İSTANBUL - Bahçelievler Kadın Platformu, 35 defa şikayetçi olduğu Selim Tekin tarafında ateşli silahla katledilen 16 yaşındaki Beyza Doğan için yaptığı açıklamada, “Katillerden, katillere destek olanlardan hesap soracağız” dedi.

 

Bahçelievler Kadın Platformu, Bahçelievler'de, 6 Ağustos tarihinde koruma kararı olmasına rağmen bir kez kaçırıldığı ve 35 defa şikayetçi olduğu erkek Selim Tekin tarafından ateşli silahla katledilen 16 yaşındaki Beyza Doğan için Şirinevler’de bulunan yürüyüş yolunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Tevgera Jinen Azad (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bahçelievler İlçe Eşbaşkanı Fatma Tugcu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bahçelievler İlçe yöneticisi Seda Süner ve çok sayıda kadın katıldı. Açıklamada “Beyza Doğan’ın katili İstanbul Sözleşmesi’nden çekilenlerdir, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” pankartı açılırken, kadınlar ellerinde katledilen kadınlarını fotoğraflarını taşıyarak “Yasta değil isyandayız“, “Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Kadın cinayetler politiktir”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” ve “Erkek vuruyor devlet koruyor” sloganlarını attı. Açıklamadan önce kadınlar katledilen kadınların isimlerini okudu. Açıklamayı kadınlar adına CHP Bahçelievler İlçe yöneticisi Seda Süner okudu.

 

‘Kadınların şiddete maruz kaldıkları düzeni savunuyorlar’

 

Koruma kararı almasına rağmen katledilen Beyza Doğan’ın hesabını iktidardan sormak için açıklama gerçekleştirdiklerini söyleyen Seda,  katledilen her kadının faili kadar devletin de suçlu olduğunu belirtti. Seda, “Kadınları her türlü şiddete karışı korumak, kadına yönelik her türlü şiddeti ve ayrımcılığı ortadan kaldırmak, eşitliği saklamak ve mağdurları korumak üzere politikalar geliştirilmesini sağlamak için dahil olduğumuz İstanbul Sözleşmesi’nden AKP-MHP iktidarı, bir gece yarısı kararıyla sözleşmeden çekilmeyi tercih etti. Süreç baştan sona iktidar tarafından hukuksuzca yürütülmektedir. ‘Ailenin yapısı bozuluyor, toplum değerleri parçalanıyor’ diyerek, kadın düşmanlığına çağrı yapanlar, kadınların ve çocukların her türlü şiddete maruz kaldığı düzeni savunuyor. Biz kadınlar kazanımlarımızı, haklarımızı mücadele ederek elde ettik. Onun içindir ki İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğiz” diyerek haklarından vazgeçmediklerini vurguladı.  

 

‘Kadınları alanlara çağırıyoruz’

 

Kadınların katledilmesine rağmen hala suçlu gösterilmeye çalışılmasının nedeninin iktidar olduğunu dile getiren Seda, faillere ceza vermeyen iktidarın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilerek failleri cesaretlendirdiğini söyledi. Seda, “Bizler İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesini kabul etmiyoruz. Özgecan Aslan’ın katili Suphi Altındöken’i, Gülistan Doku’nun katili Zainal Abarakov’u, Pınar Gültekin’in katili Cemal Metin Avcı’yı Nadira Kadirova’nın katili Şirin Ünal’ı unutmadıysak, İpek Er’in katili Musa Orhan’ı, bugün Beyza Doğan’ın katili Selim Tekin’i  de unutmayacağız. Katillerden, katillere destek olanlardan hesap soracağız. Kadın katliamlarına karşı devleti göreve çağırıyoruz. Derhal İstanbul Sözleşmesi’ni uygulayın. Kadınların beden bütünlüğünü yaşam hakkını güvence altına alın. Kadınların eşit, özgür ve güvenli bir dünya da yaşaması için tüm kadınları, tüm insanları iktidara baskı yapması için alanlara çağırıyoruz” diyerek mücadele çağrısı yaptı.

Açıklama alkış ve sloganlarla son buldu.