. Saatlerce ayakta tutulmuşlar, polisin eylemlerde atılan bildik sloganlarla dalga geçip alaya konu ettiklerini söylediler. Su talep etmelerine rağmen su dahi verilmemiş. Zaten TEM’e getirildiklerinde, biz görüştüğümüzde saat 01.30, 02.00 1 O aralıkta dahi ne yemek ne su, sabahki kumanya saatine kadar su dahi verilmeyeceğini söylediler. Biz orada avukatlar olarak gözümüze kestirdiğimiz bir koli vardı sadece 3 şişe su vardı. Sadece oradaki 3 kadın arkadaşa verdirebildik.”

 

‘Kadınlar 3 gündür tek başlarına tutuluyor’

 

Çoğu kadının ilk gözaltısı olduğunu aktaran Nurdan, tutulma koşullarının da kötü olduğunu  paylaştı. Nurdan, kadınların tekli ve aralıklı nezarethanelerde tutulduklarını söyleyerek şu sözleri kullandı: “Hepsini ayrı ayrı birer boşluklu nezarethanelerde tek başlarına tutuyorlar 3 gündür. Kadınlardan 4’ü polisin kanunda karşılığı olmayan şekilde ‘baronun polisiyiz’ denilerek avukat görüş odasında kadınlarla tek tek sohbet havasında görüşme gerçekleştirdiği, cevabı içinde özel sorular sorulduğunu belirttiler. Diğer iki kadın müvekkile ise başka türden bir muamele yapılmış. Gözaltına alındıkları ilk gün yukarı odaya çıkarılarak ‘Bizimle işbirliği yap, isim ver bak daha üniversite okuyorsun kendine yazık etme’ denerek görüşme dayattıklarını söyledi müvekkiller.”

 

‘Pankart içeriklerini kim hazırladı’ sorusu

 

25 Kasım’a getirilen pankart içeriklerinin kimler tarafından ve hangi talimatla hazırlandığına ilişkin kadınlara soru sorulduğunu ekleyen Nurdan, alana girerken pankartları kimin taşıdığının da sorulduğunu ifade etti. Nurdan, “Daha çok bizim için çarpıcı olan 25 Kasım’ı böyle kriminalize etmeye çalışmaları. Özellikle kadınların TEM’de sorgulanmaları bunu gösteriyor. İşte bu 25 Kasım eylemini ANF haberin türlü kanallarla yayınladığını, Rojava’daki hareketliliğe dönük olarak bu 25 Kasım’ında bunun bir ayağı olduğu suçlaması ve ‘ANF yayınladı sen bu talimatı nereden aldın? Bu haberi görerek mi geldin? Kürdistan neresidir tarif edin’ türünden sorular sorulmuş. Bir kısım kadının suçuna ilişkin şemsiye bir isnad söz konusu.”