Ebru Günay: Tecride ilişkin önümüzdeki dönemde planlamalarımız olacak

  • 11:51 13 Mart 2020
  • Siyaset
ANKARA - Haftalık basın toplantısında konuşan HDP Sözcüsü Ebru Günay, koronavirüs’ten dolayı cezaevlerinde durumu kritik olan hasta tutsakların serbest bırakılması gerektiğini söyledi. Ebru, ayrıca önümüzdeki dönemde tecride ilişkin planlamaların olacağını aktardı.  
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, Partilerinin genel merkezinde, düzenlediği haftalık basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. Ebru, başta koronavirüs ve Newroz etkinliklerinin iptal edilmesi olmak üzere güncel konulara  ilişkin konuştu. 
 
‘Kürt halkının iradesi bir kez daha cezalandırıldı’
 
Değerlendirmelerine, dün HDP MYK’nin olağanüstü bir şekilde toplandığını hatırlatarak başlayan Ebru, bu toplantıda önemli tartışmalar yürüttüklerini ve önemli kararlaşmalara vardıklarını kaydetti.  “Bu toplantıya giderken sevgili Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanımız Selçuk Mızraklı, 9 yıl 4 ay 15 günlük bir hapis cezası aldı” diyen Ebru, bu ceza ile Kürt halkının iradesinin bir kez daha cezalandırıldığını ve “AKP’nin Kürt düşmanı politikalarını” bir kez daha devreye soktuğunu ifade etti. 
 
‘Bir kez daha düşman hukuku işletmeye başladı’
 
MYK toplantısı devam ederken Diyarbakır’da aralarında avukatların da olduğu 13 kişinin gözaltına alındığını anımsatan Ebru, “Hafta başında gazeteciler tutuklandı. Yani AKP hükümeti bir kez daha muhaliflere yönelik düşman hukukunu işletmeye başladı ve bunu yargı eliyle yapıyor. Hükümete çağrı yapıyoruz; muhaliflere yönelik baskı politikalarından ve düşman hukukundan bir an önce vazgeçin“ dedi.
 
‘Çıkışın tek yolu Suriye’den çıkmak’
 
MYK’de başta AKP’nin savaş politikaları, İdlib ve Moskova’daki gelişmeler ile daha pek çok konuyu tartıştıklarını aktaran Ebru şöyle devam etti: “İdlib’de ortaya çıkan sonuç çok net. AKP’nin topluma dayattığı savaş politikasının bir çıkmaz olduğu ortay çıktı. Buradan çıkışın yolu bir an önce Suriye’den çıkmaktır.  Türkiye’yi uluslararası alanda hüsrana uğratan Moskova’dakine benzer hezimetlerdir.  Başta Kürtler olmak üzere bütün halklara yönelik düşmanlıktan vazgeçilmelidir.  Partimiz toplumun bütününü kapsayacak bütün sorunlara çözüm üretecek çözümlere saliptir. Barış demokrasi ve çözümü üretecek bir toplumsal ittifakı geliştirecektir.”
 
‘Tartışmalar sonucu halk sağlığını dikkate aldık'
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin de yapılan eylem ve etkinliklerden söz eden Ebru, engellemelere rağmen  eylem ve etkinliklerin görkemli bir şekilde gerçekleştiğini vurguladı. Ebru şunları dile getirdi: “Baharı kadın rengiyle karşılayan kadınlara selam olsun. Bir diğer konu Newroz kutlamalarıydı. Newroz başta Kürtler olmak üzere bütün halklar için direniş bayramıdır. Bizim için çok önemli bir bayram. Bizler hazırlıklarımızı Newroz’un ruhuna uygun yürütürken dünyayı sarsan koronavirüs nedeniyle kutlamaları yeniden değerlendirme ihtiyacı duyduk. Newroz Platformu ve parti kurullarımızla yaptığımız tartışmalar sonucu halk sağlığını esas aldık. DSÖ ve TBB ile SES başta olmak üzere bağımsız sağlık kurumlarının yaklaşımlarını esas aldık. Halklara mal olmuş milyonların kutladığı Newroz kutlamalarını halk sağlığını düşünerek ertelemek zorunda kaldık. Bizim içinde zorlu bir karar oldu. Newroz’un kutlanması ve baharın karşılanması önemliydi. Newroz’un görkemini 1 Mayıs’a taşıyacak kitlelerin aynı coşkuyu 1 Mayıs alanlarına taşıyacağına inancımız tam. Newroz bir direniş ve halk bayramı. Halkımız bulunduğu her yerde evinde Newroz’u bayram gibi karşılayacaktır. Salgın riskini dikkate alarak kutlayacaktır. “
 
‘İktidar durumun ciddiyetinden uzak bir şekilde olaya bakmaktadır’
 
Koronavirüse yönelik değerlendirme ve tartışmaların devam ettiğini ifade eden Ebru, toplumları savaşa, ölüme sürükleyen sistemin toplumu doğal afetlere savunmasız bıraktığına dikkat çekti. Ebru, “Dünyada bu durum ciddi bir şekilde tartışılırken başta Sağlık Bakanı olmak üzere iktidar durumun ciddiyetinden uzak bir şekilde olaya yaklaşmaktadır. Bu konuda tedbirlerin bir an önce kamuoyu ile paylaşılması, tedbirlerin şeffaf yürütülmesi, sağlık örgütleri ile koordineli bir çalışma yürütülmesi esas alınmalıdır. Kamuoyu gerçek ve doğru bilgiye ulaşabilmelidir. Halkımız doğru bir şekilde bilgilendirilmelidir” İfadelerini kullandı.
 
‘Risk grubundaki bütün tutsaklar serbest bırakılmalıdır’
 
AKP’nin bütün doğal afetlerde ve kriz alanlarında meseleyi güvenlik politikasına dönüştürerek kendi iktidarını sürdürmeye çalıştığını vurgulayan Ebru, “Bunu Elazığ depremi ve çığ meselesinde gördük. Bu mesele güvenlik meselesi AKP’nin kendisine iktidar devşireceği bir mesele değil halk sağlığı meselesidir. AKP siyasi çıkar çabasına girmemelidir. Yoksullara yönelik hijyen ve dezenfektan malzemeleri bir an önce ücretsiz dağıtılmalıdır. Bu sosyal devlet olmanın gereğidir. AKP bu konuda gerekli girişimleri başlatmalıdır. Bir diğer risk alanı cezaevleri. Sağlık durumu değerlendirilerek ayrı bir değerlendirmeye ihtiyaç var. Başta hasta tutsaklar olmak üzere risk grubundaki bütün tutsaklar serbest bırakılmalıdır” ifadelerini kullandı.
 
‘Tecride ilişkin y eni planlamalarımız olacak’
 
 Değerlendirmelerinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ebru, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde devam eden tecride dair bir planlamaları olup, olmadığı sorusuna “Konferans kararımız vardı; savaş karşısında barışı tecrit karşısında özgürlüğü savunan kararlılığımız vardı. Bunun için çalışmalarımız devam ediyor. Tecride karşı özgürlük, ölüme karşı yaşam, savaşa karşı barış kapsamında önümüzdeki günlerde planlamalarımızı sizlerle paylaşacağız” yanıtını verdi.