DİYARBAKIR - Adalet Nöbeti için Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi önünde yapılan açıklamada, Adalet Bakanlığı’nın kendilerine verdiği sözü yerine getirmediğini hatırlatan tutsak yakınları, “Tutukluların sesi olmaya devam edeceğiz” dediler.

 

Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri, hasta ve infazı yakılan tutsakların tahliye edilmemesine dikkat çekmek amacıyla tutsak yakınlarının Diyarbakır’da başlattığı Adalet Nöbeti, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi önünde devam etti. Tutsak yakınlarının açıklamasına, Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAYDER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği (MED-DER),Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) örgütleri ile 78'liler Derneği de eyleme destek verdi.

 

‘Adalet Bakanlığı sözünü yerine getirmedi’

 

Adalet Bakanlığı'nın daha önce düzenleme yapacaklarına dair yaptığı açıklamayı hatırlatan hasta tutsak yakını İnci Güler, Adalet Bakanlığı’nın Meclis açıldığı gibi hasta tutsakların durumunu Meclis’e taşıma sözü verdiğini bir kez daha dile getirdi. Hasta tutsakların yakınları olarak Adalet Nöbeti eylemini sürdüklerini ifade eden İnci, “Onca eylemlerimize rağmen cezaevlerindeki baskı ve şiddet daha çok artmaya başladı. Cezaevinde elektrik ve gıda fiyatlarında yaşanan artış tutukluları zor durumda bırakıyor” ifadelerini kullandı.

 

‘Seslerini duyurmaya devam edeceğiz’

 

Devletin tutsaklara düşman gözüyle baktığını vurgulayan İnci, “Devlet çocuklarımıza düşman gözüyle bakmasaydı bu adaletsizlik de olmazdı. Bugün çocuklarımız üzerinde baskı ve zulüm var. Biz bu baskının sesini duyurmak için buradayız. Anayasal kanunlara göre hareket etsinler. Tutukların cezalarını bitirmesine rağmen cezaevinde tutuluyor ve infazları yakılıyor. Biz onların sesini her alanda duyurmaya devam edeceğiz. Onların sesleri olacağız. Bugün de cezaevi önünde bir kez daha 'Bijî berxwedana zindanan' diyoruz"  dedi.

 

Nöbet eylemi, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Hak, hukuk, adalet” sloganlarıyla son buldu.