Ebru Günay: Antifaşist bloğu kurma çalışmalarımız başladı

  • 12:05 16 Ekim 2020
  • Siyaset
ANKARA - Haftalık basın toplantısında konuşan HDP Sözcüsü Ebru Günay, HDP’de rant arayan ama aradığı rantı bulamayan isimler üzerinden HDP’nin kriminalize edilemeyeceğini belirterek, “HDP’nin illa bir yerle bağını arıyorsanız biz söyleyelim, bizim tek ve sağlam bağımız halkımızladır” dedi. Ebru, ayrıca antifaşist bloğu kurma çalışmalarının başladığını kaydetti.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında güncel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
 
Toplumsal sorunların giderek ağırlaştığını ve iktidarın toplumu gittikçe daha fazla cendereye sürüklediğini belirterek konuşmasına başlayan Ebru, “Bu yönetim zihniyeti toplumsal değerleri çürütüyor, haksızlık ve hukuksuzluk diz boyu, topluma açlık ve sefaletin en katmerli hali yaşatılıyor ama bütün bunlara rağmen umutlarımız dipdiri, geleceğe olan inancımız her zamankinden daha büyük. Çünkü HDP gibi bir mücadele kurumu var” dedi.
 
‘8 yılda ezberleri bozduk, alternatif olduk’
 
HDP’nin 8’inci kuruluş yıl dönümüne değinen Ebru, “Bundan tam sekiz yıl önce, Türkiye halklarına nefes aldırmayı amaçlayan, demokratik bir gelecek inşası için toplanan bizler;  HDK kararıyla partimiz HDP’yi kurduk. Tekliğin değil, çokluğun partisi olmak için yola çıktık. Sistem partilerine karşı gerçek bir alternatif olduk, Türkiye siyasetinde ezberleri bozduk, dengeleri değiştirdik. Umut olduk, özgür ve eşit bir birliktelik için siyasetin yozlaştığı bir iklimde sahnedeki yerimizi aldık! Üçüncü yol siyasetiyle kısa sürede yenilmez denileni yendik, iktidarları sarstık ve başka bir yaşam mümkün dedik” ifadelerini kullandı.
 
‘HDP her inançtan her kültürden insanların ortak evidir’
 
Meclis ve sokak siyasetini aynı anda ve coşkuyla yürütmek için yola çıktıklarını kaydeden Ebru, sözlerini şöyle sürdürdü: “HDP’nin 8’inci yılını Türkiye halklarına, kadınlara, gençlere, çocuklara, bu ülkenin tüm renklerine, emek veren ve bedel ödeyen yoldaşlarımıza, bizimle yan yana duran dostlarımıza bir kez daha kutluyorum. Bizler HDP’yi kurduğumuzda; bu ülkenin emekçileri, ezilenleri, yoksulları için umut olabilecek bir gelecek hayal ettik. Kürt siyasal hareketi ile Türkiye sosyalist hareketinin stratejik ortaklığına dayanan bu fikir, halkların ortak yaşamı, kadın mücadelesinin engin deneyimi ve inadıyla zenginleşti, ekoloji mücadelesinin yerelliği ile memleketin her yerinde ses oldu, gençlik aşısıyla gençleşti, sınırlarını aştı. Her dinden her inançtan yoldaşlarımızın katkılarıyla bir halklar bahçesine dönüştü.
 
Faşizme karşı mücadeleyi harlandırmak için çalışıyoruz
 
8 yıldır inançla, umutla, direnişle çalışıyoruz, mücadele ediyoruz. 8 yıldır, Yezidlere karşı direniş geleneğinin temsilciliğini yapıyoruz. Mahirlerin, İboların, Mazlumların direniş ve mücadele ateşini faşizme karşı mücadele de harlandırmak için çalışıyoruz! Hakikat aşkıyla yanıyoruz, hakikati canımız pahasına savunuyoruz. Savunmaya devam edeceğiz!”
 
‘Yüzbinlerce emekçinin alınteri bize rehberlik ediyor’
 
“Son beş yıldır karşı karşıya kaldığımız amansız baskıya rağmen dimdik ayaktayız ve faşizme karşı mücadeleyi sürdürüyoruz” diyen Ebru, sadece oy verdiği için baskılara maruz kalan, bombaların, katliamların hedefi olan, yaşamını yitiren, tutsak olan, sürgün edilen, sivil ölüme mahkum edilmiş yüzbinlerce emekçinin alın terinin kendilerine rehberlik ettiğini vurguladı. Ebru, “Partimizin kuruluşunun 8’inci yılında bu vesileyle demokrasi şehitlerine olan bağlılığımızı bir kez daha yeniliyor ve bu yılı her biri birbirinden değerli yoldaşlarımıza adıyoruz” diye konuştu.
 
HDP temelleri sağlam bir paradigmadır
 
Ebru, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hep söyledik, bir kere daha söyleyelim: Maruz kaldığımız baskıların binde birine maruz kalan hiçbir parti ayakta kalamazdı. Hele hele AKP ya da MHP gibi rant ve sömürü için kurulan partiler birkaç ayda yerle yeksan olurdu. Peki nasıl oluyor da HDP dimdik ayakta? Çünkü HDP, temelleri çok sağlam bir paradigmadır.Rant ve çıkar ortaklığına dayalı bir parti değiliz biz. Demokratik temeli sağlam, bileşen hukukuyla donanmış, her ezilen, ötekileştirilen, dışlanan, sömürülen, hak arayan herkes için haklı olan, hakikati arayan herkes için, onların dertlerini haykırmak için kurulmuş bir partiyiz.
 
Özgürlüğü hep birlikte halkımızla birlikte öreceğiz
 
HDP Alevidir, Sünnidir, Êzidî, Kürt, Türk, Arap, Ermeni, Süryani, Laz, Çerkez, Pomak’tır. HDP Ceylan Önkol, Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Medeni Yıldırım’dır. HDP, bu ülkenin demokratik mücadelesinin köşe taşıdır, temel direğidir, teslim alınamaz, diz çöktürülemez. Halklarımız umutsuzluğa kapılmasın, biz bu zamana kadar yapılanlara nasıl direndiysek bundan sonra yapılacak olanlara o kararlılıkla direneceğiz. İlmek ilmek adaleti, demokrasiyi, özgürlüğü hep birlikte halkımızla birlikte öreceğiz.
 
Çözümün adresiyiz
 
HDP günümüzde, AKP-MHP’nin faşizme yürüyüşü önündeki en kararlı siyasi direniş mevzisidir. Bu ülkeyi ve ülkenin güzel halklarını faşizme mahkum etmeyeceğiz. Demokratik siyasette ısrar ederek puslu havayı mutlaka dağıtacağız. Çözümün adresi bizler olacağız. Toplumla müzakere ederek faşizme karşı direniş hattını daha da güçlendirecek ve bu mücadelenin öncü partisi olacağız! Kürt sorunun demokratik temelde çözümü ve Türkiye’nin demokratikleştirilmesi mücadelesinden bir an bile taviz vermeyeceğiz.5 yıldır akla hayale gelmeyen baskılar ve çeşitli oyunlarla bizi yok etmeye çalışanlara buradan hatırlatıyoruz: Yaptığınız her saldırı bizi büyütmekten başka bir işe yaramayacaktır.
 
Tek ve sağlam bağımız halkımızladır
 
Sadece Türkiye halkları için değil tüm bölge halkları için tehdit haline gelmiş iktidarınızı yerle bir etmeye kararlıyız. Irkçı ve cinsiyetçi kadın düşmanı politikalarınız sürdükçe bizi karşınızda görmeye devam edeceksiniz. HDP’de rant arayan ama aradığı rantı bulamayan isimler üzerinden HDP’yi kriminalize edemezsiniz. HDP’nin illa bir yerle bağını arıyorsanız biz söyleyelim, bizim tek ve en sağlam bağımız halkımızladır. 
 
Antifaşist bloğu büyüterek bu ülkeye barışı ve demokrasiyi getireceğiz
 
Bütün saldırılara karşı Anti-faşist bloku büyüterek faşizmi yeneceğimize dair kararlığımız tamdır. Tecride karşı mücadele etmeye devam ederek bu ülkeye barışı, demokrasiyi ve adaleti mutlaka ama mutlaka getireceğiz. Bu vesileyle Pazar günü İstanbul’da yapacağımız merkezi kutlamamıza bütün dostlarımızı davet ediyoruz ve herkesi bekliyoruz. HDP’nin mücadelesi faşizme karşı verilen mücadeledir. Çünkü HDP aynı zamanda ırkçılığın ve faşizmin de panzehiridir. Bu faşizmle ve saldırganlıkla mücadele etmek bizim varlık sebebimizdir. 
 
Örgüt propagandası çıkarmaya yeltenecek kadar rezilsiniz
 
Topluma karşı saldırılarını azgınlaştırdılar. En son İstanbul’da Mezopotamya Kültür Merkezi’nin (MKM), tiyatro ekibi Teatra Jiyana Nû (Yeni Yaşam Tiyatrosu) ekibi tarafından İBB Şehir Tiyatroları Sahnesinde sergilenmek istenen Kürtçe ‘Bêrû/Yüzsüz’ oyunu talimatı yukarıdan aldığı anlaşılan Gaziosmanpaşa Kaymakamı tarafından yasaklandı. Yasaklamaya ‘kamu güvenliğini’ gerekçe gösterdiler. Bu oyun İtalyan Yazar Dario Fo’nun eserinden uyarlanmış ve daha önce sayısız kez hem Türkçe hem de Kürtçe sahnelenmiş. İtalya’da geçen, bir araba fabrikasındaki patron-işçi çelişkisini tiye alan 40 yıllık bir evrensel oyundan örgüt propagandası çıkarmaya yeltenecek kadar rezil bir durum ile karşı karşıyayız. Bu oyun defalarca sahnelendi ve her seferinde oyun metni, Türkçe çevirisi ile emniyete gönderildi. 
 
İktidar Kürtçeye yönelik düşmanlığı sistematik hale getirdi
 
Bu iktidar Türkiye’de günlük yayın yapan tek Kürtçe gazeteyi Azadiya Welat’ı, Kürt Enstitüsü’nü kapattı, Kürtçe okulları mühürledi, Kürtçeyi meclis tutanaklarında ‘bilinmeyen dil’ olarak kodladı, Kürtçe konuşan vekillerimizi cezalandırdı. 2016’dan beri devam eden kayyım darbesiyle esas olarak Kürtçeyi hedef aldılar. Kayyımların ilk işi sokak adlarını Türkçeleştirdi, Kürtçe tabelaları indirdi, Kürtçe hizmet veren kurumları kapattı, belediyelerin resmi sitelerinden Kürtçe dilini kaldırdı, kütüphaneleri kapattı, Kürt dili üzerine çalışanların ve Kürtçe şarkı paylaşım yapanların işine son verdi.
 
Tutuklanan gazeteciler
 
İktidarın teşviki ile gerçekleşen bu ırkçı saldırılar ülkeyi yaşanmaz hale getirmeye devam ediyor. Toplumu çürütüyor. Van’daki helikopter atılma vahşetinin üzerinden 1 ayı aşkın zaman geçti. Servet Turgut’u katleden, Osman Şiban’ı komalık eden hiç kimse hakkında tek bir soruşturma açılmadı, tek bir kişi dahi gözaltına alınmadı; aksine Mezopotamya Haber Ajansı muhabiri Adnan Bilen ve Cemil Uğur, Jinnews muhabiri Şehriban Abi ve gazeteci Nazan Sala tutuklandı. Bu yöntemlerle suçlarını gizlemeye çalışıyorlar ama nafile.”
 
İpek Er davası
 
Konuşmasında İpek Er’e yönelik cinsel saldırıda aynı tutumun sergilendiğine dikkati çeken Ebru, Musa Orhan’ın bugün tekrar yargı karşısına çıkacağını ve davanın Siirt 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüleceğini anımsattı. Davanın artık tüm kadınların davası olduğunu belirten Ebru, “Biz hem HDP olarak özelde de HDP Kadın Meclisi ve kadın hareketi olarak sonuna kadar bu davanın takipçisi olacağız. Musa Orhan’ın ceza alması için elimizden geleni yapacağız” dedi.
 
‘Bu, saray yargısının meydan okumasıdır’
 
Ebru, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu ile ilgili “Dokunulmazlığı kaldırılmadan yargılama yapılmamalıydı” diyerek hak ihlali yapıldığına hükmettiğini anımsattı. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin, AYM’nin kararının “yerindelik denetimi kapsamında kaldığı” gerekçesiyle, AYM’yi tanımadığını ifade eden Ebru, bu kararın her şeyden önce yargıya siyasi müdahale olduğu ve AYM’nin de tespit ettiği gibi yapılan “hak ihlali”ni devam ettirme ısrarı olduğunu kaydetti.
 
Barolara ve TTB’ye yönelik müdahaleler
 
Ebru, barolara ve Türk Tabipleri Birliği’ne müdahalelere de işaret ederek, “İçişleri Bakanlığının 2 Ekim tarihli genelgesiyle genel kurulların 1 Aralık’a kadar ertelendiğini duyurdular. Hangi hakla, hangi yetkiyle? İçişleri Bakanlığı kendini kanunun üzerinde görerek, yayınladığı bir genelgeyle resmen kanunları iptal etmiştir. Bu genelge açık şekilde hukuka aykırıdır ve tıpkı çoklu baro düzenlemesi gibi yargının kurucu unsuru olan savunmaya yürütmenin yani siyasetin müdahalesidir. Erdoğan yaptığı son grup toplantısında da TTB’ye de benzer bir müdahale bulunacaklarını açıkladı. Her yerde aynı hukuksuzlukla hareket ediyorlar, aynı saldırıyı gerçekleştiriyorlar” dedi
 
‘Antifaşist bloğu kurma çalışmalarımız başladı’
 
HDP’nin tüm bu tartışmaları 10-11 Ekim tarihinde İstanbul’da gerçekleştirdiği Parti Meclisi (PM) toplantısında detaylıca ele aldığını vurgulayan Ebru, şunları söyledi: “Partimiz yeni bir mücadele programı üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Detaylarını en kısada kamuoyuyla paylaşacağız. 10 Ekim’de hayatını kaybeden canlarımıza adanan PM toplantımızda anti-faşist mücadele bloğunu bir kez daha kurma kararımız teyit edilmiştir. Bu konuda çalışmalarımız başlamış durumda ve en kısa sürede de bunun sonuçlandıracağız.”