‘Yapmamız gereken, gaspa karşı haklarımızı geri almaktır’

  • 09:01 2 Aralık 2019
  • Siyaset
Filiz Zeyrek
 
ADANA - HDP’nin, kayyım atamalarına karşı erken seçim kararını değerlendiren HDP Adana İl Eşbaşkanı Gülseren Tural, “Bizlerin ve demokrasi güçlerinin yapması gereken, bunca düşmanlık ve gaspa karşı haklarımızı korumak, geri almak olmalı” dedi.
 
31 Mart yerel seçimlerinin ardından İçişleri Bakanlığı tarafından Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Mardin, Van ve Diyarbakır büyükşehir belediyelerine kayyım atanmasıyla başlayan süreç, HDP’ye yönelik gözaltı ve tutuklamalarla, kayyım atamalarıyla devam ediyor. HDP, 20 Kasım’da Ankara’da yaptığı toplantı sonucunda açıkladığı deklarasyonda kayyımlara karşı erken seçim talep etti.
 
‘Kürt halkına karşı yeni bir baskı stratejisi izleniyor’ 
 
HDP Adana İl Eşbaşkanı Gülseren Tural, 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde oluşturulan demokrasi ittifakıyla AKP, MHP’yi gerilettiklerini ifade ederek, “Bundan sonraki süreçte de devam etmesi için tüm demokrasi güçleri, aydınlar, entelektüeller, kamu çalışanları, emek örgütleri, demokratik kurumlar ve inanç örgütleri olarak ülke genelinde AKP, MHP faşizmine ‘dur’ deme gibi bir görev ve sorumluluğumuz vardır. Deklarasyon bütün kamuoyuna duyurduğumuz bir belgedir. Bu temelde erken seçim çağrısı yaptık. AKP-MHP Kürt düşmanlığı ve irade gasplarıyla istediklerini elde edemediler. Bizlerin ve demokrasi güçlerinin de yapması gereken bunca düşmanlık ve gaspa karşı savunmada olmak ve haklarımızı korumak, geri almak olmalı” dedi.
 
‘Eşbaşkanlık kadınların asla geri adım atmayacakları bir kazanımdır’
 
Kayyımların ilk saldırılarının kadın kazanımlarına yönelik olduğunu anımsatan Gülseren, sözlerine şöyle devam etti: “Kadınların büyük bir mücadeleyle kazandığı eşbaşkanlık sistemine karşı ciddi bir saldırı yapıldı ve belediyeye kayyım atanmasına sebep olarak eşbaşkanlık gösterildi. Eşbaşkanlık kadınların asla geri adım atmayacakları bir kazanımdır. Kadın iradesine saldırıya karşı kadınlar direniyor ve kazanımlarını koruyor. ‘Eşbaşkanlık mor çizgimizdir’ diyerek alanlarda mücadele ediyorlar. Kadınların verdiği mücadeleyi yaygınlaştıracağız ve tüm kadınlarla birlikte kazanımlarımıza sahip çıkacağız.” 
 
‘Türkiye artık kayyım rejimiyle yönetiliyor’
 
Bir halkın iradesinin gasp edilmesinin demokrasinin altını boşaltmak olduğunu ifade eden Gülseren Türkiye’nin artık kayyım rejimiyle yönetildiğine dikkat çekti. “Kayyım rejiminin rant ve paylaşma rejimi olduğuna işaret eden Gülseren, “Bu 2023’ün ekonomik gücünün oluşturulması için kendi yandaşlarına peşkeş çekme rejimidir. HDP, bedeller ödeyerek kazandığı kazanımlarından asla ödün vermeyecek ve yerel yönetimlerde mücadeleden asla taviz vermeyecektir. Kamuoyuna, yaşanan bunca hukuksuzluklara ve haksızlıklara karşı çağrımız erken seçimdir. Güç birliğine çağırıyoruz, dayanışarak tüm bunlardan kurtulacağımızın inancını taşıyoruz” diye konuştu. 
 
‘Bu deklarasyon bizim için bir güç teşkil ediyor’
 
Deklarasyonda taleplerinin başında erken seçim çağrısı olduğunu aktaran HDP Seyhan İlçe Eşbaşkanı Suzan Kılıç ise, AKP ve MHP’nin isteğinin HDP’nin siyasetten çekilmesi olduğunu ifade etti. “Bunun gerçekleşmesi için de ellerinden geleni yaptılar” diyen Suzan, şöyle konuştu: “Biz HDP olarak da bunlara karşı ortak bir akıl ve kararla oturup 12 maddelik yeni bir deklarasyon hazırlayıp kamuoyuna açıkladık. Bu deklarasyon bizim için bir güç teşkil ediyor ve herkes tarafından heyecan yarattı. Yazarlar, sanatçılar, politikacılar tarafından çok yakından takip edilmesi bizleri daha çok mutlu ve onure etti. Birçok kesimin ve HDP’ye gönül verenlerin gözü bu HDP’nin nasıl bir yol haritası çıkaracağıydı. İktidar ne kadar bizleri görmek istemese de tüm ülkenin gözü ve kulağı HDP’nin vereceği karardaydı. Çünkü herkes çok iyi biliyor ki HDP siyaseti bu ülkede çok şeyi değiştirdi. Faşist rejime karşı duran tek partinin HDP olduğunu biliyorlar.”
 
‘Kayyımların amacı kadını siyasetten uzaklaştırmak’ 
 
Kayyım atamalarının amacının HDP’yi siyaseten ve halktan uzaklaştırmak olduğunu kaydeden Suzan, “Kürt halkının iradesini tanımıyorlar çünkü biliyorlar ki onların kirli siyasetine ve hukuksuzluklarına karşı direnen tek irade Kürt halkı ve dostlarının iradesidir. Üzerimize gelmelerinin bir diğer nedeni de eşbaşkanlık sistemidir. Kadını siyasetten uzaklaştırmak ve eve kapatmak istiyorlar. Bunu asla başaramayacaklar. Erken seçim isteğimizin nedeni iradeyle kazanamadıkları belediye gasplarına karşı kazanımlarımızı almaktır. İktidara ‘hodri meydan gelin tekrar seçime gidelim’ diyoruz” ifadelerini kullandı.