ADANA - HDP Adana İl Eşbaşkanı Gülseren Tural, salgın sürecinde kadınların hem ekonomik hem de manevi olarak dayanışmaya ihtiyacı olduğunu belirterek, “Kardeş Aile” kampanyası kapsamında tüm kadınlara ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Gülseren, artan şiddete karşı da birçok çalışmayı önlerine koyduklarını dile getirdi. 

 

Koronavirüs salgını nedeniyle, binlerce aile işsizlik, ekonomik kriz, fiyatların artışı nedeniyle büyük zorluklar çekerken, Halkların Demokratik Partisi (HDP) tarafından dayanışma ağlarını örmek için “Kardeş Aile” kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında birçok kentte yüzlerce aileye ulaşıldı. Adana’da da bu kapsamda çalışmalar yürütülüyor. HDP Adana İl Eşbaşkanı Gülseren Tural, kampanyayı ve kadınlar için yapılması gerekenleri anlattı. 

 

‘Salgın öncesi kriz daha da derinleşti’ 

 

Sağlık Bakanlığı'nın her gün yaptığı açıklamalarda verilerin şeffaf olmadığını ve hükümetin ise yalnızca kendisini korumaya çalıştığını da ifade eden Gülseren, "Türkiye ne yazık ki bu salgınla mücadele edemiyor, bu somut bir gerçeklik. Korona salgını öncesi var olan siyasal ve sosyal kriz daha da derinleşerek, büyüyerek devam ediyor. Hükümet yalnızca kendisi için tedbir alıyor. Yoksullar, emekçiler bu süreçte korunmuyor. AKP bu süreçte Ceza İnfaz Yasası'nı Meclis’ten hızla geçirdi ve bütün dünya salgınla mücadele ederken, hepimizin bildiği gibi 8 belediyemize el koydu. Böylece Kürt halkına karşı düşmanca bir tutum sergilediğini bir kez daha gösterdi. Meclis’te her ne kadar bulunan milletvekillerimiz güçlü bir muhalefet yaptılarsa da elbette ki Meclis aritmetiğimizle bunun önüne geçemedik" dedi.  

 

‘Kadın dayanışma ağlarının kurulmasını önümüze hedef koyduk’

 

“Kardeş Aile” kampanyasının partilerinin genel merkezi tarafından kararlaştırılıp her bölgeye görev verildiğini belirten Gülseren, "Bununla ilgili merkezi ve yerel düzeyde il örgütümüzle birlikte birtakım çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmaların temeli toplumsal dayanışmayı büyütmektir. Sadece maddi anlamda bir toplumsal dayanışma değil, aynı zamanda manevi dayanışmayı ve manevi birlikteliği oluşturmak çabası olarak görüyoruz.  Vekillerimizle, belediyelerimizle bu ağı geliştirmek, güçlendirmek için çaba gösteriyoruz. Elbette bu kapsam içinde kadın olgusu başı başına önemli bizim için. Özellikle HDP Kadın Meclisi olarak, hem merkezi düzeyde hem yerel düzeyde bu çalışmalara katkı koymak ve yaşadığımız bu süreci güçlü bir dayanışma ağını örerek geçirmek için bir takım çabalarımız var. Kadın Meclisi çalışmalarımızın da bir bölümü bu. Hem yerellerde hem de merkezi olarak meclis toplantılarımızı da sürdürdük. Bir dizi önlemler paketini önümüze koyduk. Bununla birlikte kadın dayanışma ağlarının kurulmasını önümüze hedef koyduk" ifadelerini kullandı. 

 

‘Şiddet birimi ve avukat grubu oluşturulacak’ 

 

Adana özelinde yapacakları çalışmalara da değinen Gülseren, bu süreçte Kadın Meclislerinin daha aktif rol alacağını belirtti. Gülseren, “Evde kal’ çağrılarıyla birlikte kadına yönelik şiddet arttı. Bu dönem her yönüyle zorlu bir dönem ancak kadınlar için daha da zorlu bir durumla yüz yüzeyiz. Buna karşı kadın yapımız bu dönemde kadınlara mutlaka ulaşıp, dokunmalı diye düşündüğümüz için bu kadın ağlarını oluşturmak, Kardeş Aile kampanyasında bunu sürdürmek, artan şiddete karşı Adana'da belediyeler üzerinden bir şiddet birimi oluşturmak gibi görevlerimiz var. Yaptığımız toplantıda böyle bir kararlaşmamız oldu. Şiddet Hattı’nın yanı sıra da bir avukat grubu oluşturup burayı destekleme gibi bir çalışma içerisindeyiz" diye ekledi. 

 

‘Kadın kurumları ile ortaklık halindeyiz’

 

Bunun yalnızca HDP çevresindeki kadınlarla sınırlı kalmaması gerektiğini de ifade eden Gülseren, bütün kadınlarla dayanışma içinde olmaya çalıştıklarını söyledi. Kadınlar Birlikte Güçlü’nün başlattığı kampanyaya da Adana Kadın Platformu ve HDP Adana Kadın Meclisi olarak destek verdiklerini kaydeden Gülseren, kadın örgütleriyle birlikte muhalefeti güçlendirme çabası içerisinde olduklarının altını çizdi. 

 

‘Aileler arasında ayrım yapmadan ulaşacağız’ 

 

Kadınların ekonomik olarak çok zor durumda olduğunu, çocukları cezaevinde olup torunları ile tek başına olan yoksul kadınların olduğunu belirten Gülseren, az bile olsa desteğe, katkılara ihtiyaçları olduğunu söyledi. Dayanışmanın manevi olarak da güç verdiğini belirten Gülseren, şöyle devam etti: "En yakın çevremiz Adana’dan başlayarak gerçekten kadınlara dokunmak gerek. Hem maddi hem manevi, gerçek anlamda ihtiyacı olan binlerce kadın var çevremizde. Önemli olan bizim buna ulaşabilmemiz ve bu kadınlara dokunmayı sağlayabilmemiz. Bu kampanya asla yardım toplama kampanyası değil gerçek anlamıyla dayanışma kampanyasıdır. Biz kendi öz gücümüzle bunları hayata geçirme gibi bir hedef koyduk önümüze. Aileler arasında ayrım yapmadan ulaşmayı düşünüyoruz. Kadınların her anlamda yanında olacağız. Onlar da kendileri ve çevresindeki kadınlar için bize ulaşabilir.”