İstanbul Sözleşmesi Meclis gündeminde

  • 15:40 23 Mart 2021
  • Siyaset
 
ANKARA - HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, feshedilen İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin Meclis’e araştırma önergesi verdi. Önergede, kadın kazanımlarının hedefte olduğuna dikkat çekildi.  
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grupbaşkan vekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile feshedilen İstanbul Sözleşmesi'nin geri çekilmesi ile birlikte yaratacağı olası etkileri ve olumsuzlukların araştırılması amacıyla Meclis'e Araştırma Önergesi verdi.
 
‘Kadın üniversitelerin kurulması bundan ari değil’
 
İstanbul Sözleşmesi'nin Türkiye’ye yükümlülükler getirdiğini, ancak aradan geçen zaman zarfında şiddetin engellenmesi bir yana giderek artmasının sorgulanması gerektiğine işaret edilen önergede, iktidarın kadın kazanımlarını hedef alan yaklaşımının ilk olmadığı kaydedildi. Önergede, “Müftü tarafından kıyılacak olan nikâhın yasalaşması geçtiğimiz yıllarda gösterilen muhalefete rağmen gerçekleşmiş olup nafakaya ilişkin düzenlemenin erkek lehine değiştirilmesi de iktidarın sürekli gündemindedir. Elbette cumhurbaşkanı tarafından dillendirilen kadın üniversitesi kurulmasına yönelik söylemler de bundan ari değildir. Söylem ve eylem bazında iktidarın hayata geçirdiği tüm bu hususlar, kadın kazanımlarının kaldırılmasına dönük olmuştur” denildi.
 
‘Kadın kazanımlarının hedefte olduğu manasına geliyor’
 
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin, “Muhafazakâr camianın rahatsız olduğu hükümler var. Eleştiriler duyuyorum” sözleri hatırlatılan önergede, “Hukuken bir geçerliliği olmasa dahi, bu kararname iktidarın toplumsal cinsiyete dair bakış açısını göstermesi bakımından son derece tehlikelidir. İstanbul Sözleşmesi; kadına yönelik şiddeti ve aile içi şiddeti önlemede önemli bir adım olup Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu, TBMM’nin de ilk onayladığı sözleşme olması açısından dikkate değerdir. Gelinen aşamada ise Sözleşme’nin yok sayılmasına dair bu tutum, tüm kadın kazanımlarının hedefte olduğu manasına gelmektedir” ifadelerine yer verildi.
 
‘Sözleşmenin feshedilmesi kadınları korunaksız hale getirecek’
 
Türkiye’nin ilk imzaladığında “gurur” olarak lanse ettiği sözleşmeden çekilmesinin bir izahının olmadığı vurgulanan önergede, kadınları tamamen yok sayan bir zihniyet inşasına ilişkin tahayyülü olduğu kaydedildi. Önergede, “Sözleşmenin feshinin; kadınları öldürülmeye, psikolojik şiddete, ısrarlı takibe, zorla evlendirmeye, taciz dâhil cinsel şiddete karşı savunmasız hale getireceği açıktır.  Toplumun diğer yarısını oluşturan kadınların mücadelesi, kadınların on yıllar boyunca elde ettiği kazanımları ayakta tutmak ve ileriye taşımak için çığır açıcı olmuştur. Buna karşın kadını toplumsal yaşamdan soyutlayacak düzenlemelerin hayata geçirilmesinin toplumun tümü için büyük bir yıkım olacağı açıktır. Mevcut kadın kazanımlarının sahiplenilmesi ve daha da ileriye götürecek adımların atılması tüm toplumun geleceği için elzemdir” ifadeleri kullanıldı.