Kadınlar savaş ve tecrit politikalarına tepkili
- 09:01 29 Eylül 2022
- Güncel
VAN - İktidarın yürüttüğü savaş ve tecrit politikalarını değerlendiren kadınlardan Ayten Salgır, “Toprağına ve halkına ihanet edenleri ne biz ne de tarih affetmeyecek. Tecrit tüm Türkiye üzerinde uygulanıyor. Ülkeye her gün cenazeler geliyor. Çocuklarımız cezaevlerinde katlediliyor” sözleriyle tepki gösterdi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derinleşmesi yeni savaş ve askeri politikaları beraberinde getiriyor. Her geçen gün ağırlaşan askeri saldırılar ise ağır faturalar doğuruyor. Kadınlardan çocuklara, ekonomiden siyasete kadar yaşamı etkileyen savaş halinin son bulması için özelde kadınların direnişi ise sürüyor.
İktidarın yürüttüğü savaş ve tecrit politikalarına dair Vanlı kadınlar değerlendirmelerde bulundu.
‘Tarih ihaneti affetmeyecek’
Savaşın yeni olmadığını, 40 yıldır devam ettiğini ifade eden Ayten Salgır, savaşın barışla sonlanmasını diledi. Bir halkın katledilerek bitmeyeceğinin altını çizen Ayten, “Kürtleri öldürerek bitirebileceklerini sanmasınlar. Bizi köleleştirmek istiyorlar ama bunu başaramayacaklar. Bugün milyonlarca insanın savunduğu bir fikir var. Milyonlarca Kürt mücadele ediyor. Bu fikri kimse bitiremez. Bunu bitirme umudunu zihinlerinden çıkarsınlar artık. Süleyman Soylu her gün kalkıp ‘Şu kadar kişi kaldılar’ diyor. Ama öyle değil, yıllardır öyle söylüyor ama bitmiyor. Sayı azalmıyor ve azalmayacak. Çünkü bir halktan bahsediyoruz. Onlar da söylediklerinin doğru olmadığını biliyorlar. Onları ve yürüttükleri savaş politikalarını kınıyoruz. Artık yeter diyoruz. Anneler ağlamasın istiyoruz. Kürtler arasındaki ihanetçileri kınıyoruz. Rojava, Başur ve Rojhilat halkı ihanete gelmemeli. Aksi halde tarih bu insanları unutmayacaktır. Toprağına ve halkına ihanet edenleri ne biz ne de tarih affetmeyecek. Her gün Rojava bombalanıyor. Artık yeter, bu kan dursun” şeklinde konuştu.
‘Tecridin derinleşmesiyle Türkiye kafese sıkışıyor’
Tecrit politikalarına da dikkat çeken Ayten, tecridin sadece Abdullah Öcalan üzerinde değil tüm halk üzerinde sürdüğünü dile getirdi. Tecridin derinleşmesiyle Türkiye’nin kafese sıkıştığını kaydeden Ayten, “Sayın Abdullah Öcalan’ı tecrit ederek halkı sıkıştırdıklarını düşünüyorlar ama aslında kendilerini büyük bir kafese koyuyorlar. Tüm Türkiye’yi kafese koyuyor. Aile ve avukatlarıyla görüş sağlanırsa savaş durur. Bunun etkisiyle ekonomik kriz derinleşiyor ve insanlar intihara sürükleniyor. Tecrit tüm Türkiye üzerinde uygulanıyor. Ülkeye her gün cenazeler geliyor. Çocuklarımız cezaevlerinde katlediliyor. Bizim çocuklarımız intihar etmez ama ‘İntihar etti’ diyerek katliamı örtbas etmeye çalışıyorlar. Dilimize, kimliğimize, varlığımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Bir olmadığımız müddetçe bu zulüm politikalarından kurtulamayacağız” sözlerine yer verdi.
‘KDP Kürtlere ihanet ediyor’
Savaşın durmasını istediklerini kaydeden Piruze Aşkan da bununla bağlantılı olarak cezaevinde tutulan tutsakların da serbest bırakılmasını istedi. Ulusal birliğe vurgu yapan Piruze, KDP’nin Kürtlere ihanet ettiğini ifade etti. Annelerin ve kadınların savaş politikalarına ortak ses çıkarmaları gerektiğini belirten Piruze, “Dilimiz, kültürümüzün izinden gitmeliyiz. Teslim olmamalıyız” şeklinde konuştu.
‘Direniş yaşamdır’
Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kınayarak sözlerine başlayan Duriye Sabay ise, ihanet ve ajanlaştırma politikalarına dikkat çekti. “Direniş yaşamdır” diyen Duriye, “Nefes aldığımız müddetçe kanımızın son damlasına kadar direnmeye, mücadele etmeye ve çocuklarımızın izinden yürümeye devam edeceğiz. Çocuklarımızla gururluyuz” ifadelerine yer verdi.