İZMİR - Adalet Nöbetinin 93’üncü gününde Kırıklar Cezaevinin önünde seslenen hak savunucuları, “Hasta mahpusları tahliye edin! Hapishanelerdeki hak ihlallerine son verin! Ölümleri durdurun” dedi.

 

Hasta ve infazı yakılan tutsakların tahliye edilmesi ve cezaevlerinde tecrit koşullarının sonlandırılması talebiyle başlatılan Adalet Nöbeti 93’üncü gününde Aysel Tuğluk ve Hasta Mahpuslara Özgürlük Platformu ile birlikte Kırıklar Cezaevi önünde devam etti. Eylemde ‘Hasta mahpusların sesi gözü kulağıyız’ yazılı pankart açıldı. Basın açıklamasını platform üyesi Hanife Çaçan okudu.

 

‘Hasta ve infazı yakılan tutsaklar serbest bırakılsın’

 

Açıklama öncesi söz alan tutsak yakını Fehime Poyraz hasta ve infazı yakılan tutsakların tahliye edilmesini talep ederek hasta tutsakların tedavilerinin ailelerinin yanında sağlanmasını istedi. Fehime “Siyasi tutsakların dosyaları boştur, hepsi boşa cezaevinde yatıyorlar. Ellerini vicdanlarına koysunlar” diye belirtti.

 

'651’i ağır 1517 hasta tutsak var'

 

Cezaevlerinin insan hakları konusunda en ağır ihlallerin yaşandığı yerlerin başında geldiğini belirten Hanife Çaçan, çeşitli düzeylerde hasta olan tutsakların tedavilerinin yapılmamasının tarihe insanlık suçu olarak geçtiğini söyleyerek,  “İnsan Hakları Derneği’nin raporlarında yer aldığı üzere 651’i ağır olmak üzere 1517 hasta mahpus, çoklu ve kronik rahatsızlıklarla, kanser gibi hastalıklar ile baş etmeye çalışmaktadır. Aysel Tuğluk örneğinde görüldüğü gibi bağımsız kuruluşların raporlarına rağmen tahliye edilmemektedirler” dedi.

 

‘Ayrımcı uygulamalar yaşam hakkını elden alıyor’

 

Ailelerine yakın olmak isteyen hasta tutsakların taleplerinin kulak arkası yapıldığını belirten Hanife, tutsakların hastaneye sevklerinin de işkenceye dönüştüğünü dile getirdi. Hanife “ Hasta mahpuslara dönük tüm ayrımcı uygulamalar hapishanelerden cenazelerin çıkmasına neden olmaktadır. Siyasi iktidar başta Kürt mahpuslar olmak üzere hasta mahpusların yaşam hakkını ellerinden almaktadır.  İlerleyen hastalığı nedeniyle basit gündelik işlerini dahi tek başına yapamayan, yaşamsal gereksinimlerini karşılayamayan, üstelik cümle dahi kuramadığı halde savunma vermeye zorlanan Aysel Tuğluk’un tahliye edilmemesi,  siyasi iktidarın hasta mahpusları ölüme gönderme konusundaki ısrarının en somut örneğidir” diye ifade etti.

 

'Yasalara uyun'

 

Hasta tutukluların yakınlarının verdiği mücadelelerinin tarihe bir demokrasi ve insan hakları dersi olarak kaydedildiğini dile getiren Hanife “Ulusal ve uluslararası yasa ve yönetmeliklere uygun davranın! Hasta mahpusları tahliye edin! Hapishanelerdeki hak ihlallerine son verin! Ölümleri durdurun” dedi.

 

Açıklama, “Biji berxedana zindanan”, “Siyasi tutsaklara özgürlük” “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganlarıyla son buldu.