Pervin Buldan: Eşit temsiliyetin yol haritası HDP fikriyatıdır

  • 17:31 26 Temmuz 2021
  • Siyaset
 
KOCAELİ -  Partisinin “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” programında Kocaeli’de konuşan HDP Eş Genel Pervin Buldan, Cumhurbaşkanlığı sisteminin zalimleri şaha kaldırdığını belirterek, “Demokratik cumhuriyetin, demokratik katılımcı bir yönetimin, güçlü yerel demokrasinin, kadınların eşit temsiliyetinin yol haritası HDP’nin fikriyatıdır. Halk her şeyin farkındadır. Sabırsızlıkla sandığı beklemektedir” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve beraberindeki heyet, partilerine yönelik kapatma davası, baskı ve son dönemde artan ırkçı saldırılara karşı yürüttükleri “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” programı kapsamında siyasi parti, sivil toplum örgütleri ve basın temsilcileriyle bir araya geldi. Kocaeli’de bulunan Tanyıldız Düğün Salonu gerçekleşen buluşma salonuna “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” pankartları ve partinin bayrakları asıldı. Pervin Buldan’a milletvekilleri Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Ali Kenanoğlu eşlik etti.
 
‘Adalet sistemini iktidar çökertti’
 
Burada söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, konuşmasına cezaevlerinde tutuklu bulunan siyasetçilere selamlayarak başladı. İktidarın ülkeyi yönetemediğini dile getiren Pervin, “İşsizlik, yoksulluk, açlık ve sefalet milyonlara yayılmış durumdadır. Hukuk ve adalet sistemi üstünlerin hukukuna dayanan bu iktidar tarafından çökertilmiş durumdadır. Demokratik siyaset, toplumsal muhalefet ve medya ağır baskı altındadır. Topluma hizmet etmesi gereken kamu kurumları, AKP-MHP’nin yandaş çiftliğine dönüştürülmüştür. Çete-mafya düzeni, mala, mülke çökme, kara para yine bu iktidar döneminin marifetleri arasındadır. Ayyuka çıkan mafya çeteler karşısında üç maymunu oynayan yargının hali tam bir kepazelik örneğidir” dedi.
 
‘Yolsuzluk yapılmayan bir kurum bırakmadılar’
 
“Merkez Bankası’nın rezervlerine varıncaya kadar ülke kaynaklarına yönelik iktidarın yolsuzluk zinciri her yeri sarmış durumdadır” diyen Pervin, “Merkezden taşraya kadar yolsuzluk yapılmayan bir kurum neredeyse bırakmadılar. Üç yıl önce Türkiye’yi şaha kaldıracağız, ekonomiyi uçuracağız vaatleriyle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini kurdular. Üç yılın sonunda bu sistem; sarayın ve yandaşlarının ekonomisini uçuşa geçiren, yolsuzluk yapanları, mafya düzeni kuranları, topluma ve kadına şiddet uygulayanları, baskı ve zulüm yapanları şaha kaldıran bir sisteme dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.
 
‘Buranın alın teri Sarayın kasasına akmaktadır’
 
 Pervin’in konuşmasının satır başları şöyle: 
 
“Kocaeli, Türkiye ekonomisini ayakta tutan kentlerden biridir. En çok alın terinin döküldüğü bir kenttir. Kocaeli’nin emekçi halkları üretmekte, buranın alın teri ise Saray’ın kasasına akmaktadır. Kısa çalışma ödeneğinin sona ermesiyle bu kentte yüzlerce işçi işten çıkartıldı. Kod-29’la işçilerin işi elinden alınmaktadır. İş cinayetlerinde her yıl onlarca emekçi bu kentte yaşamını yitirmektedir. Yine pandemide burada fabrikalar tam kapasite çalıştırıldı, işçiler ölüme gönderildi. İşçi ve esnafa destek sunulmadı. Tüm Türkiye’de olduğu gibi. Kocaeli sömürünün, hak gaspının yoğun olduğu bir kent olmakla birlikte aynı zamanda işçi direnişlerinin de önemli merkezlerindendir.
 
Kapatma davası 
 
Evet, ülke bu haldeyken, şimdi bu iktidarın söylemlerine baktığınızda; Türkiye sanki gayet iyi yönetiliyor, ekonomi büyüyor, işsizlik yok, yoksulluk yok! İşler gayet yolundadır! Ama gerçek tablo böyle değildir. Tabi bu yalanlara inanacak kimseyi bulamıyorlar. Halk her şeyin farkındadır. Sabırsızlıkla sandığı beklemektedir. İktidar da kaybedeceğini biliyor ve görüyor. Halkın içine çıkacak yüzlerinin olmadığını kendileri de iyi biliyor. O nedenle baskıyla, zorla, şiddet politikalarıyla, korku iklimiyle, siyasi mühendislik faaliyetleriyle, yargı marifetiyle, OHAL’le, kara propagandayla iktidar ömürlerini uzatabilmenin yollarını arıyorlar. Bunun için HDP hakkında kapatma davası açtılar. Yürüttüğümüz demokratik siyaseti kapatma gerekçesi yapabilmek için yalan üstüne yalan ürettiler. Amaç HDP’nin siyasetteki değişim gücünü, demokrasi mücadelesine öncülük eden siyasi rolünü engellemek, gücünü kırmaktır.
 
HDP oyunları bozuyor
 
Siyaseti rekabet aracı olarak değil, intikam aracı olarak görüyorlar. Sevgili Selahattin Demirtaş ve binlerce arkadaşımız 5 yıldır tutukludur. Neden? AKP, 7 Haziran’da kaybetmesinin intikamını almaktadır. Yeni 7 Haziran’lar yaşamamak için HDP’yi ve demokratik siyaseti kuşatma altına almanın gayreti içerisindedirler. 31 Mart yerel seçimlerde kazandığımız belediyelere mafya yöntemleriyle çöktüler, gasp ettiler. Siyasi hırsızlık olan kayyım politikasını her yere yaydılar. Neden? 31 Mart ve 23 Haziran’da, İstanbul’da, Ankara’da, Mersin’de, Adana’da faşizme kaybettirdiğimiz içindir! Kapatma davası da, Kobanê kumpas davası da, AKP’nin siyaseten kapanmaması için HDP’yi kapattırma amaçlı sinsi bir plandır. Partimize yönelik İzmir’de, Marmaris’te, en son Elazığ’da yapılan örgütlü saldırılar da aynı planın parçasıdır. Ama yaptıkları tüm hesaplar, oyunlar eninde sonunda dönüp dolaşıp yine HDP’ye çarpmaktadır. HDP oyunları da, hesapları da sürekli bozmaktadır! Bozmaya devam edecektir!
 
Ülkenin renklerini değiştiremeyecekler
 
Farklılıkları yok sayan tekçilik dayatmalarını HDP’nin çoğulculuk fikriyatı bozmaktadır. Halklar için özgürlük, inançlar için eşitlik, gençler ve kadınlar için kendi özgür geleceklerini kurma olanağı HDP fikriyatının temelidir. Demokratik cumhuriyetin, demokratik katılımcı bir yönetimin, güçlü yerel demokrasinin, kadınların eşit temsiliyetinin yol haritası HDP’nin fikriyatıdır. Bu fikriyatın hedefi; Kürtlerin, Türklerin, Alevilerin, Ermenilerin, Arapların, Süryanilerin, Lazların, Çerkeslerin, Romanların, Pomakların, her kimlik ve inancın eşitçe ve özgürce yaşamını sağlamaktır. Kimsenin kimseden üstün olmadığı, birbirini baskılamadığı, dışlamadığı, herkesin hakkının ve hukukunun güvence altına alındığı bir sistemi yaratmaktır. Türkiye’nin ihtiyacı tam da budur. Halklar arası köprüyü daha da güçlendirmektir. Bunda sonuna kadar ısrarlı ve kararlıyız! Bunu başaracağız. AKP-MHP, çok renkliliği tekleştirmeyi başaramayacaktır. Ülkenin renklerini değiştiremeyecekler!
 
Kürt sorunu çözülmeden Türkiye düzlüğe çıkmaz
 
Türkiye’nin önünde duran en önemli sorunlardan biri Kürt sorunudur. Kürt sorunu, diyalogla, müzakereyle ve demokratik adımlarla çözülebilecek bir sorun iken, şiddet ve savaş politikalarıyla sonuç almaya çalışan iktidar tüm ülkeye kaybettirmektedir. Kürt sorunu çözülmeden Türkiye düzlüğe çıkmaz. Türkiye ekonomik, siyasal krizlerden kurtulamaz. Adaletsizlik ve hukuksuzluklar, yolsuzluk ve yoksulluk, mafya düzeni son bulmaz! Bu nedenle HDP, inatla ve cesaretle Kürt sorununun demokratik çözümünü savunmakta, savaş ve şiddet dışındaki demokratik çözüm yollarını göstermektedir. Siyaseti işaret etmektedir. İktidar ve ortağının savaş siyasetini bozduğumuz, milyonların barış hakkını savunduğumuz için HDP olarak hedefteyiz.
 
Tecrit tüm topluma uygulanıyor
 
Demokratik çözüm yollarını tıkamak için İmralı’da Sayın Öcalan’a karşı 6 yıldır hukuksuzca tecrit uygulanmaktadır. Tüm bu politikaların amacı, darbe-kayyım-yolsuzluk-çete-mafya düzenini devam ettirmektir. Biz, Türkiye bu çözümsüzlük sarmalından, türbülanstan çıksın diye mücadele yürütüyoruz.  Tecrit bir kişiye yönelik değildir. Herkesedir, tüm toplumadır, demokratik siyasettedir.
 
Buradan şunun altını da özellikle çizmek istiyorum: Kürt sorunu sadece HDP’nin sorunu değildir. Tüm siyasi partilerin, parlamentonun, demokratik kurumların ve sivil toplum örgütlerinin ortak sorunudur. Bu konuda daha cesur, daha kararlı ve kalıcı politikalar üretilmesi gerekir. Demokratik bir sisteme geçiş ancak Kürt sorununun demokratik çözümüyle sağlanabilir, başarılabilir.
 
HDP ülkenin barış teminatıdır
 
Partimiz çözümde ve barış siyasetinde sonuna kadar ısrarlı ve kararlı. Biz, neye mal olursa olsun bu çizgimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Çözümü; siyasetin ve toplumun gündemine taşımaya devam edeceğiz! Bu ülkede çözümün de, barışın da, demokrasinin de teminatı HDP’dir. HDP’nin fikriyatıdır. Emeğin ve alın terinin, adaletin, birlikte yaşamın teminatı HDP’nin fikriyatıdır.
 
Kadın partisi HDP, eşbaşkanlıkla, eşit temsiliyetle, kadın mücadelesiyle kadınların özgür geleceğinin ve tüm kazanımlarının teminatıdır. HDP’nin yeni yaşam siyaseti toplumsallaşmıştır. Herkeste büyük bir heyecana, umuda ve cesarete dönüşmüştür. Bu fikriyatı, tutuklamalarla, kapatma davalarıyla, baskı politikalarıyla durduramayacaklar Bunu engelleyemeyecekler! HDP fikriyatını kapatamayacaklar! Kapattırmayacağız. 
 
HDP’siz Türkiye’ye izin vermeyeceğiz
 
Günlerdir alanlardayız, sahadayız. Halkımızın içindeyiz. İşçilerle, emekçilerle, esnafla, kadınlarla, üreticilerle birlikteyiz. Demokrasiden, barıştan, adaletten yana olan herkesle birlikteyiz. Ortak ses olduk, ortak söz olduk. Ortak güç olduk. İşte demokrasi ittifakı tam da budur, değişim isteyen, barış isteyen, adalet isteyen, demokratik bir ortamda eşitçe yaşamak isteyen toplumsal ittifaklardır, mücadele sözleşmesidir!
 
Yönetilemeyen bir ülkeyi yönetme iddiası ve hedefiyle yola çıktık ve kararlı adımlarla bu yolda ilerliyoruz. HDP’siz bir yaşam, HDP’siz bir siyaset, HDP’siz bir parlamento ve HDP’siz bir Türkiye hevesinde olanlara izin vermeyeceğiz. Yaşamda da, siyasette de, parlamentoda da Türkiye’nin her yerinde de halkımızın yanında olmaya devam edeceğiz. HDP yaşamda olduğu kadar demokratik yönetimde de fikriyatıyla, ilkeleriyle mutlaka söz sahibi olacaktır.
 
Demokrasi dönemini hep birlikte başlatacağız
 
Türkiye’yi hukuksuzluğun, adaletsizliğin, çözümsüzlüğün, yolsuzluğun girdabına sürükleyen karanlık düzeni hep birlikte, Türkiye halklarıyla, demokrasi güçleriyle, sivil toplumla, kadınlarla ve gençlerle bunu birlikte değiştireceğiz. Bu süreçte karamsarlığa, umutsuzluğa asla yer yoktur. Cesur olacağız! Kararlı olacağız! Birlikte yol yürüyeceğiz. Omuz omuza vereceğiz. Yan yana duracağız. Toplumsal dayanışmamızı daha da güçlendireceğiz ve bu karanlığı aydınlığa dönüştüreceğiz. Halkların, hakkın, hukukun, barışın, adaletin ve güçlü demokrasinin dönemini birlikte dönemini başlatacağız!”
 
Pervin’in konuşmasının ardından siyasi parti, sivil toplum örgütleri ve basın temsilcileri söz alarak, yaşanan sorunlara dikkat çekerek, çözüm üretme siyaseti üzerine konuşmalar yaptı.
 
Konuşmalardan sonra Pervin ve beraberindeki heyet Kocaeli’nin Gebze ilçesinde gerçekleştirilecek olan halk buluşmasına katılmak üzere yola çıktı.