Feleknas Uca: Yüzünüzü Şengal’e dönün

  • 09:03 16 Ekim 2020
  • Siyaset
Safiye Alağaş
 
DİYARBAKIR - Federe Kürdistan Yönetimi ve Irak Merkezi Hükümet arasında imzalanan anlaşmayı değerlendiren HDP’li Feleknas Uca, "Anlaşma ile özgür yaşam felsefesini yok etmek istiyorlar. Şunu unutmasınlar, eğer Şengal giderse Rojava, Hewlêr ve Süleymaniye de gider" dedi.
 
Federe Kürdistan Yönetimi ve Irak Merkezi Hükümet arasında Şengal’in yeniden inşası, idaresi ve güvenliği konusunda Şengal halkına danışılmadan anlaşma imzalandı. Anlaşmaya göre, Şengal güvenlik alanı Bağdat'ta bağlı kalacak, idari ve hizmet alanında ise Bağdat ve Hewlêr ortaklaşacak. Anlaşmayı değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca anlaşmadan önce 2014 yılında DAİŞ'in Şengal'e yönelik saldırılarına bakmak gerektiğini belirtti.
 
‘3 bine yakın Êzidî kadın DAİŞ’in elinde’
 
Saldırıdan önce Êzidî halkının örgütlü olmadığını ve savunma gücünün de oluşmadığını hatırlatan Feleknas, "Kendilerini savunacak bir gücü yoktu. Şengal'i ve Êzidî halkını savunduğunu söyleyen güçler DAİŞ geldiğinde ilk onlar kaçıp gitti. Bugün hala 3 bine yakın Êzidî kadın, DAİŞ'in elinde. Binlerce insanın akıbeti belli değil, yüz binlerce insan topraklarından oldu ve binlercesi çadırlarda yaşıyor" dedi.
 
‘Êzidî halkı için inanç merkezi’
 
DAİŞ'in saldırısı sırasında Türkiye’nin de sık sık Şengal’i bombaladığını anımsatan Feleknas, Türkiye'nin aynı zamanda Şengal halkını da sürekli tehdit ettiğini söyledi. Türkiye'nin kendisine göre bir Şengal yaratmak istediğinin altını çizen Feleknas, bunun nedenini ise şu sözlerle özetledi: "Türk devleti DAİŞ'in yapamadığını yapmak istiyor. Şengal’in Êzidî halkı için tarihi yeri ve temelleri olan bir yer. Êzidî halkının inancının temeli burada bulunuyor. Yezidxanın merkezi burada. Yani Êzidî halkı için inanç merkezi. Bu İnanç merkezini ellerinden almak istiyorlar. DAİŞ Êzidî halkı için bir ferman çıkardı. Êzidî halkı DAİŞ saldırısından sonra kendi özsavunmalarını oluşturdu.”
 
‘Yeniden Êzidî halkını kurban vermek istiyor'
 
Söz konusu anlaşma ile Şengal halkının iradesinin dışarıda bırakıldığını kaydeden Feleknas, şöyle devam etti: "Şengal katliamında büyük bedeller verildi. Tüm dünyanın gözü önünde bir katliam yaşandı. Kimse imdadına koşmadı. Kürt özgürlük hareketinin 12 savaşçısı yüzünü Şengal dağlarına dönerek halk için bir koridor oluşturdu. 150 bin Êzidî’yi korudu. Şengal'in boşaltılması Kürdistan’ın ve tarihin boşaltılması anlamına geliyor. Êzidîleri Kürdistan tarihinden silmek istiyorlar. Yine aynı şekilde Rojava'yı aynı şekilde boşaltmak istiyorlar. Yüz binlerce Êzidîler kendi topraklarında mülteci konumuna düştü. Yapılan anlaşma Êzidî halkının buradan çıkarılmasına dönüktür. Öncelikle Kürdistan Bölgesel Yönetimi ve Irak Merkezi hükümet bu konuyu parlamentoda gündeme getirip tartışmalıydı. Sonra Êzidî halkı ile birlikte tartışma yürütmeliydi. Tartışmalar neticesinde anlaşmaya ihtiyaç duyulması halinde yapılmalıydı. Anlaşma da Şengal halkını koruyacak şekilde yapılmalıydı. Ancak dün Şengal’i bırakıp kaçanlar bugün Êzidîleri yeniden kurban etmek istiyorlar. Buna müsaade etmeyeceğiz. Şengal katliamı yaşandığına Bağdat hükümeti Êzidî halkını ne kadar korudu?"
 
'Siyasi bir karar'
 
Feleknas, 1923’te yapılan Lozan Anlaşması’na işaret ederek, bu anlaşma ile Kürtlerin yaşadığı bölgenin 4 parçaya bölündüğünü kaydetti. Bunun Kürtlerin iradesi dışında yapıldığına işaret eden Feleknas, “Bu gün yine aynı şey yapılıyor. Şengal halkı olmadan masa başında anlaşma yapılıyor. Bu Lozan'ın tekrarı anlamına geliyor. Bunun siyasi bir karar olduğunu biliyoruz. Amerika ve Türkiye'nin isteği üzerine yapılan bir anlaşma. Amerika'nın da Türkiye'nin de Şengal üzerinde hesapları var. Şengal defalarca bombalandı. Ancak uluslararası güçler hep sessiz kalıyor. Êzidîler Türkiye'ye nasıl bir tehdit oluşturuyor ki burayı sürekli bombalıyor? Katliamdan kaçan Êzidîler Türkiye'de hala mülteci olarak dahi kabul edilmiş değil. Hala statüleri yok. Türk devleti Êzidî toplumuna ve tarihine karşı düşmanlık yürütüyor. 73 fermana rağmen teslim olmayan bir halk var. Bugüne kadar diz çökmedi ve bundan sonra da çökmez" sözlerine yer verdi.
 
'Yeni katliamlara izin vermeyeceğiz'
 
NATO ve uluslararası devletlere "Kadim bir inanca sahip olan ve 2 milyon nüfusu kalmış bir halktan ne istiyorsunuz?" diye soran Feleknas, "Bu inanca yönelik saldırılar hep yaşandı. Neden gözünüzü bu katliama kapatıyorsunuz? Bugün Şengal halkı bu yeni bir katliamla yüz yüze. Bu anlaşma ile yeni bir katliama zemin hazırlıyorsunuz. Bizler katliamların devam etmesine izin vermeyeceğiz. Êzidî halkı Şengal'i bırakıp giderse hem inancı ortadan kalkmış olacak hem de coğrafyası ortadan kalkmış olacak. Bu, bir halk için büyük bir tehlikedir" diye belirtti.
 
'Halklara dönük ferman olur'
 
Sêmalka bölgesinde Türkiye'nin kazdığı hendeklere dikkat çeken Feleknas, burada HDP'ye saldırıldığına da değindi. Feleknas, bununla birlikte Rojava'da büyük bir saldırı geliştirilmek istendiğini de sözlerine ekleyerek, “Özgür yaşam felsefesini yok etmek istiyor. Şu unutulmamalıdır; Şengal giderse Rojava, Hewlêr ve Süleymaniye de gider. Bu nedenle Kürt güçleri sessiz kalmamalı. Birlik olarak bu anlaşmayı boşa çıkarmamız gerekiyor. Eğer bu anlaşmayı kabul edersek kendi ellerimizle yeni bir fermanın imzasını atmış olacağız. Sadece Êzidî halkına yönelik bir ferman değil Ortadoğu'da yaşayan halklara dönük bir ferman olacaktır” ifadelerini kullandı.
 
'Kendinizi affettirmelisiniz'
 
Kürt siyasi partilere seslenen Feleknas, son olarak şunları söyledi: "Eğer Kürt halkının birliğini sağlamak istiyorsanız öncelikle Şengal’e yönelik birliği oluşturmalısınız. Kürtlerin yan yana gelmesini istiyorsanız önce Êzidî halkı üzerindeki katliamı engellemelisiniz. Bu anlaşmaya imza atanlar DAİŞ Şengal'e saldırdığında, sizler Şengal dağlarına sırtınızı döndünüz. Anlaşma yerine bugün sizlerin kendinizi affettirmeniz lazım. Êzidî halkının yeni bir katliam yaşamasına izin vermemelisiniz. Yüzünüzü Şengal’e dönüp orayı korumalısınız.”