Zeynep Durgut

 

MUŞ - Görevden uzaklaştırıldıktan sonra yerine kayyım atanan  Bulanık Belediye Eşbaşkanı Eylem Saruca, gözaltına alınmadan önce ajansımıza verdiği röportajda, çalışmalarını büyük engellere rağmen gerçekleştirdiklerini söyleyerek, “Halkla buluşmamızın önüne sürekli engeller çıkartılıyor. Bir etkinlik talebinde bulunduğumuzda Valilik ani bir kararla 15 günlük eylem etkinlik yasağı getirebiliyor. Aslında resmi olarak kayyım yok ama yapılanlar tamamen kayyım yöntemidir” dedi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP), 31 Mart yerel seçimlerinde 3 büyükşehir, 5 il, 45 ilçe ve 12 belde olmak üzere toplam 65 belediye kazanmıştı. Ancak 3’ü büyükşehir olmak üzere 26 ilçe ve 2 belde belediyesine kayyım atandı. Dün de Muş’un Bulanık ve Varto ile Erentepe Belde Belediye eşbaşkanları gözaltına alındıktan sonra görevden uzaklaştırıldı. Üç belediye eşbaşkanının yerine ilçe kaymakamları kayyım olarak atandı. 

 

Hala gözaltında olan ve yerine kayyım atanan Bulanık Belediye Eşbaşkanı Eylem Saruca, geçtiğimiz günlerde ajansımıza verdiği röportajda, 7 ayda yaptıkları çalışmalar ve kayyım atamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Eylem, resmi olarak belediyelerine kayyım atanmadığına ancak Kaymakamlık ve Valilik tarafından çalışmalarının engellenmesinin kayyım yöntemi olduğuna vurgu yaptı. 

 

‘Nereye harcandığı belli olmayan paralar var’

 

“Bizler aslında bir enkaz devraldık” diyen Eylem, nereye harcandığı belli olmayan yüksek rakamlarla karşılaştıklarını aktardı. “Nerelere yollandığı belli olmayan hediyelerle karşılaştık” diyen Eylem, öncellikle bunlara dair işlemler yaptıklarını kaydetti. Önceki kayyım yönetiminin sadece göz boyamak amacıyla ilçede bir iki çalışma yaptığını belirten Eylem, şunları dile getirdi: “Çok yüksek meblağlarda borçlarımız vardı. İller Bankası’ndan bize gelen meblağ da yıllardır ödenmeyen SGK borçlarıydı. İlk taksidi Ağustos 2019’da alınacak şekilde düzenlemişlerdi. Ağustos 2019’da alınacağı için bu doğal olarak bizim dönemimize denk geldi. Bu da hesaplarımıza konulan blokeler nedeniyle hiçbir harcama yapmamamıza neden oldu. Çünkü birçok yere borcumuz var ve bunlar yapılandırılmış.”

 

‘Alt yapı çalışmaları yapıldı’

 

Tüm bunlara rağmen halka hizmet için çalışmalarını sürdürdüklerini kaydeden Eylem, “Bir buçuk yılda yüzde 23 olan altyapımızı biz sadece 7 ayda yüzde 90’lara çıkarttık. Bu proje bizim HDP’li belediye döneminde kalan ama İller Bankası’nın bir türlü onaylamadığı bir projeydi. Kayyım belediyeye gelir gelmez onaylanan bir projeydi. İlk günlerde böylesi bir hengamenin içine düştük” dedi.

 

‘Halk kayyım sürecinde sıkıntılarını bile dile getirmekten çekiniyordu’

 

Bir taraftan halkla ilişkilerin yürütüldüğünü, halkın taleplerinin ve sorunlarının dinlenerek çözüm üretilmeye çalışıldığını belirten Eylem, bu amaçla birçok kez halk toplantıları, esnaf ziyaretleri gerçekleştirdiklerini aktardı. Bu ziyaretlerle birlikte halkın isteğinin belediyeye rahatça girebilmek olduğunu gördüklerini belirten Eylem, “Çünkü kayyım döneminde halk birçok aramadan geçiyor ve X-ray cihazlarından geçerek belediyeye giriyorlardı. Bu da halkın belediyeden soğumasına ve belediyeye uğramamasına neden oldu. Halk kayyım sürecinde en ufak sıkıntılarını bile dile getirmekten çekiniyordu. Çünkü kayyım esnaf ziyaretinde bulunduğu zaman bile yanında 20 asker ve polis eşliğinde bu ziyaretleri gerçekleştiriyordu. Bizim tekrar belediyeyi almamız aslında en çok da halkı rahatlatmış oldu. Çünkü bizler halk içinde, halktan gelen kişileriz. Halkımızla çok rahat diyalog kurabildik ve onlar da çok rahat taleplerini bize iletmiş oldu” diye konuştu. 

 

‘Film gösterimimizi bile engellediler’

 

Maddi engellerin yanında çok fazla kısıtlama ve resmi engelle de karşılaştıklarını aktaran Eylem, devlet baskısının çok fazla olduğunu belirtti. Eylem, “Mesela bir film gösterimi programımıza dahil ettik ama bunu bile engellediler. Bunu birçok belediye gerçekleştirmiş olmasına rağmen söz konusu HDP’li bir belediye olunca emniyetinden, kaymakamına bütün yetki organları devreye girerek bir şekilde çalışmalarımızın önü kesiliyor. Böylesi bir etkinlik talebinde bulunduğumuzda Valilik ani bir kararla 15 günlük eylem etkinliklere yasak getirebiliyor. Bunlarda tamamıyla bizim önümüzü kesmek ve halkla buluşturmamak için devreye sokulmuş uygulamalardır. Aslında resmi olarak kayyım yok ama yapılanlar tamamen kayyım yöntemidir” değerlendirmesi yaptı.

 

Son ana kadar hizmete devam edeceklerinin altını çizen Eylem, “İsterlerse bir dakika sonra, isterlerse bir gün sonra kayyım atasınlar. Bizler bundan korkmadan bu yolda yürüdük. Kayyımın bugün geleceğini bilsek biz o günün son saniyesine kadar çalışacağız” diye vurguladı. 

 

‘Kadın erkek eşitliğini gerçekleştireceğiz’

 

Engellenen çalışmalardan birinin de kadın çalışmaları olduğunu ifade eden Eylem, Kadın Müdürlüğü açma girişimlerinin Kaymakamlık tarafından engellendiğine işaret etti. Eylem, son olarak şunları söyledi: “Ama biz bu engellemeler karşısında kesinlikle durmayacağız. Çünkü erkek egemen sistem kadını ikinci plana iterken bizler kadına karşı her türlü şiddete karşı mücadele etmeyi bu coğrafyada gerçekleştirdik. Her yerde söylediğimiz gibi biz nasıl kadın erkek eşitliğini savunuyorsak belediyelerimize kadar bu sistemi getirmişsek ve ‘Eşbaşkanlık bizim mor çizgimizdir’ diyorsak aynı yöntemleri uygulayarak kadın erkek eşitliğini gerçekleştireceğiz. Bunun için kadınlarla toplantılar alıyoruz ve kadının olduğu her yere ulaşmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kayyımın kapattığı kadın kurumlarını yeniden açmak istedik ama önümüze yine engeller çıkarttılar. Fakat biz bu konuda ısrarcıyız ve yine kadın kurumlarımızı açmak için çabalayacağız. Özellikle de evlere hapsedilmiş, evin içinde bile yeri sadece mutfak olarak görülen kadınlarla birlikte mücadele ederek çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”