Mardin’deki tecavüz faillerine ilişkin soru önergesi verildi
- 13:08 12 Ağustos 2022
- Siyaset
ANKARA - Mardin’de bir çocuğu tecavüze maruz bırakan Şeyhdavur D.’nin Derik Kaymakamı tarafından kanaat önderi olarak ağırlanmasına dair Adalet Bakanı’na soru soran HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay, “N.Ç.’ye tecavüz eden bu şahsı kanaat önderi seçen kişiler hakkında gerekli idari soruşturmaları yapacak mısınız?” diye sordu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Sözcüsü ve Mardin Milletvekili Ebru Günay, Mardin’in Derik ilçesinde 13 yaşındaki N.Ç.’ye tecavüz eden ve aralarında asker, memur, korucu, muhtar gibi birçok devlet görevlisinin bulunduğu 26 kişinin yargılandığı davanın hükümlüsü olan Şeyhdavut D.’nin Derik Kaymakamlığı tarafından yapılan bir etkinlikte “kanaat önderi” olarak ağırlanması üzerine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi sundu.
Tecavüzcüden ‘kanaat önderi’
13 yaşındaki N.Ç.’ye tecavüz eden ve aralarında asker, memur, korucu, muhtar gibi birçok devlet görevlisinin bulunduğu 26 kişinin yargılandığı davanın hükümlüsü olan Şeyhdavut D.’nin Derik Kaymakamlığı tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan bir etkinlikte “kanaat önderi” olarak ağırlanmasının ortaya çıktığının belirtildiği önergede, “Kamuoyunda yankı uyandıran söz konusu görüntü ve haberin ardından ilçede uzun yıllardan bu yana herkes tarafından bilinen ancak konuşulmayan ve yargının delillere rağmen dokunmadığı bir başka cinsel istismar olayı öğrenildi. Söz konusu olayın faillerinin ise, cinsel istismar sanığı Şeyhdavut D.’nin oğlu Hattap D. ve kuzeni Hasan D. olduğu öğrenilmiştir” denildi.
Yeni bir tecavüzün açığa çıktığına vurgu yapılan önergede olay şöyle özetlendi:
“Olay tarihinde 20 yaşında olan genç kadının anlattıklarına göre; olay Derik ilçesinde 2013 yılının Mart ayında yaşanmıştır. Komşusu olan Z. isimli kadın tarafından misafir olarak davet edilen genç kadın, daha sonra eve gelen Z.’nin akrabaları Hattap D. ve kuzeni Hasan D. tarafından tecavüze maruz kalmıştır. Yaşadıklarını ilk olarak kimseye anlatamayan genç kadının görüntülerini çeken Hattap D. ve Hasan D., bu görüntüleri yayınlamakla tehdit ederek, yeniden birlikte olmak istese de genç kadın bunu kabul etmemiştir.
Hamile kalınca sığınma evine yerleşti
Olaydan bir süre sonra tarım işçisi olarak gittiği Bursa’da rahatsızlanıp hastaneye kaldırılan genç kadının hamile olduğu ortaya çıkmıştır. Genç kadın failler hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Güvenlik kaygıları sebebiyle tarım işçisi olarak gittiği kentten geri dönmeyen genç kadın başına bir şey gelme endişesiyle gebeliğinin 5’inci ayında İstanbul’da sığınma evine yerleşerek, burada doğum yapmıştır.
Olay ‘delil yok’ denilerek kapatıldı
Bu sırada genç kadının suç duyurusu, Derik Cumhuriyet Savcılığı tarafından DNA örnekleri alınmadan ‘delil olmadığı’ gerekçesiyle verilen takipsizlik kararıyla kapatılmıştır. Bunun üzerine genç kadın, 2014 yılında çocuğun biyolojik babasının tespit edilmesi için İstanbul’da Aile Mahkemesi’ne başvurmuştur. Dilekçesinde, 2 kişinin kendisini alıkoyarak, tecavüz etmesi sonucu dünyaya gelen bebeğinin DNA’sı ile şikayetçi olduğu kişilerin DNA’sının karşılaştırılmasını isteyen genç kadının başvurusu Haziran 2016 tarihinde sonuçlanmış ve bebeğin biyolojik babasının Hattap D. olduğu belirlenmiştir.”
Ebru, Adalet Bakanı’nın şu soruları yanıtlamasını istedi:
“*Mart 2013 yılında yaşanan ve 20 yaşındaki bir genç kadının N.Ç. davasında cinsel istismar sanığı Şeyhdavut D.’nin oğlu Hattap D. ve kuzeni Hasan D. tarafından cinsel istismara maruz bırakıldığı olaydan haberiniz var mıdır?
*Genç kadının açtığı davanın Derik Cumhuriyet Savcılığı tarafından DNA örnekleri alınmadan ‘delil olmadığı’ gerekçesiyle takipsizlik kararıyla kapatılmasına dair herhangi bir soruşturma başlatılacak mıdır?
*Genç kadının 2014 yılında çocuğun biyolojik babasının tespit edilmesi için İstanbul’da Aile Mahkemesi’ne yaptığı başvuru sonucunda bebeğin biyolojik babasının Hattap D. olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine başlatacağınız herhangi bir soruşturma var mıdır?
*Mardin’de 13 yaşındaki N.Ç.’ye tecavüz eden ve aralarında asker, memur, korucu, muhtar gibi birçok devlet görevlisinin bulunduğu 26 kişinin yargılandığı davanın hükümlüsü olan Şeyhdavut D.’nin Derik Kaymakamlığı tarafından yapılan bir etkinlikte kanaat önderi seçilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu şahsı kanaat önderi seçen kişiler hakkında gerekli idari soruşturmaları yapacak mısınız?”